Suruç bugünlerde birikmiş büyük bir heyecanın zirvesini yaşıyor.. 30 Yıldır beklediği suyu bekliyor, kurumuş - tükenmiş Suruç.. Yeniden yeşermek, canlanmak için SU'yu bekliyor!
İnsanlığın beşiği, kadim Mezopotamya coğrafyasının inci şehirlerinden Suruç, tarihte böylesi ölüm - dirilişleri kaç kere yaşadı pek bilmiyorum.. Ama susuzluk ve kuraklığın bu coğrafyada değil şehirleri; büyük medeniyetleri bile yok ettiğini çok iyi biliyoruz.
Suruç, susuzluğun şehri ve insanlığı nasıl yok ettiğinin ibretlik canlı bir örneği.. Pek görmedik, konuşmadık! Kendi günahımızı, hatamızı kimse bilmesin diyedir belki de..
80'lere kadar bölgenin en sulak, zengin ve gelişmiş tarım merkezi idi Suruç. Pamuk başta olmak üzere sebze - meyvenin her türünün yetiştirildiği, geniş ölçekte pazarlanabildiği, kısmen tarımsal sanayinin filizlendiği büyük ve zengin bir ilçeydi Suruç..
Ama 80'lerin başına gelindiğinde özellikle pamuk tarlalarını doyurmak için açılan hesapsız ve sayısız sulama kuyuları, Suruç'un da bugünkü karanlık kuyusunu kazıyordu..
"Bana ne"cilik, denetimsizlik ve başıboşluk Suruç'un altındaki tatlı su denizini bitirdi.. 50 Santimden fışkıran yer altı suları yüzlerce metre derinlikte bile bulunamaz olmaz.. Suruçlu yavaş yavaş şehri terk etmeye başladı.. Ve o günlerden bugüne Suruç ufala ufala bir habbe - dane kaldı..
Tükenen Suruç gözünü umutla GAP'a dikmiş, bekliyordu.. Bu bekleyiş tam 35 yıl sürdü.. İşte Suruç'un beklediği Su geliyor.. Resmi açılışı 2013 Aralık ayında yapıldı.. Ancak 17 Km'lik tüneldeki işler tam bitmediği için biraz daha gecikti.. 1 milyon dekara yakın bir alanı sulayacak proje hayata geçiyor.. Bu satırlar okunduğunda Atatürk Barajı'ndan Suruç'a doğru beklenen su da yola çıkmış olacak..
Ancak kaybedip bu kadar yıldır yokluğunu ve hasretini çektiğimiz suyu, ibret ve hürmetle karşılamak gerek..
Harran başta olmak üzere Urfa ve Güneydoğu'nun birçok yerindeki hoyratlık ve başıboşluk Suruç'ta da yaşanmasın.. Suruç bunu geçmişte yaşadı ve bedelini çok ağır bir şekilde ödedi..
Suruç bu ikinci dirilişiyle kuracağı Sulama Birlikleri, Şehirleşme, Tarımsal İşletmeleri başta olmak üzere her şeyiyle, bölgeye ve Türkiye'ye örnek olmalı..
Suruç'ta bu dirilişinde Suruçluyu da yalnız bırakmamak gerek. Türkiye'nin bütün kurumları; Üniversiteler, belediyeler, Ziraat, Ticaret, Sanayi Odaları, büyük kooparatifler, Toki, Büyükşehir belediyesi, DSİ.. bütün kurum ve kuruluşlar geçmişte yaşanan hataları, eksiklik ve yanlışlıkları hatırlayarak bunların Suruç'ta yaşanmaması.. Suruç'un örnek bir Tarım, Ticaret ve Sanayi Şehri olarak sağlıklı ve örnek kuruluşu için duyarlı olmalı, katkı sunmalıdır.
Mahrum ve mazlum insanlarımızın hayır ve felahına vesile olsun, bütün Türkiye ve insanlığa hayırlı olsun CAN SU'yumuz.. Mutluluk, refah, barış ve selamet getirsin..