"Gerekli ve zorunludur" der, başvururuz ona
Şüpheli ya da sânığın kaçtığını görünce
Zarâr verince kendisine ya da başkasına
Devreye girer koruma tedbîrimiz kelepçe
Kişinin temel hâk ve hürriyetleri muhakkak
Anayasa'nın ilgili maddelerinde ancak
Belirtilen sebep, husûslara bağlı kalarak
Sınırlandırılabilir. Buna bakarız önce
Görev esnâsında direnişle karşılaşmamız
Hâlinde, direnişi kırmak olur amacımız
Kırarız; kelepçedir zor kullanma aracımız
Koşûllar oluşmuştur iş bu noktaya gelince
Birkaç misâl; "Masolet, Plastik, Sevk, Parmak, Zincir"
Bazı kullandığımız kelepçe çeşitleridir
Görev esnâsında kânûn bize bu hakkı verir
"Takdîr yetkisi sizin" der, tehlike arz edince
Ne savunma hakkını kısıtlar, ne de ifâde
Özgürlüklerini ihlâl ederiz. Güvencede
Vatandaşlarımız. Bunun için var kelepçe de
Maksadımız değil küçük düşürmek ve işkence
İnsân haysiyetiyle bağdaşmayan cezâ veya
Muâmeleye tâbi tuttuğumuz mu var? Ne ya?
Görevimiz 'Âsâyîş' değil mi? Doğru, doğruya!
Sûç mu yâni kelepçe takmak kânûn gereğince?
Çocuklara zincir, kelepçe, benzeri âletler
Takılamaz. Fakat sûç işleyip bazı veledler
Kaçmaya yeltenir, saldırır. Bitmez rezâletler
Müdâhale etmek zorunda kalırız dirence
Bir de şu hükümlülerin, şüpheli veya sânık
Denetimi için elektronik kelepçe taktık
Gözetledik, toplumun korunmasını sağladık
EBEDÎ der: Geliriz akla kelepçe denince…
(19.08.2024)