Eskiden idam vardı 1960 yılından sonra normal davalarda hiç idam uygulanmadı, Ancak Terör olayları olunca haklı haksız bazıları idam edildi. Sonra da idam ceza kanunundan çıkarıldı ve ağırlaştırılmış müebbet hapis diye bir kavram geliştirildi. Kimse ömrünün sonuna kadar hapis te yatmıyor, belirli bir süre yattıktan sonra tahliye ediliyor.

Şüphesiz ki hukuk siyasi olarak ele alınamaz. Hukuk kendi mecrasında adilane bir şekilde yürümelidir.

İstanbul'un Taksim meydanında 6 kişinin ölümü, seksen bir kişinin yaralanması ile meydana gelen terör olayından sonra bazıları tekrar idamı gündeme getirecektir.

İslam hukukunda genel olarak harika ve adalete uygun kaideler vardır. Eğer suçsuz yere bir insanı biri öldürmüş ise, cana karşı, canını ortaya koyar.

Gerek Avrupa'nın ve gerekse oradan ithal ettiğimiz hukukta cana karşı can tahsil edilmez, mala karşı mal tahsil edilir.

Bin lira birisine borç vermiş bir alacaklıya, devlet eğer bu borcun karşılığı varsa borçludan 999 lira tahsil etmez bin liranın tamamını tahsil eder.

Avrupa'da ve ülkemizde bir cani istediği kadar adam öldürebilir, yaralayabilir, insanların evini barkını, çoluk çocuğu içinde olduğu halde onları da yakarak ateşe verebilir.

Daha birçok vahşi cinayetleri işleyen herhangi birine idam cezası verilemez.

En kıymetli varlık insandır, insan hayatı eşya kadar değerli değildir. Kapitalizm işte böyle bir şeydir.

İktidar eğer adaleti olarak uygulayacaksa, idam kanununu geri getirmelidir. Bu kadar masumun hakkını hukukunu yok sayan ve eksik uygulayan bir adalet adalet olabilir mi?

Avrupa zaten Türkiye'yi Avrupa birliğine almayacak, Çünkü Avrupa birliği Hristiyan birliğidir, Avrupalılar bunu açık açık söylüyorlar.

Elli iki yıldır Avrupa'nın eşiğinde bekleyen Türkiye, Avrupa birliğine girmek için gerek hukukundan ve gerekse ahlaki yapısından çok ödün vermiş ve sonuç hiç değişmemiştir. Bu yüzden toplumun ahlaki yapısı da tarumar olmuştur.

İktidar hukukun gereğini yapmalı ve idam cezasını uygulamak için gerekli olan kanunları mutlaka çıkarmalıdır. Bunu yapmamak büyük bir vebaldir.

Hukuk zalimleri korumaz, mazlumları korur. Mesela bir kurt bir sürünün hepsini boğar, çünkü ahlakı öyledir. Zulmün temsilcisi olan o kurdu getirirler, bazıları der ki. Yahu bu kurt ne kadar güzel şu gözlere bir bakın, bunu öldürmeyelim. İşte idamı uygulamamak, cani bir kurda verilen o değer gibidir.