İnsanoğlu nedir?

Kendini ne sanmaktadır?

Bir avuç topraktan ibaret değil midir?

Yoksa yeri göğü(haşa) o mu yaratmıştır?

Yerin ve göğün Rabbini inkar mı etmektedir?

Yoksa benlik kıskacında debelenmekte midir?

***
Derin düşünceler girdabında boğulmak üzere olan birini nasıl kurtarırsın?

Gözyaşı kanallarının sonuna kadar açıldığı bir limanda nasıl boğulmazsın?

Kalpler sevgiyle ve merhametle ısınıyorsa biz neden buz tutuyoruz?

Sesler yükseldikçe aramıza mesafeler koyduğumuzu unutuyor muyuz? 

Oysaki bir tebessüm yetecekti her yeri aydınlatmaya…

Oysaki bir tatlı dil yetecekti gönüllerdeki kırgınlıkları onarmaya…

***
Hasbunallahi ve nimel vekilin manasını kavrayamayan nice zâkirler helak oldu…

Sığınacak kimsesi olmayan nice düşkünler benliklerinden ötede olanı buldu…

Soru sarmalının içinden dışarı çıkmamak korkaklık mıydı?

Cesaret denen şey içinde yanan kor ateşi alenen yaşamak mıydı?

Gurbetin garipliğini iliklerine kadar hissetmek, şah damarından yakın olanı bulmak mıydı?

***
Gönle düşenlerde bugün kendisine zulmeden, aslının toprak olduğunu unutan bir mahluk var. Adı insan… Nisyanla malul olan insan… Letafetin, nezaketin kazandığını kibirli bakışıyla yerle bir eden beşer… Ruhunu içinde bulunduğu hapishaneden kurtarmaya çalışmak yerine kendini karanlık çukurlara atan ölümlü… Celladına aşık, nefsinin arzularını ilah edinmiş bir köle…

Bazı insanlar vardır sadece çevresini gözlemler, kendini dışarıdakilerle kıyaslar. Bazıları vardır kendinden öte olan ''ben''i ile meşgul olur. Bazıları da hem kendi benini hem başkalarının benini gözlemlerken ruhunun kanatlarını kelepçelerden arındırmayı unutur. 

İçindeki potansiyelin farkına varamayan insanlarla dolu dört bir yanımız… Kendini gerçekleştiremediği için isyan çukuruna dalmaktan başka çözüm bulamamış kişilerle… Peki ne yapmalı? Psikologlar mı tedavi etmeli, sosyologlar mı araştırma yapmalı yoksa hukukçular mı kural koymalı? 

Aslında çözüm çok basit. İlim irfan terbiyesi almalı… Hasta ruhun ilacını Allah'ı zikrederek bulmalı… Kalbindeki aşk hasletini celladı olan dünyaya değil, sahibi olan Rabb'ine yöneltmeli… Kısaca hayatını İslam'a uydurmalı, İslamla bir olmalı… Yol budur, bundan başka yol yoktur. Zira ''Kalpler ancak Allah'ı zikretmekle mutmain olur.'' …

***
GELECEĞE NOT: Gazze katliamının 320. gününde dünya liderleri, katilleri kınamaktan başka bir şey yapmamaya ısrarla devam ediyor.