Yaşadığımız coğrafyada yetimlerin sayısı savaşlardan dolayı gittikçe artıyor. Bu acı bir geçektir. Komşularımız olan Suriye ve Irak gibi ülkelerden Türkiye'ye ve özelde Ş.Urfa 'ya hicret edenlerin sayıları gün geçtikçe artıyor. Bu hicret edenlerin bir bölümünü yetimler teşkil ediyor.
Yetimin özel bir durumu vardır. Hicret etmesi ve yetim olması özel bir ilgiyi gerektirir.
Bu yetimlere bakışımız, Müslüman'a yakışır şekilde olmalıdır. Kendi yetimlerimiz olarak onlara bakmakla yükümlüyüz. Yetim olmaları, bizim için yeterli bir mazlumiyet ve mağduriyettir.
Toplumda yetimi niçin önemsemeliyiz? Çünkü yetime sahip çıkıp yardımcı olmak, bizim için önemli bir toplumsal sorumluluktur, insani bir görevdir. Yetim, babasını kaybetmesi ile birlikte toplumdan bir bekleyiş içinde olur. Yetim, baba sıcaklığından yoksun kalmıştır. Bu sıcaklığı, toplumdan beklemeye koyulur. Yetimin bu beklentisini yok saymak doğru değildir. Babadan yetim olan kişi toplumdan da yetim kalırsa, onun için belki telafi edilemeyecek büyük bir acı ve azap olur.
Biz yetime destek verdiğimiz nispette toplumsal vecibeyi yerine getirebiliriz. Bundan dolayı önemseyelim, sahip çıkalım, sahip çıkanlara destek olalım. Bu sorumluluk şuuru ile örneklik teşkil eden İHH'nın yetimleri sevindirme organizasyonları tertip etmesi önemli bir yaklaşımdır.
Ayrıca, yetime aylık olarak aidat veriyor olması çok önemlidir. Bununla birlikte yetimlerle çeşitli oyunlar tertip ederek yetim çocukları eğlendiriyor, ilahiler okuyor ve hediyeler dağıtıyor olması ve benzeri faaliyetlerde bulunması takdir edilip desteklenmesi gereken organizasyondur.
İHH, yetimlere yönelik iki etkinlik düzenledi. Birisi Suriyeli yetimlere, öbürü yerli yetimlere yönelikti. Bir günlük bile olsa, yetimlere bayram havasını teneffüs ettirdiler. Babaları yaşında olan kişilerle oyun oynamaları ayrı bir güzellikti. Başka kişiler tarafından değer görmeleri, yetimleri çok mutlu ediyordu. Bu tür etkinlikler toplumsal ihtiyaçtır.
Bunlar güzel ve değerli etkinliklerdir, ama yeterli mi? Yeterli değildir. Bizim yetimhanelere ihtiyacımız vardır. Muhacir yetimhanesi olmalıdır. Yetimlerin barınabileceği barınakları olmalıdır Eğitim görebilecekleri eğitim yerleri olmalıdır.
Allah Resulü (sas), İslam'da yetimin önemine değinirken: 'Kim bir yetimin ihtiyacını gidermek suretiyle onu sevindirirse, cennette benimle yan yana olur' buyurarak bu beraberliği, şahadet ve orta parmaklarını birleştirmek suretiyle ifade eder. İslam Yetime destek çıkmayı ibadet olarak tarif ediyor
Allah Resulü (sas), üzgün bir şekilde oturan yetime yaklaşıyor ve ona şöyle diyor:'Annen Aişe, baban Allah Resulü olsun, istemez misin?'
Yetim, sevinerek: 'Elbette, olmaz olur mu!' diye cevap veriyor. Allah Resulü (sas), yetime sahiplenerek soruna çözüm buluyor ve bu konuda bize rehberlik yapıyor.