Dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş; 7.7 ve 7.6 gibi çok şiddetli ve farklı iki depremi ayni günde yaşadık. Bu tür musibetler ilahi ikazlardır… Gerçi "ilahi ikaz" dediğim için 28 Şubat zihniyeti iktidarda olsaydı şimdi hapishaneyi boylardım. Zira 17 Ağustos 1999 depreminde yeni Asya Gazetesi sahibi Mehmet Kutlular bu ifadeyi kullandığı için hapse atılmıştı...

Şimdi ise 28 Şubat zihniyetinin 10 katı daha tehlikeli şirret mahluklar türedi. Depremin ilk günü, Merdan Yanardağ denilen mahluk; enkazdan sağ çıkarılan depremzedeler için getirilen, "Allah-ü Ekber" tekbirlerinden rahatsız oldu. İnsan suretindeki bu aşağılık mahluk bununla kalmayıp islama ve Müslümanlara hakaret etmeye devam etti.

Yalnızca Merdan yaratığı mı? Tele1, Halk Tv, Fox ve bunların zihniyetinde yayın yapan tüm görsel ve yazılı medya, deprem üzerinden hükümeti eleştirmeye çalışırken, islama ve mütedeyyin vatandaşlara hakaret etme hakkını da kendilerinde bulmaktan çekinmediler/çekinmiyorlar. Bu zibidiler kime hizmet ediyorlar? Bunlar nerenin vatandaşı?

Hele depremi fırsat bilip vatandaşların evlerini, işyerlerini yağmalayan, talan eden soysuzlara söyleyecek laf bulamıyorum. Enkaz altındaki insanlarla Alay eden, aşağılık hareketlerini sosyal medyada paylaşan parazitler nereden türedi?
Bu soysuzlar, bu aşağılık yaratıklar bu toplumdan mı peydah oldu? Sözün bittiği yerdeyiz...

Ya Rabbi!.. Bizleri ve tüm insanlığı; insan suretinde yarattığın bu mahluklardan muhafaza eyle!.. Düşman gördüğümüz Yunanlar bile bu rezil vatan hainlerinden çok daha iyidirler!..

Ya üç-beş kuruş fazla kazanmak için binaların kolonlarına beton yerine köpük koyanlara, tuğla bırakanlara ne demeli?

Bu insan kasabı müteahhitlere izin verip, denetleme gereği duymayan yerel yönetimlere ne demeli?

Sözde zemin etüdü raporu çıkaran, yapı denetimi görevi yapan kuruluşlara ne demeli?

Hazineye gelir sağlamak uğruna; Sağlam-çürük demeden tüm kaçak yapılara "İmar barışı" adı altında tapu veren, ruhsat veren devlete ne demeli?…

AFAD, JAK, AKUT ve bu konuda Cansiperane 24 saat aralıksız çalışan, enkazdan bir insanı daha canlı çıkarabilmek uğruna saatlerce yemeden içmeden elleriyle tırnaklarıyla binlerce ton ağırlığındaki enkazın altından tüneller kazarak depremzedelere ulaşan, tüm STK'lara, tüm kurum kuruluşlara ve yurt dışından gelerek insanlık uğruna can kurtaran, can veren herkese Şükran borçluyuz.
Rabbim bir daha bizleri bu ağır imtihan ile sınamasın!

Gerçek Dostlar, Akrabalar; Bu Zor Zamanlarda Beli Olur...

Tarihin en ağır imtihanından geçtiğimiz bu ilahi sınav nedeniyle; bizleri arayan, soran, yardım eli uzatan, bizlere evini açan, sofrasını paylaşan tüm gerçek dost, gerçek akraba ve erdem sahibi insanlara minnet borçluyuz…

Saygı, sevgi ve muhabbetle…