Bereketli topraklardan dünyaya gelen insanlarda bereketli olur. Urfa da bu bereketi günümüze eski tarihleri taşıyarak, eski medeniyetlere sahiplik ederek göstermiştir. Bu medeniyetlerin izlerini taşıyan mekanlarla beraber bu topraklarda yaşayan insanlar da atadan Ataya, kulaktan kulağa ve nesilden nesile o kültürü ve medeniyeti yaşatmış, günümüze getirmiştir.

Urfa'da birçok yeteneklerle donanımlı olan insanlar ya bu yeteneklerini açığa çıkarmamış ya da kendini fark etmişse bile elinden tutacak kimseleri bulamamıştır. Yaklaşık 4 yıl önce tanıştığım ve sesine aşık olduğum Urfa'nın Bülbüllerinden biri olan Cemil Sezgin; okuduğu hoyratları, uzun havaları, ve türküleri ile beni kendine hayran bırakmıştı. Sezgin yaşlıydı ama hiçbir zaman sazından vazgeçmemişti. Bu hayatta birçok şey yaşamış birçok şeye de tanık olmuştu.

Urfa kültürünü, kırsal yaşantıyı, kamu idarelerini çok iyi bilen, geçmişte kendisinin deyimiyle birçok ünlüye besteleriyle, sesiyle yol gösteren biriydi. İbrahim Tatlıses'e 'Yaram sızlar ağrır başım' parçasını da öğrettiğini söylerdi. Sevgili dostlar; yakın tarihte kaybettiğimiz Urfalı Bestekar, ses sanatçısı Cemil Sezgin ağabey ile oturduğu evin civarında hasbelkader ayaküstü tanışma nasip olmuş tanışmadan sonra baba-oğul, abi-kardeş gibi birbirlerini seven iki gönüldaş olmuştuk.

Yeşilay Şanlıurfa şubemizin bağımlılıklarla yaptığı mücadelelerde Cemil Sezgin ağabeyimiz benim özelde Baba dediğim bu değerli üstadımız sazıyla sözüyle sürekli bizi yüreklendirirdi ve desteklerdi. Cemil Sezgin ağabeyimizin bilgilerinden istifade eder, Urfa'nın 1950'lerdeki kültürünü, Urfa'nın sinema kültürünü, müzik ortamını Urfadaki müzikle ilgilenenlerin genel yapısını, Urfa yönetim şeklini ve benzeri konuları konuşurduk. Yaşlıydı ama bir o kadar da hayatsever biri ve sevgiyle hayata tutulmuştu. Yanıma geldiği zamanlar çok mutlu olduğunu, psikolojik olarak rahatladığını söylerdi. Bana özelden parçalar okurdu, bazen eşlik eder kendisinin ikazlarını alırdım ve bana ses eğitimi almam gerektiğini ve istersem yapabileceğimi söylerdi. Yeteneklerimizin ortaya çıkması konusunda bizi hep cesaretlendirirdi.

Evet dostlarım koronavirüs sürecinde 'Evde kal' çağrıları esnasında motivasyonel telefon görüşmelerinin çoğunu rahmetli Cemil Sezgin ile yapardım, önce bir konuşma yapar arkasından da Cemil baba'dan parçalar dinlerdim.Bazen bu konuşmamıza tanık olan dostlarım bizi kayıda alırlardı. Yine bir akşam arkadaşlarımla otururken o güzel sesinden bir türkü dinleyelim diye Cemil Sezgin abimi aradım. Ve aradığımda karşıma Cemil sezgin'in yerine kızı çıktı. 'Buyrun' dedi, Cemil amcayı aradığımı söylediğimde ise 'Maalesef Cemil amcayı kaybettik' sözüyle adeta üzerime sıcak sular dökülmüştü. Oturdum saatlerce düşündüm, ağladım, çünkü onunla çok güzel anılarım olmuştu, ileriye dönük de çok güzel planlarım vardı.

Bana hep sazının eşliğinde, sadece bana özel parçalar okuyup kayda almamı söylerdi. Ama maalesef bu düşüncemiz onunla beraber kabre gömüldü. Maalesef yapamadım, yapamadık çünkü Yaradan onu yanına almıştı. Değerli ailesini ziyaret ettiğimde de çok duygulandım. Onlar da Cemil babanın bana olan sevgisini aynı şekilde dile getirdiler. Kıymetli okuyucularım Urfa değerlerle dolu ama bu değerlere sahip çıkanı, bunları değerlendiren kayıt altına alanı yok. Hepsi gidiyor birer birer, beyaz atına binerek ayrılıyor aramızdan.Yakın tarihte bir sürü dostumu, bir sürü arkadaşımı kaybettim ve kaybetmeye de devam ediyoruz. Belki bizden sonra da birileri bu şekilde diyecek ama önemli olan hayattayken birbirimizi bilmek ,değer vermektir.

Onlar gittiler sıra bizde. Bu kısa ömürlü dünyada hepimiz faniyiz. Birbirimize değer verelim, değerlerimize sahip çıkalım ve bizdeki yetenekleri gelecek kuşaklara aktaralım çünkü Cemil Sezgin ağabeyimize sahip çıkanlar olsaydı bunu çok iyi başarırdı. Benim bildiğim 'Urfa Sıra Geceleri-1' isimli bir kaseti varmış ve bestelerinden oluşan bir defterinin kayıp olduğunu söylerdi. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Allah Hepimize sağlık sıhhat versin. Sevgilerle.