Şimdiye kadar çoğu kez değindiğimiz bazı nezaket kuralları ve toplumsal kurallardan tekrar bahsetmek istiyorum. Maalesef çoğumuzun görmezden geldiği ufak hareketler dünyamızı yaşanmaz hale getiriyor.

******
Örneğin hepimizin muhtaç olduğu doğaya o kadar zarar veriyoruz ki belki de kısa bir zaman sonra yaşayabileceğimiz bir dünya var olmayacak. Halbuki büyük küçük hepimizin kulağına küpe olması gerekir, 'Çevreye karşı duyarlı olmamız'

******
Başta da söylediğim gibi küçük hareketler bizleri daha yaşanılır bir dünyaya ulaştırabilir. Örneğin yere çöp atmamak (son günlerde en çok atılan şeyler maske eldiven), ağaçlara, hayvanlara zarar vermemek, kamu malına zarar vermemek.

******
Önceki gün şahit olduğum bir tabloyu sizlerle paylaşmak istiyorum. Veysel Karani Mahallesindeki bir parkta yaşları 8 ila 12 arasında değişen 6 çocuk parktaki oyun gurubunu var güçleriyle sallayıp düşürmeye çalışıyorlardı. Bahsettiğim oyun gurubunun ağırlığı nerden baksanız 300-400 kilo…

******
Çevremizde ki insanlara selam verip halini hatırını sormak, markette pazarda... Sıraya riayet etmek, hizmet sektöründeki insanlara nezaketle yaklaşmak, kamusal alanlarda yüksek sesle konuşmamak, küfür ve argo kelimelerden uzak olmak…

******
Aslında basit ve hakkımız olan davranışlar bunlar ama üzülerek söylüyorum ki gün geçtikçe unutulan, gereksiz görülen hareketler olarak kalıyor. Hatta bu kurallara riayet eden insanlar pısırık ve özgüvensiz olarak nitelendiriliyor.

******
Bu davranışı anne ve babalarının gözetiminde gerçekleştiriyorlar ve devirmeye çalıştıkları koca oyun gurubunun altında başka küçük çocuklar oynuyor. Anne ve babanın umurunda değil… Aynı parkta 4-5 yaşlarındaki başka çocuklar yeni ekilen ağaçları köklerinden tutarak çekiştiriyor, kırmaya çalışıyordu.

******
Sonunda dayanamayıp çocukları uyardık. Ellerindeki telefona gömülen ailelerine serzenişte bulunduk, 'Niye uyarmıyorsunuz' diye. Ancak bu konuda ümitvar değilim. İlerde bu çocukların da büyüyüp aile sahibi olduklarını düşünemiyorum.
******
Selam ve dua ile kalın sağlıcakla…