Rahmetli Dedem Seyyid Abdülhalim şöyle diyormuş: '-Bir Baş(kafa) ki günde en az on kişi tarafından kıskanılmıyor, eleştirilmiyorsa; O baş gövdeye ağırlık yapmaktan başka ne işe yarar?..'

Yine bir atasözü ; 'Meyve veren ağaç taşlanır' demişler…

***
Demek ki, verimli, üretici, bilge insanlar her zaman cahillerin, hasutların dillerinde sakız olmaya, pelesenk olmaya namzettirler...

***
Bilge insanlar büyük insanlardır; düşünürler, fikir üretirler, teoriyi pratiğe, pratiği modüle çevirirler.

Büyük insanlar erdem sahibidirler, yapıcıdırlar, bozgunculuk yapmazlar, kıskanmazlar ancak ürettikleri ile eserleri ile kişilikleri ile ilim ve irfanları ile kendilerini kıskandırırlar, gıpta ettirirler.

Büyük insanları kimse küçük düşüremez. Zira onlar yaptıkları her işte Allah rızasını gözetirler. Dünya malı, dünya menfaati için insanlara yaklaşmazlar. Toplumun refahı, mutluluğu, huzuru ve güveni için çalışırlarken kendi huzur ve mutluluğunu ön planda tutmazlar.

Büyük insanlar kendilerini bilirler. Bildiklerini söylerler ama ne söylediklerini bilirler. İncinseler de incitmezler. Hoşgörü ve tevazuda güneş gibi olurlar, ayıpları örtmede gece gibi olurlar, ya olduğu gibi görünür; ya da göründüğü gibi olurlar…

***
Büyük insanları tarif etmek, taltif etmek, yüceltmek haddimize değil. Onlar Allah (C.c.)'ın katında sağlam yer edinmişlerdir şüphesiz…

***
Küçük insanlar ise; üretemezler, sadece eleştirirler. Fikirden, zikirden yoksundurlar. Başkalarının yaptığı işler üzerinden konuşurlar. Ukalalık yapmakta mahirdirler… Küçük insanlar doğruyu söylemekte lal; yalan söylemekte işgüzar olurlar.

Küçük insanlar, yetişemediği ciğere 'ekşi' diyen kedi misali, erdemli insanları hep küçümsemeye, itibarsızlaştırmaya, değersizleştirmeye çalışırlar.

Küçük insanlar adabı muaşereti bilmezler, toplum içinde daima mutsuzdurlar. Zira onlar ancak fitneden, fesatlıktan, hasetlikten zevk alırlar. Güzellikten, doğruluktan, dürüstlükten pay almazlar, almak istemezler. Doğruluk, dürüstlük onları mutsuz eder…

Küçük insanlar güneşi balçıkla sıvamaya çalışırlar. Serap gibi uzağı yakın, yakını uzak gösterirler. Arkadaşlıkları, dostlukları hatta akrabalıkları bile daima menfaate dayalıdır. Menfaat musluğu kapandığı an, tüm ilişkileri askıya alırlar, bu da yetmez aleyhte konuşurlar. Bin iyilik yapsanız da bir iyilik daha yapamazsanız tüm iyilikleriniz çöpe gider…

***
Küçük insanlar; Allah'a tövbe İstiğfar etmedikleri ve doğru yola yönelmedikleri sürece her zaman kaybetmeye mahkûmdurlar. Çırpındıkça batarlar, battıkça küçülürler, çukur hale gelirler. Allah(c.c.) cümlemizi insan kisvesi altındaki bu tip yaratıklardan uzaklaştırsın ve Bilge İnsanların, Büyük İnsanların, Erdemli, Edepli, Arif ve maruf İnsanların muhabbetine ve şefaatine nail eylesin.. (Amin)