At, süvariyle bütündür.
Süvari, binicisi olduğu atını varmak istediği yere götürürken, koşumları elinde tutar.
At ile uzun yolculukta, süvari nasıl dinleniyorsa at da dinlenmeli.
Süvari, nasıl yemeğini ve suyunu ihmâl edemezse at da gereken enerjiye sahip olmak için beslenmeli.
Eskiden at, savaşların vaz geçilmeziydi.
Ulaşımın tek aracıydı.
Uzak mesafeleri yakın ederdi.
Hayatın bir parçasıydı.
Her evin mutlaka bir atı vardı.
Çocuk üzerine anne ve baba nasıl titriyorsa at, evin bireyi idi.
At ve Süvari...
Günümüzde yine hayatımızda at vardır, yarışlarda ancak.
Kalkıp katanalardan, Arap atlarından bahsetmeyeceğiz.
Atın günümüzde bahis oyunlarında kumara alet edilmesi, hipodromlarda altılı ganyan muhabbeti, ...
Hatırlayanlar Koşuyolu'nun Meşhur Tahar Ağası'nı bilir.
Koşuyolu, atların şehir hayatında vaz geçilmeziydi, önceleri.
Şimdi bu koşu yoluna at heykeli dikmek lazım, üzerinde Tahar Ağa.
Karabaş'ta halen at koşuları yapılır, bilmeyenlere hatırlatalım.
Koşumlar, süvari elindeyse kişi istediği yere gider.
At, koşumsuz ise, istenilen murada varılmaz.
Kalkıp her şeyi anlatmaya gerek var mı?
İpi kopmuş tesbihin daneleri, mutlaka eksik çıkar.
İmame, süvari ise daneler çabuk toplanır.
Günümüzde her atın sahibine göre kişnemesi söz konusu değil.
Bilirsiniz politik arenada Demirelin Partisi AP, at ile akılda kalmıştı. Süvarisi Demirel idi.
Demokrat Parti sonrası at figürü çok isim değiştirdi. Yolun doğrusunu şaşıranlar, tarih oldu.
Demokrat yerine "Demirkırat" diyenler, attan vaz geçmedi, Adalet ismini unuttu.
Dememiz o ki ata binecek kişi ehil olmalı.
Çocuğu Midilli atına bindir, rahvan koşmasını bekle.
Deveden düşenin eşeğe binme meselesini bilirsiniz.
Atın sahibine göre kişnemesi ne zaman doğrudur?
Süvari, işin ehli olursa, o zaman...
Bakıyor ve görüyoruz ki süvariler acemi.
Bakıyoruz ki atlar sıska ve cılız.
Görüyoruz ki süvariler tombul ve şişman..
Besili at, iyi yol alır, üzerindeki süvari rahat eder.
Sen atı samanla, otla doyur, şampiyonluklar bekle.
Sahî, yarışları süvariler mi kazanır atlar mı?
Köroglunun babası Bolu Beyi'ne getirdiği tay sebebiyle gözlerinden olmuştu.
O tay, iyi eğitildi, beslendi, sadece kanatlandı.
Mübarek kimileri eşeğe biner, Yunan Mitolojisi'ndeki Pegasus pozlarını verir.
Dememiz o ki yarışsa maksad, süvari de iyi olmalı at da.
Süvariye verilen at yerine merkepse ayıp, katırsa yük taşır.
Seçimle bir alaka kurmak isteyen olursa kendisi bilir, gayemiz kültür konulu yazıydı.
"Ata Senfoni" bir kitap adı.
Bizde ilk kez ata dair yazılan kitap. NFK, imzasını bilen bilir.
Nerede savaşa çıkmak için atların hazırlanması?
Sen gel atın sütünden kımız yapıp iç, acıkınca kes, etini pişir, 'ye.
Bizde at, güvercin gibi saygı görür, eti için kesilmez.
Ata araba bağlanıp turist gezdirme söz konusu değil.
At ölünce evin ana direği çöker, matem evine döner sahibinin mekânı.
At ölünce kimi yerde mezarı kazılır.
Fakat At, sahibini düşmana esir etmez.
At, su ortasında çöküp, sûvarisini boğdurmaz.
Isteyen tarihe bakar, kitaplardan öğrenir, meseleyi.
Biz "Şehir' dedikçe sanılır ki hayattan kopuk yaşıyoruz.
Kimi Donkişotlar, Sanco Panzalarıyla paslı zırhlarını kuşanıp kör kılıç ve kırık mızraklarını alıp yürümekten aciz Dulcinalarına binip düşman diye yel değirmenlerine saldırıyor.
Dahası bundan sonrası anlayan anlasın, ne dediğimizi.
Seçimlerde vatandaşı at yerine bırakıp bir yere gelenler, seçim yenilemede " Biz yolda kalmamak için tekrar sırtınıza binip meclise gitmek istiyoruz." gibi laf edebilir mi?
Yol ne?
Meclis ne?
Niçin halkı unuttunuz?
Sizin rahatınız ve ballı- börekli maaşlarla diğer kazanımlarınız az mı geldi?
Kuru ekmeğe kanaat getiren, sıska ve cılız, doktora ve ilaca muhtaç, sofrasında doymadan kalkan evlere, şık kıyafetlerle kravatlı kilolu görünümünüz çelişki değil mi?
Demezler mi siz niye böylesiniz, biz neden böyleyiz.
Eğer iş, bilen bilir, Harnâme meselesine dönerse öküze benzemek isteyen eşek, kulaktan da olur kuyruktan da.
Biz, istersek ve yazarsak, yerelde ulusal gazetelerin bol maaşlı ve maşalı köşe başlarını tutan kalemleri de sustururuz da Ibn-î Haldun, " Coğrafya kaderdir." diyerek elimizi ve kolumuzu bağlıyor, Mukaddime'de, Sevgili Okurlar.