Gerçek din vahye dayanır. Vahyin dışındaki tüm dinler insan ürünüdür. Batıldır, sapıktır. İnsana fayda vermez çünkü tek kanatlıdır. İnsanlar batılda olsa din ihtiyacını karşılamak için ineğe, yıldıza, helvadan put yapıp putlara, paraya, kadına, mevki, makama tapmışlardır. Tapmaya da devam ediyorlar. Dinin anlaşılması için Peygamberler ile birlikte kitaplar gönderilmiş ta ki, insanlar sapmasın. Son olarak Allah tarafından Kuran'ı kerim gönderilmiş, peygamberlik silsilesi ise Hz. Muhammet (SAV) ile son bulmuştur. Yazının başlığı bir ayet mealidir. İncil, Tevrat, Zebur, sahifeler ilahi emirler olduğu halde, Kuranın inişi ile diğer hak olan kitapların hükümleri son bulmuştur. Geçmişteki Yahudilik, Hıristiyanlık tahrif olmakla beraber orijinalinin bile hükmü yoktur. Tüm emirler Kuranda cem edilmiş, bu durum kıyamete kadar da devam edecek. Dinler arası diyalog çığırtkanlığı yapanlar İslama ihanet içindeler çünkü olmayan veya lağvedilen dinin diyalogu da olmaz. Gerçek din üzerinde de çok tahrifat yapılamaya çalışıldı şükürler olsun beceremediler.

Bunların en bozucusu, uyuşturucudan daha tehlikelisi Dinler arası diyalogdur, dinler bahçesi, hoş görü safsatası, ibrahimi dinler gibi sünnetle bağdaşmayan akımlardır. Senelerdir gerçek alimler bunların niyetleri kötüdür bu anlatılanlar dinde yoktur diye yazıyorlar, anlatıyorlar bu görüşler Sapık bir görüştür kimse dinlemedi. Hatta resmi erkan bile bunlara alet oldu. Şükür ki, 17 Aralıkta lağım patladı pislik her tarafa yayıldı her kes burnunu tıkadı o zaman tiksinmeye, anlamaya başladı.

Toplumda ne kadar kış uykusu varmış, niçin bunlara bu kadar fırsat veridi. Bu akımı teşvik eden cemaat, görsel medya, yazılı medya savunucuları aktörler şimdi ne yapacak. Durup dururken ateist teslisçi Yahudileri Hıristiyanları cennete bile koymaya çalıştılar, yan yana mabetler inşa ettiler. Hadis ayıklaması cüretine bile kalkıştılar. Hak din İslam dışında başka dinlerde var dediler. Müslüman'a düşman, Yahudi Hıristiyanları dost edindiler.

Ramazanlarda bu fasit görüşleri için iftar sofraları kurdular. Türkçe olimpiyatlar düzenlediler, kızlı erkekli gençlere göbek attırdılar. Haramlar işlediler. İbrahimi yürüyüşler yaptılar. Zavallı cühela kesimlerini arkalarında sürüklediler. Şimdi balon patladı her şey Meydana çıktı. Sayın ERDOĞAN, her gün bunları paralel devlet, dost darbesi, haşhaşi, kumpas, çete, darbe, vaiz darbesi, kelimeleri ile itham ederek ilan ediyor. Gerçekten büyük bir cesaret, bunları tanımak için çok insan uyanmaya başladı. Bunların içyüzlerini öğrendi. Yine rahat durmuyorlar, ne kadar ateist, ulusalcı, darbeci, Ergenekoncu, ırkçı kılıklı varsa tüm yayınlarında bu sefer Sayın ERDOĞAN'I topa tutmuşlar görünen her şey nafile, hak galip gelecek.

İnsanları kandırmak, darbe teşebbüsünde bulunmak, ülkeyi zarara uğratmak kimin haddine, Bu sapık davaları uğruna Yahudilerle işbirliği halinde gece gündüz çalışıyorlar. Kıvılcım dershanelerin kapanması ile başladı ancak gerçek öyle değil. Perde arkası senaryolar çirkin bir şekilde üretilmeye devam ediliyor. Bu zihniyet 28 Şubatta Rahmetli Erbakan hocaya da aynı şeyi yaptılar acılarını millet halen çekiyor. Kudurganlara Sayın ERDOĞAN biraz dersini verdi yine alışmış kudurmuştan beterdir misali tıynetleri gereği aynı hainliğe devam ediyorlar.

Halka inanıyorlarsa Sayın ERDOĞAN'A bir şey yapamazlar. Yaptıkları yanlarına kar kalmamalı çünkü yine ülkeye çok zarar verdiler. Senelerdir bu diyalogcuların emek verdiği şey, Sünni Müslümanları bozmak, fıkıhsız bir İslam anlayışını aşılamak, yaymak, ılımlı İslam türetmek, Müslüman dışında herkesi dost kabul etmek, milleti çokça ağlatmak. Bunların İslami anlayışla bir alakası yoktur. Tek gayesi insanları evcilleştirmek, peki bu güne kadar bunlara zekat, hayır maddi destek sağlayanlar ne olacak Çare pişman olmak, tövbe etmekten başka kurtuluş yoktur diye düşünüyorum. Aldatılmış ta olsa halk insanı hem vezir hem de rezil eder. Şimdi tutturmuşlar öğrenci evlerinde Sayın ERDOĞAN için beddua etmeye, Müslüman'a beddua yakışmaz. Seçimde de çarpık işaretler var.

Ablalar ev ev dolaşıyor belam kılıklı aveneleri ise Ak Parti'ye oy verilmesin diye çalışıyor. Şu an CHP bunların kılavuzu ve kıblesi hiç kıymeti yok, bir avuç azınlık mutlu ve putlu kesim. Halkın büyük ekseriyeti Sayın ERDOĞAN'LA beraberdir.

30 Martta halk bunlara güzel bir manşet attıracak inşallah. Bir musibet bin nasihattir demişler. Bize şer görünen şeyde hayır, hayır görünen şeyde şer olabilir biz bilemeyiz ALLAH bilir. Bu görüş Rabbimizin tasarrufundadır. Bizler hayır taraftarı olmalıyız.