Seçime kalan süre belli. 1 Kasım, tarihi kimileri için hızla yaklaşıyor ve zamanla yarışılıyor, kimileri için gelmek bilmiyor. Sanki zamana hükmetmek, ileri yada geri almak elimizdeymiş gibi söz ediyoruz. Ama insanoğlu böyle işte. Kimi zaman aceleci, sabırsız. Kimi zaman tahammülsüz.
Seçime kadar bugünkü şekliyle devam eder mi, bilinmez ama en çok konuşulacak hususların başında terör illeti ve belası olacağı kesindir. PKK terörünün hiçbir haklı gerekçesi olmadığı aşikardır. Üstelik bu yöntemle (silah zoruyla) herhangi bir amacın gerçekleşmesi ihtimali de kesinlikle yok. Çünkü tarihte dünya savaşları sonrasında masada anlaşmayla sonuçlanmış ve barış sağlanmıştır.
Ülkemizdeki savaş da değildir. Ne uğruna genç, çocuk, yaşlı, kadın ayrımı yapılmaksızın insanlar öldürülüyor? Sadece İslam ve Türkiye düşmanlarının istek ve arzuları yerine getiriliyor. Umarım bizde de böyle olur ve PKK silahları derhal bırakır ülkemize huzur ve barış gelir inşallah…
7 Haziran seçimlerinde özellikle doğu ve güneydoğu bölgelerinde umduğunu bulamayan Ak Parti buralarda adeta hayal kırıklığı yaşamış ve partilileri derin bir hüzne boğmuştu. Doğuda ki illerde Ak Parti nin oy kaybını yazmaya gerek yok herkes biliyor. Ama Urfa'da ki oy kaybını o tarihlerde yazmıştım. Kısa bir hatırlatma yapacak olursak, yönetimler ve milletvekillerinin bir kısmı o dönemde yeterli seçim çalışması yapmadıklarıydı. Bu gerçekleri dile getirdiğimiz için bazı çevreler rahatsız olmuş, bizi eleştirmişlerdi.
Şayet bu seçimde de seçmeni kafeste keklik gözüyle görüp "dostlar pazarda görsün" misali bir çalışmazlık rehavetine kapılırlarsa, 7 Haziran hezimeti kaçınılmaz olacaktır. Özellikle siyasi partilerin illerdeki oy oranlarını belirlemede etkili olan yerel yönetimlerdir.
Yani belediyelerdir. Çünkü yaptıkları hizmetler partilerinin oylarını ya arttırlar yada eksiltirler. Bu dönem ilimizde büyükşehir belediye başkanı Sayın Nihat ÇİFTÇİ yönetiminde olan belediyelerimizin başarılı olacağı kanısındayım.
Bu arada büyükşehir belediye başkanımız Nihat ÇİFTÇİ'YE yapılan terör saldırısını nefretle kınıyor ve lanetliyorum. Ak Parti seçim beyannamesini açıkladı, iki ana unsurdan oluşuyor.
1- Yeni bir anayasa
2- Taahhütler, Başlıklar ise "iş kurmak isteyen gençlere 50 bin TL hibe, 100 bin TL nemasız borç, emekliler, çiftçilere yeni destekler, sağlık, eğitim, asgari ücret, çevre ve şehircilik gibi konularda ciddi düzenlemeler vaad ediyor, yapılırsa güzel.
Diğer siyasi partiler de beyannamelerini açıkladılar, onlar iktidar olamayacaklarını bildikleri için, bol keseden sallıyorlar inanmıyor, önemsemiyor ve dikkate almıyorum…
Şanlıurfa'mız için bu dönem AK Parti'nin milletvekili listesi halk tarafından çoğunlukla olumlu bulundu. Umarım küskünler partilerine tekrar dönerler ki dönmeye de başladılar. İbrahim TORU ve İbrahim TATLISES sağduyulu davranarak bağımsız adaylıktan çekildiler. Kutluyorum.
7 Haziran seçimlerinde tek başına bir hükümeti çıkmaması ülke ekonomisine milyarlarca lira zarar oldu. İstikrarsızlık halen devam ediyor. Her kesimin işleri durma noktasına geldi, döviz ve altın yükseldi piyasada nakit sıkıntısı başladı. Kısaca "para baronları hariç" herkes zarar gördü.
Bunları anlatmamın sebebi ülke olarak tekrar istikrarı yakalamak ve işlerin yoluna girmesi için, sağduyulu olup halk için hangi siyasi parti çalışıyorsa onu destekleyelim. "Şunu da hemen belirteyim benim herhangi bir parti ile bağım, bağlantım ve beklentim kesinlikle yok. Ben sadece Allah'tan beklerim". Derdim, Ülke olarak huzur, barış, kardeşlik içinde yaşamak. Unutmayalım ki yüzyıllardır biriz ve beraberiz ve bundan sonra da birlikte olmaya devam edeceğiz.
Bizim derdimiz nasıl daha iyi Allah'a kulluk yaparız olmalıdır. Yoksa şu fani dünya hayatı bize tozpembe görünüp bizi kandırmasın ve hak yoldan saptırmasın inşallah.
1 Kasım'da yapılacak olan milletvekili genel seçimlerinin ülkemizdeki terörün son bulmasına, Ortadoğu'ya, İslam alemine hayırlar getirmesine, barış, kardeşlik ve ümmet olma şuurunun yeşermesine vesile olması dileklerimle…