DIŞ ÖDEMELER DENGESİ AÇIĞININ NEDENLERİ:
Dış ödeme açıklarını ortaya çıkaran nedenler üç ana grup çerçevesinde incelenebilmektedir. Bunlar: Yapısal nedenler, İktisadi dalgalanmalar ve arizi nedenlerdir.
Dış ödeme açıklarına neden olan yapısal nedenler; enflasyon ve döviz kurlarındaki değişmeler, kalkınma hızı ve diğer nedenlerden oluşmaktadır. Ekonominin büyümesinden kaynaklanan yapısal nedenlerden birisi enflasyon ve ona bağlı olarak ulusal paranın aşırı değerlenmesidir.
Öte yandan, bir ekonomide uygulanan harcama genişletici politikalar, ihraç mallarının iç talebini artırmakla birlikte yabancı mallara olan iç talebin genişlemesine de neden olur ki bu durumda dış açığa sebep olur.
Enflasyon sürecinde döviz kurlarının sabit tutulması, ulusal paranın aşırı değerlenmesi neden olur. Böyle bir durumda ise yabancı para cinsinden ihracatı pahalılaştırdığı için bir yandan ihracat gelirlerini azaltıcı etki yaparken, diğer yandan ithalatı ucuzlattığından ithal mallarının talebini artırır.
Ödemeler dengesi açık ve fazlaları döviz arz ve talebi üzerinde etkide bulunurken döviz kurunun belirlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu nedenle ödemeler dengesi döviz piyasasının durumuna büyük ölçüde bağlıdır. Örneğin: Bir ülkenin ödemeler dengesinde açık olduğunda bunun giderilebilmesi için ülkenin dövize olan ihtiyacı artmaktadır. Dövize olan talep artışı döviz arzı sabit iken döviz kurunun yükselmesine yol açar. Döviz kurunun yükselmesi ise ithalatı kısıp ihracatı artırarak dış açığın kapanmasına yardımcı olabilir.
Yapısal nedenlerden biri de ülkelerin kalkınma hızıdır. Gelişmekte olan ülkelerde hızlı kalkınmanın sonucunda artan ithalatın finansmanı ihtiyaç duyulan dövizin sağlanamaması, bu ülkelerin kalkınmalarını önemli ölçüde engelleyebilmektedir. Çünkü ekonomik kalkınmanın gerçekleşebilmesi için başlangıçta önemli ölçüde dışarıdan sermaye malı ithalatı gerekmektedir.
Ayrıca ithalatın kısılması yatırım malları arzını daraltarak onların fiyatlarını yükseltiyorsa, bu ülkenin kalkınma temposu yavaşlayabilecektir.
Böyle bir durumda ise dış açıkların kapatılması ile kalkınma hedefleri arasında bir ikilem oluşabilmektedir. Ekonomik verimlilikteki değişmeler de önemli bir etkendir. Teknolojideki gerilik ve ekonomi yönetimindeki beceriksizlikler, uluslararası rekabeti güçleştirerek ihracat gelirlerinin düşmesine neden olur.
Teknolojik gelişme hızı yüksek ve üretim yönetiminde çağdaş yöntemleri uygulayan ülkeler ise, dış rekabet güçlerini yükselterek dış denge durumlarını olumlu yönde etkilemeyi başarabilirler.
Dış ödemeler dengesini bozan faktörlerden birisi de iktisadi dalgalanmalardır. Bunlar konjonktör dalgalanmalarıdır ve ülkenin dış denge durumları bakımından önemli sonuçlar doğurmaktadır. İktisadi dalgalanmaların genişleme aşamasında gelir ve harcamalar artıp fiyatlar yükseleceğinden ödemeler dengesi açık vermektedir.
Konjonktörün daralma aşamasında ise tersine bir gelişme görülmekte ve ödemeler dengesinde bir fazlalık oluşmaktadır. Eğer iktisadi dalgalanmalar boyunca dış açık ve fazlalar birbirine eşitleniyorsa denge durumu korunacaktır. Bir ülkenin dış dengesi, yabancı ülkelerdeki dalgalanmalardan da etkilenebilir.
Şöyle ki; karşı ülkenin genişleme sürecinde olması, onun ticaret ortağının dış denge durumunu olumlu, karşı ülkenin durgunluk veya gerileme içinde bulunması ise olumsuz yönde etkiler.