Günümüzde bunun mümkün olup olmadığı, mevcut verilere göre tartışılmamalı.

Şehir Araştırmalarını yaptıkça, yerinde fotoğrafladıkça bu kabul edilemez durumun resmîyette gerçekleştiğini görmemek, mümkün değildir.

Bir şehrin sivil dinamikleri, yazarları, akademisyenleri konuya el atması gerekirken bu bir türlü gerçekleşmiyor.

Tarihen sabit kimi yapıların bilinen isimleri, bir kurumun tabela aşarak değiştirmesi mi, durum?

Eminiz ki halkın yıllarca kullandığı isimleri esas tuttuklarını ifade ederek, savunma mekanizmasını geliştirerek, izahaysa bulunurlar.

Bir kilisenin kayıtlara düşmüş ismini kimse değiştiremez, doğrusu.

İstanbul'un yedi tepesinden birinin ismi, Fransız Türk Dostu(?) Adıyla artık hafızalara kazınmışsa, ne demeli?

Kalkıp birden bire "Kocatepe Cami" ismini, tabelada değişmiş görseniz, nasıl bir tepki gösterirsiniz?

Isim değiştirmek oldukça kolay gibi görünüyor.

Bir kurum, tabelaya ismini yazdığı yapı ile ilgili araştırma yapamaz mı?

Birkaç yüzyıl geriye giderek, konu kaynaklarını araştırmak zor bir durum olmasa gerek.

Hele bu kurumun yayınladığı eser varken,  bu ihtilaf arz eden tabeladaki isimler için araştırma yapmasına gerek duymamalı.

Diyarbakır İl Müftülüğü, her camı için standard tabelalar yaptırmış, camilerin isimlerini ihtiva eden tabelaları görünür halde astırmıştır. Bu metod, karmaşayı ortadan kaldırmak için doğru bir davranıştır, genelde.

İtirazımız kaynaklarda mevcut kimi cami isimlerinin bu tabelalarda yanlış yazımı ve kurum merkezindeki kayıtlarda aynı yanlışlık ise ne denebilir?

Bu şehrin bir İlâhiyat Fakültesi var. Bir uzman çağrılıp, eksikliklerle yanlışlıklar ortadan kaldırılamaz mı?

Lala Kasım Beg Cami, " Lale Bey Cami" oluyorsa ve caminin esas tabelası dahi sökülüyorsa dönemin belediyesinin mahalleye ve caminin bulunduğu sokağa " Lale Bey" demesi gerekçe gösterilebilir mi?

Hoca Ahmed Cami, nasıl olur da " Aynalı Minare Cami" şeklinde resmîyette kabul görür.

Hoca Ahmed Caminin bir su kaynağının üzerinde inşa edilen minaresine " A'ynî Minare" denmesi, zamanla " Aynalı" hale getirilmesi, kişiyi minarede ayna aramaya yöneltmek amaçlı mıdır?

Bu iki tarihî caminin kaynaklarda yer alan esas isimlerinin astırılan tabelalarda yer almasının gerekliliği ortada iken, bu güne kadar yapılması gerekenin niçin yapılmadığı izaha muhtaçtır.

Belediye ismin aslını mahalleye ve sokağa verince tabeladaki isimler düzeltilir mi?

Yeni kuşaktan tutun ellili yaşlara gelenlere mahallesi sorulduğunda " Lale Bey" diyor ve " Lala Kasım Beg" demiyorsa bunun sebebi tarihe olan antipati midir? 

Lala Kasım Beg, bir müderris, eğitimcidir.

Hoca Ahmed, unvanı ile bellidir.

Hele tarihî bir cami kitabesinde " Akkoyunlu Yapısı" olarak gösterilen cami, şehrin Osmanlılara geçişinin çok sonrasına tarihlenmiş gösterilir ki " Yıkılan ve tarih sahnesinden çekilen hangi devlet,  yeni devlet içinde cami inşa edebilme garabetinin içinde kabul edilebilir? " sorusunu akla getirir.

Yetkililer tensip buyururlarsa konuya vakıf komisyona gerekli açıklamaları yapmamız mümkün. Çağrılmama durumunda yazdığımızın bir arz-ı hâl bilinmesini arzumuzdur.