HÜDA PAR Adana İl Başkanlığı mescidinde ikindi namazını kılan HÜDA PAR Adana İl Başkanı Salih Demir ve HÜDA PAR Adana İl Sekreteri Sacid Pişgin, secdeye gittikleri sırada sinsice içeriye giren eli bıçaklı bir saldırgan tarafından bıçaklandı.
Saldırıda İl Sekreteri nur yüzlü dava adamı Sacid Pişgin şehit oldu, İl Başkanı Salih Demir ise ağır şekilde yaralandı. Şehidin cennete kanat çırparken son sözleri "Çocuklarıma sahip çıkın" olmuş.
Saldırgan A.S. (71), emniyetteki ilk ifadesinde "Vahiy geldi ve ben de bıçaklayarak öldürdüm" demiş.
Vahiy, Peygamberlere gelen Allah'ın emirleridir. Olsa olsa bu aşağılık adama şeytanlar (!) tarafından öldürme talimatı gelmiştir.
Ona demişler ki "Diyarbakır'da en iyileri olan, madde bağımlılarını namaza başlatan Aytaç Baran'ı nasıl öldürdükse, Adana'da uyuşturucu trafiğine zarar veren, gençlere Kur'an'ı Kerimi'i öğreten, varoşlarda ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşan Sacid Pişgin'i de öldürelim. Bu görevi sen yapacaksın. Zaten 71 yaşındasın. Seni yakalarsalar bile sana bir şey yapmazlar. Onlarda linç kültürü yoktur. Götürürler, seni emniyete teslim ederler. Bizde bu adamın psikolojisi bozuk der, seni cezaevinden en kısa zamanda çıkarırız."
Seçim öncesinde HÜDA PAR ile ilgili siyasetçisinden tutun da gazetecisine kadar şeytanlaştırma çabalarını gördük.
Elbet bu çabalar İslam'ı bir tehlike olarak algılayan klikleri harekete geçirecekti.
Trabzon'da ve Mersin'de denediler olmadı. Bu kez Adana'da denediler.
Tarih boyunca tevhidi Müslümanlar; şehadet, işkence, hicret ve esaretle imtihan edilmiştir. Ashab-ı Uhdud gibi ateş dolu çukurlara atılmışlar ama yine de inançlarından taviz vermemişlerdir.
Kimi zaman Yasin olmuş, fakir fukaraya et dağıtırken zalimlerin alçak zulümlerine duçar olmuş.
Kimi zaman da sırf sakallı olduğu için Ethem Türkben gibi çocuklarının gözü önünde şehit edilmişlerdir.
Ya da Aytaç Baran gibi yol ortasında sırtından kalleşçe kurşunlanmışlardır.
En uzun duaları "Allah yolunda şehit olmak" olanlar için elbette şehadet en büyük ödüldür.
Dün Adana'da Sacid kardeşin cenazesine katıldık.
On binlerce insan şehide karşı son görevini yerine getirmek için Adana yollarındaydı.
Mezarlıkta anladık ki bu dava çok büyüktür. Davanın kuvvetlenmesi ve büyümesi de ancak şehitlerle olur. Bu Yüce Allah'ın koyduğu bir yasadır.
Ne mutlu kendisini kendisinden daha değerli bir davaya adayanlara!
Ne mutlu mektebinde şehadet olanlara!
Ne mutlu namazdayken tebdili mekân yaparak sonsuz cennetlere uçanlara…
