Kurumsallaşmış Türkiye'nin en büyük memur konfederasyonu olan Memur Sen'i tam anlamı ile yazmak için, çok sayfalı bir kitap yazmak gerekir. Ben sadece genel merkezin bir kısmının ve ilimizin ilk değerlerini 2 sayfalık ile özetlemeye çalıştım. Bu sayfada ise Urfa merkez ve ilçe şube teşkilatlarının değerlerini anmak ve haklarını vermek istiyorum. Bu arada ismini hatırlayamadığım yada unuttuğum arkadaşlar kusura bakmasınlar ve lütfen haklarını helal etsinler, hatta tüm arkadaşlardan helallik diliyorum. Çünkü hepimiz faniyiz hiç birimiz bir dakika sonrasını bilmeyiz ancak, Allah bilir. Öncelikle şunu belirteyim bu camia da yer alan insanların her biri diğerinden daha değerli, nefsimden üstün, temiz ve dürüst insanlardır.

Değerli büyüğümüz olan Zübeyir YİTİK hocamızı ilk yazı'mda yer vermem gerekirdi ama şeytan bana unutturdu hocamdan özür diliyorum, minnet ve şükranla anıyorum. Yine sıkıntılı zamanlarda bizimle birlikte yükü omuzlayan Toç Bir Sen eski şube başkanı Sayın Ahmet YEŞİLNACAR beyi anmak ve hakkını vermek lazım. İlklerden olan beyefendi insan Sayın Mehmet KILIÇ kardeşim Toç Bir Sen başkanlık görevini çok başarılı bir şekilde yürütüyor başarılar diliyorum. Ayrıca Enerji Bir Sen Başkanımız Sayın A.Kadir KILIÇ kardeşim de ilk yıllardan beri Memur Sen'e omuz verip sorumluluk alan değerli, beyefendi ve kibar bir dost halen bu görevini başarılı bir şekilde yürütüyor başarılar diliyorum. İlk yıllardan beri Birlik Haber Sen Ş.Urfa şube Başkanlık görevini başarı ile yürüten değerli insan Sayın Mithat ÖZGÜLTEKİN kardeşimizi minnet ve şükranla anıyor ve başarılar diliyorum. Birde Ahmet KAYTAN'DAN sonra Bem Bir Sen Urfa Şube başkanlığını yürüten, pir diye hitap ettiğim değerli insan kuruluşundan beri emek vererek başarılı çalışmalar yapan şimdi Bem Bir Sen şube başkanlık görevini yürüten gazelhan M.Hanifi POLAT beye başarılar diliyorum.

Yine bizimle birlikte, 2. Dönemde yönetime girdiğinde şube sekreteri olarak göreve başlayıp o yıllarda bile girişkenliği ile başarılı çalışmalar yapan, ve Eğitim Bir Sen'e katkıları sayılamayacak derecede çok olan zor günün adamı İbrahim COŞKUN kardeşimiz, Suphi ÇİÇEK'TEN olağan üstü kongre sonucunda devir aldığı başkanlık görevini yine olağan üstü bir çalışma sergileyerek ekibi ile birlikte şubesinin üye sayısını 4 bin sınırını aşarak tüm zamanların rekorunu kırmıştır. Şu anda profesyonel sendikacı olarak görevine devam etmektedir. Kardeşimize ve ekibine başarılar dilerken kongre süreçlerine kadar inşallah 5000 üyeye ulaşırlar.

Tabi bu başarılar sadece birey işi değil ekip işidir. Ekip deyince o, ilin ilçe teşkilatları da ekibe dahildir. Şimdi ilçelerde hangi arkadaşlar hangi ilçe yönetiminde görevli bilmiyorum. Ama bizim dönemlerde ilçesini çok başarılı bir şekilde temsil eden 'Hacı Hoca' Hacı LALE hocamız gerek memur sen'e gerekse Eğitim Bir Sen'e katkısı ve emeği büyüktür. Hocamız ile birlikte ölümden döndüğümüz bir olayı anlatmak istiyorum

Yıllar öncesi aylardan Ocak ülke genelinde kar yağıyor, tüm yollar kapalı, ama Eğitim Bir Sen kongresi var ve bizler üst kurul delegeleri olarak seçimde oy kullanmamız gerekiyordu. Dönemin şube başkanı Necmettin hoca bizden bir öncesinde yola çıkmıştı ertesi akşamda biz yola çıkacaktık ki, 24 saat geçmesine rağmen hoca bizi arayarak halen Antep te olduğunu söyleyince ben bu yolculuktan ısrarla vazgeçmek istediysem de arkadaşlardan kurtulamamıştım. Urfa'da tuttuğumuz dolmuş bile yolların kapalı olmasından dolayı gelmekten vazgeçmişti. Hacı LALE hocamız bir telefonla Siverek'ten bir dolmuş getirtip apar topar yola koyulduk. Ama içimde bir pişmanlık vardı, buna rağmen Suphi ÇİÇEK hocamızın ısrarlarına dayanamayıp bindik dolmuşa lakin genç ve Siverekli kaptanımız yolu zor seçebiliyordu. Yürekler ağızlarda korkulu bir yolculuk başlamıştı artık.

Yol boyunca Aksaray'a kadar bizim gibi aklı olmayan seyir halinde olan birkaç araç görebilmiştik. Tekbir getirerek Aksaray'a selametle varıp sabah namazından sonra hayatta olmanın vermiş olduğu keyifle kahvaltımızı yapmıştık. Ancak biraz sonra kahvaltının burnumuzdan geleceğinden habersizdik. Ya Allah deyip yola devem ediyorduk ki genç Siverekli kaptanımız önümüzde giden kamyonu sollamaya başlamıştı buz kesilmiş yolda karşıdan gelen bir dolmuş ile çarpışmamak için gaza basıp direksiyonu sağa kırınca tüm hayatımız bir saniye içinde gözlerimizin önünden film şeridi gibi geçti. Hayatın son bulduğunu düşünerek hep birlikte ALLAH'U EKBER tekbirleri ile aracımızın şarampole yuvarlandığını fark ettim. Gözlerimi açtığımda ise dolmuş ters bir şekilde durmuş ve hep üst üste yığılmış bir halde idik, camdan dışarı çıktığımda hemen, herkesin hayatta olup olmadığını kontrol etmeye çalışırken, diğer arkadaşların da camlardan dışarı çıktığını görünce derin bir nefes almıştım. Burada Yüce Rabbimizin açık yardımını görmüştük.

Çünkü kar izlerinden anlamıştık ki, aracımız 2 takla atmış 3. taklada sırt üstü bir şekilde tahmini 6- 7-metre kadar kar üstünde kaydıktan sonra durabilmişti. Gözlerimizdeki gözlükler dahi bir şey olmamış hepimiz sağ selimdik. Sadece Hasan YILDIRIM hocamızın beli hafif incinmişti. Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Kaza haberini alan dönemin il temsilcisi Mustafa TEPE kardeşimiz Allah'a şükür için hemen bir kurban kesmişti.

Tabi biz başka bir otobüsle Ankara'ya gitmiştik. Şube başkanımız Necmeddin Hocanın Niyazi YAVUZ'A oylarınızı verin baskılarına rağmen, ben oyumu Sayın GÜNDOĞDU'YA vermiştim ve başkan bana darılmıştı ama adayımız yani GÜNDOĞDU Eğitim Bir Sen 1. dönem genel başkanlığını kazanmıştı. Şunu demek istiyorum canımız pahasına da olsa davamızdan asla vazgeçmemiş görevimizi yerine getirmiştik. Diğer ilçelerimizde emek veren değerli dava arkadaşlarımızın tek tek isimlerine yer veremediğim için üzgünüm, her birine ayrı ayrı teşekkür eder emekli olanlara Allah'tan uzun ömürler, görevde olanlara ise başarılar diliyorum. Kısaca ve özetle Memur Sen'i bu seviyelere getiren değerli dava dostlarımızı anmak, yad etmek ve unutmamak adına geçmişimizi hatırlatmak için bunu kaleme alma gereği duydum iyi yaptığımı düşünüyorum. Umarım bu dönemlerde yol zahmeti dahi çekmeyip uçakla ANKARA'YA gidip gelen mevcut yönetimler geçmişlerini hatırlayarak bu günün kadir ve kıymetini bilmelerini tavsiye ediyorum. Geçmişte, emek verip çok zorlu süreçlerden geçen emektar büyüklerine karşı vefasızlık yapmazlar, inşallah...