ABD ile Ağustos 2018 tarihinde yaşanan 'Ajan Brunson' krizinden bu yana ülkemizin maruz kaldığı ekonomik saldırılar aralıksız olarak devam ediyor. ABD, Batı ülkeleri ve İsrail öncülüğündeki körfez ülkelerinin oluşturduğu ortak cephe, ülke ekonomimizde derin tahribata yol açtı.
**
Bu ekonomik savaşa ek olarak tüm dünyada etkili olan Koronavirüs salgını tüm dünyada ekonomik daralmaya sebep oldu. Bugün Rusya - Ukrayna savaşının etkilerini görüyoruz. Mart 2011 yılından itibaren başlayan Suriye iç savaşı hala devam ediyor.
**
Afganistan ve Irak savaşlarını da düşününce Türkiye'nin ne denli zor bir coğrafyada yer aldığını görüyoruz. 'Coğrafya Kaderdir' kavramının içini tam olarak dolduruyor bu süreç. Türkiye; yakın döneme kadar çok büyük terör saldırılarına maruz kalıyordu.
**
Terör örgütleri yurt içinde sansasyonel eylemler gerçekleştirerek, toplumu acı ve eleme sürüklüyordu. Bugün kahraman Mehmetçiklerimiz terörü kaynağında kurutmak canını dişine takmış durumda. Millet olarak yakın geçmişte kenetlenmeyi bildik ve bu acılar bizleri birbirimize daha çok yaklaştırdı.
**
Dün bizi terörle dize getiremeyen güçler bugün ekonomik yaptırımlarla canımızı yakıyor. Ekonomik gelişmeler karşılığında toplumumuzun içine düştüğü ümitsizlik, hayatın her alanına sirayet eden bir duygu haline geldi.
**
Peki, toplum olarak, bu milletin fertleri olarak bizler ne yapıyoruz? Birbirimizi kandırıyoruz. Birbirimize merhamet etmiyoruz. 3 gün önce 3 liraya aldığımız bir malı 3 gün sonra 13 liraya satmaya çalışıyoruz. Kusurlu bir malın kusurunu gizleyerek yaptığımız alışverişe 'Ticaret' diyebiliyoruz.
**
Ülkemizin maruz kaldığı en büyük sıkıntı ne ekonomik, ne güvenlik ne de siyasi. Bizim insan kalitemiz düştü. İnsanımız yozlaştı veya içindeki bu yoz açığa çıktı. (Merhamet etmeyene Allahü teala merhamet etmez, acımayana acımaz.) [Buhari]
**
Selam ve dua ile kalın sağlıcakla…