Yıl 2013 Mayıs Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası ( ŞUTSO ) seçimleri var ve biz de bir ekip ile bu seçimlere girerek demokratik hakkımızı kullanmak istedik ve aday olduk. Başımıza ne geldiyse ondan sonra geldi.

Seçimlere yaklaşık bir yıl önceden başladık. Bağlı olduğumuz Eğitim Komitesinin yaklaşık 460 üyesi vardı ve biz bunların tamamına yakınını bizzat ziyaret ederek destek talebinde bulunduk. Bu firmaların çoğu ya kapanmış ya da seçimlerde temsil yetkileri yoktu. Seçime katılan firma sayısı yaklaşık 380 civarındaydı ve biz yaklaşık 230 firmadan destek sözü aldık.

Karşımızda bir güç vardı ve biz bunun farkındaydık. O zamanın cemaati şimdiki FETÖ örgütü.( Gerçi o zaman da ben bunlara F Tipi yapılanma diyordum ama bana gülüp geçiyorlardı ) Seçim günü ezici bir çoğunlukla seçimi almayı beklerken maalesef 51 e 100 oy ile karşı taraf kazandı / kazandırıldı yani kazanan FETÖ olmuştu.

Ne acıdır ki seçim sonrası teşekkür için firmalarımızı ziyaret ettiğimizde gerçeklerle yüzleştik. Bize destek sözü veren bütün firmaları o zamanın emniyet istihbarat müdürü ve ekibi ziyaret edip bir şekilde tehdit etmiş.Bu ekip, firma temsilcilerine " Sandık başına gitmeyin,telefonlarınızı kapatın ve o gün pikniğe gidin " demiş. Bize destek sözü veren 174 firma tehdit sonucu sandık başına gelmedi ya da gelemedi. Onların belirlediği firma yetkilileri bire bir markaj uygulamak şartı ile sandık başına getirilip oy kullandırılarak tekrar evlerine bırakıldılar. Ve bu şekilde seçimi kazandılar.

Bizler bütün üyelerimize bu yapının ne kadar tehlikeli olduğunu, amaçlarının TOBB'u ele geçirmek olduğunu çok yoğun bir şekilde anlattık. TOBB'un ele geçirilmesinin Türkiye'nin ele geçirilmesi demek olduğunu anlatarak tehlikenin boyutlarını bire bir anlattık. Firmalarımız bize inanmıştı ve destek sözü de almıştık, ancak bu fitne yuvası ve destekçileri bunun farkındaydı ve bizi bertaraf etmek için topyekun saldırıya geçtiler.

Önce masa üstü çalışma ile ve kumpas belgeleriyle bir hazırlık ile en ağır şekilde suçlanarak operasyon yedim, ve göz altına alındım. Denetimli serbestlik ile serbest kaldım. (Davam halen dava devam ediyor.) Bize operasyon yapanlar, yargılayanlar ve her türlü zulmü reva görenlerin hepsi ( KOM Müdürü, polisler, savcılar, hakimler ve ŞUTSO üyelerinin çoğu tutuklandı ve ihraç edildiler ) Evet İlahi adalet tecelli etti. Ancak hala birileri köşe başlarında varlığını sürdürüyor mu! bilmem ama, varsa inşallah onlarda temizlenir.

O gün cemaat adı altında bu örgüte yardım edenler o dönemde maalesef aynı partide omuz omuza mücadele etiğim arkadaşlar idi. Biz Mayıs 2013'te seçime girdik ve bu tehlikeyi o zaman söyledik, ama bizi ne dinleyen ne de hesaba alan oldu. Bilakis bizim bu söylemlerimizi hafife alıyorlardı. 17- 25 Aralık Darbe girişimi oldu ve her şey daha net ortaya çıkmıştı. Parti içinde olup hala inanmayan ve PARALEL yapıyı asla kabul etmeyen bu zümre; ne zaman ki Ülkenin Cumhurbaşkanına suikast, MİT, TBMM, ve Külliye bombalanmaya başladı, işte o zaman uyanır gibi oldular.

17-25 Aralık darbe girişiminde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın bütün çağrılarına kulaklarını kapatan, bu söylediklerini abartılı bulan hatta somut delil isteyen bazı kişiler maalesef hala üst düzey makamları işgal etmektedirler. Somut delil olarak başımıza bombaların yağması mı gerekiyordu?

Makamı mevkisi konumu ne olursa olsun FETÖ teröristlerini şu yada bu şekilde koruyan kollayan ve bildiği halde ses çıkarmayan kim varsa "VATAN HAİNİDİR", haysiyet ve şereften yoksun birer yaratıktır.

Viranşehir belediye seçimlerinde FETÖ terör örgütü tarafından bertaraf edilen, kazandığı seçimi hile ve desise ile elinden alınan 17 belediye meclis üyesi kazanan ve başkanlığı hakketmiş İbrahim GELİN kardeşimize kim sahip çıktı? 15 Temmuz gecesi AK Partinin önüne ilk gelenler arasında olup ve FETÖ'nün en büyük mağduru olan İbrahim Gelin kardeşimizi demokrasi meydanlarında bir kere bile konuşturmadılar !!! Konuşmaması gereken herkes konuştu ancak Belediye başkanlığı hile ile elinden alınmış (Ki bizim yanımızda "BELEDİYE BAŞKANIDIR" 35 bin 439 oy almış) birini görmezlikten gelmek hangi vicdana sığar.

Bugün meydanlarda caka satanlar, dün Cumhurbaşkanına inanmayan somut delil isteyenler; bilin ki devletin hafızası çok güçlüdür ve hiçbir şeyi unutmaz.

Darbeyi; Allahın Rahmeti, Milletin Feraseti ve Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN'ın dik duruşu bertaraf etmiştir.

Selam ve dua ile.