Bir önceki yazımız deprem üzerineydi.

2011 Tarihli Van Depremi'ne dair bir hikâyemizdi, Mehemmed Mehemmed.

Yazmaya elimiz varmıyor, depremi yaşarken.

Mağduriyet diz boyu iken.

Gözler, eşi ve dostu ararken.

Bir gün öncesinden konuştuğumuz insanlar, enkaz altındayken...

Her yerden ölüm haberleri...

Her yerden yaralı haberleri...

Soğuk ve açlık...

Kendisini güvende hissedenlerin çoğunun umurunda değil, manzaranın geneli.

Halen sen ve ben kavgası.

Kumda oynayan mızıkçı çocukların hali gibi kimilerinin tavrı...

Yazamıyoruz, elimiz kalem tutmuyor, doğrusu.

Deprem sonrası her akşam yorgunluk...

Bazı günler yatsı demi, eve varış.

Biz, tok yatarken aç olan varsa veyl olsun, bize!..

Sıcak yataklarında uyuyan varken, soğukta üşüyen varsa herkes yüzünü yoklasın, maskesini çıkarsın.

Fakirin, mağdurun hakkına uzanan eller, bir kez daha düşünsün.

Ne yazmalı?

Ne demeli?

Depremin dokuzuncu günü...

Yediğin aştan, içtiğin sudan, kaldığın ortamın sıcaklığından mahrûm olan varsa kim suçlu?

Sanal ortamda paylaşımlar lehte ve aleyhte.

Kimsenin ağzı torba değil, büzüle...

İnsanî görevden kimse kaçmamalı.

Kendi görevini yapmayan başkasını suçlayamaz.

Üç aç insanı doyurmayan, tek öğüne 1.000 TL öderken sussun, otursun yerine.

Kalkıp zehirli dilleriyle etrafı velveleye vermesin.

Vakıflarla dernekleri gözden düşürenler, şimdi yardıma muhtaç.

Doğruyu kim yapıyorsa yanında olmak lazım, yanlışta kim ısrar ediyorsa karşısında.

Kafadan takma bacaklı anlayışın kuduz fikriyatı, bu depremde lâik ve dindar ayrımı yapma bî-şerefliği peşinde.

Oturdukları derebeyi şatolarında kartondan aslana dönüşüp kükreyen maskeli kirli yüzler, vahşetin doruğunda yardım elini insanına uzatanlar arasında ayrımcılık iddiasında bulunacağına, vampirleşen kimi beybabalarının direktifleriyle saldırganlaşmaya devam etmektedir.

Dahası yazılacak çok şey var.

Bu gün yardımları mağdur insanımıza ulaştırma günümüz...

Dedikodulara aldırmayın.

Böylesi günde siyasî parti anlayışının saplantısından sıyırın kimliğinizi.

" Şu şehir Kürd şu Türk" denilmesin...

" Şunlar şu bunlar şu" diyen varsa cevabınız hazır olsun:

- Biz insanız... Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir!...