'Urfaca Urfalıca' Mehmet Adil Saraç'ın kitabı. Kitap Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Kütüphane Yayınları olarak yayınlandı. Özverili, aşk derecesinde tutkulu, yuğun emekler sonucu, büyük bir sabırla hazırlanmış ansiklopedik bir çalışma. Kıymetli Hocam Mehmet Adil Saraç, 'Bizimkisi bir aşk hikayesi' diyerek bir bakıma bu eserin önemine vurgu yapıyor. Bu kıymetli eseri yayın hayatına kazandırdığı için Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve özellikle de Kütüphaneler Müdürü Murat Müjdeci'yi emeklerinden olayı da ayrıca kutlamak gerek.

Urfaca Urfalıca çalışmasının ilk bölümleri, 1994 yılında Harran Kültür ve Folklor Dergisi'nin 43-44 sayısından itibaren 'Sönen Kültür Mirası: Urfalıca' başlığı altında yayınlamaya başladı. Tabi o dönemde Harran Dergisi'nin Yayın Yönetmenliğini yapıyordum. Bizatihi bu çalışmanın hangi şartlar altında yapılığını, verilen emek ve zahmetlerin yoğunluğuna şahit biriyim. Bu çalışmayı ilk olarak Dergi'de yayınlama fırsatı bana nasip olduğu için de ayrıca mutlu olduğumu belirtmek istiyorum.

Zaman hızla akıyor. Teknoloji hayatımızı kolaylaştırırken, bir yandan da kültürümüzü, değerlerimizi, kutsallarımızı, ahlaki ve sosyal yapımızı değiştiriyor. Ekonomik gelişmeler ve insan sirkülasyonu da buna eklenince, ister istemez insanın kendi kültürü ve toplumsal yapısı hakkındaki kaygıları da artıyor. Çünkü bu gelişmeler ve yenilenmeler karşısında kendi kültürümüz eriyor, yok oluyor. Bu vesileyle şehir aydınlarının kaygıları anlayabiliyor ve onların bu kaygılarını paylaşmak babında, yaptıkları her tür çalışmanın değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü şehir aydınları, o şehrin gören gözü, yaşayan ruhu ve atan kalbidir.

M. Adil Saraç'ın 'İşte elinizdeki bu çalışma sevgiliyi kaybetmenin verdiği panik sonucu doğmuştur. Yaşanan bir trajedinin ürünüdür. Bu hale duyulan bir hınçtır, açılan bir isyan bayrağıdır…' ifadesi, bir bakıma bu kaygıları ve hatta korkuyu özetliyor gibidir. M. Adil Saraç korkmakta ve kaygılanmakta haklıdır. Bırakın Gap nedeniyle Urfa'ya gelen göçleri Urfalılaştırmayı, Urfa'nın kültürü elden gidiyor, küçükten büyüğe herkes teknolojinin ürettiği yeniliklerin esiri altında. Bu teknolojik gelişmeler ve bağımlılık, bizi kendi öz kültürümüzden uzaklaştırıyor… Kendi örfümüzü, dilimizi, toplumsal ve ailevi değerlerimizi unutur bir duruma geldik. Elbette bu konuda daha çok şey yazılıp söylenebilir.

İşte bu nedenlerden ötürü Urfaca Urfalıca hayata geçirilmiş bir çalışmasıdır. Teknolojinin baş döndürücü bir şekilde geliştiği, mesafeleri kısaldığı bu çağda ayakta durmak, kendi kültürümüzü korumanın oldukça zor olduğunu bilinen bir gerçek. Lakin şimdiden yapılan ve yapılacak çalışmalarla kendi1 değerlerimizi en azından arşivleyerek geleceğe aktarma imkanımız vardır. Mehmet Adil Saraç da bu kaygılardan yola çıkarak, bu kıymetli çalışmayı yapmıştır.

Kitap'ta neler var: Dil; Urfa Ağzı. Urfa Ağzı'nın nasıl meydana geldiği ve ana hatlarıyla Urfa Ağzı'nı etkileyen unsurlar. Urfa'da Edebiyat. Atasözleri, Deyimler, Dualar, Beddualar, Hoyratlar, gerçek anlamlarıyla Köy isimleri, değiştirilen aile isimleri…

Bu tür çalışmaları yapan aydın/araştırmacıların desteklenmesi, eserlerin kültür hayatımıza kazandırılması için kurum ve kuruluşlarımızın ön ayak olması gerekir. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve çalışmada emeği geçen tüm arkadaşları, gayretlerinden dolayı kutluyorum.