Nedense; hükümet görevlisi, memuru, trafik polisi ve saire yetkililer haklı haksız ceza yazmaya çok meraklı olmuşlar. Herkesi ceza ile ıslah nefis etmek çabasındadırlar. Polisin keyfi tutumu elbette bizi rahatsız eder. Zihni kurcalayan kelimelerle ifade edeyim.
Ne diyeceksiniz bakayım. Gece saat 21 52 de bir araba kaldırım üzerine park ederse ve bu araba basının arabası ise ne olur. Gece orada park edemez. Gelin huzurlu bir toplum yaratma uğraşı verelim. Ben üç dakika sonra geliyorum. Trafik polisi hareket ediyor. Ceza yazması aklımdan bile geçirmedim. O zaman gece gelin yollarda durun, ya da mobeselerden izleyin, gece yarılarında ışıklarda durmayanlara foto çekip ceza gönderin…
Her şeye rağmen biz yaşamın coşkun güzelliğine katkı sunma anlamında, yaşama sevincini karamsarlığa dönüştürmeden nefreti kelime de bırakmak kaydıyla devam edeyim.
Bu memlekette park yeri yoksa Haşimiye'den köprübaşına kadar, gece bakınız tüm arabalar kaldırımlar da park halindedirler. Hepsine mi ceza kestiler yoksa bir kısmına mı? Eğer hepsine ceza kesmişlerse yanlış. Eğer bazılarına kesmişlerse bir ayıp. Çelişkiler yumağını ben yine alçak gönüllükle, hayranlıkla sürdüreyim. Düğündür, dernektir, konuk evleri, sıra geceleri kış günü herkesin arabası sokakta!
Trafik polisi görevini yapmış mutlaka. Çünkü 'fotosu da var' diyor. Bir de önden çekip basın kartını görseydin... 'Fotosu var' diyeceğine, arabanın üzerine not bırak, 'park yasağı da var' desen ne güzel olurdu. Bunu sen bilmelisin diyebilirsin. Ancak ilimizin hali meydanda… Biz inkar etmiyoruz ki park etmişiz. Polisin ceza tutanağı bende saklı… Cezayı da ben ödedim. Okul okuyan çocuğumun nafakası idi…O polisin vicdanı rahat mı acaba... Gece 22 de caza yazmak...
Bir usulsüz cezadan daha bahsedeyim. Bir kaç yıl önce yine bir otelde basın toplantısı var. Vali beyin de olduğu bir toplantı. Arabam tüplü olduğu için oto parka alma şansım yoktu. Hem mevsim yaz, hem hava sıcak. Ben de araba bir ağacın gölgesinde olsun diye gölgeli bir yere bıraktım. Arabamı park ettiğim de daima telefonumun numarasını da üzerine yazarım. Yazmasam bile trafik bunu çok kolay bulabilir.
Çıktığım da arabam yoktu. Tespit ettik. Cezasını ödedik. Park ücretini verdik. Taşıma ücretine de boyun büktük. Şimdi size soruyorum güzel kardeşim. Arabam sırf göbeğin içinde park etmişim diye çekilmiş. El insaf el merhamet! Şimdi geçiyorum tüm göbekler araba dolu. Birisinin çekildiğini görmedim. Hele akşamları ilimizin keşmekeş trafiğinde kala kala beni mi gözüne kestirdin?
Ben eğitimci, yazarım. Hiç bir öğrenciyle düşmanlığım olmadı. Acaba diyorum bu trafik polisleri vatandaşa düşmanlık mı güdüyorlar? Ama ben inanmıyor, kabul etmiyorum. Kasıt yoktur. Yalınız sanırım Urfa'nın yaşamını ve trafik koşullarını anlamaktan yoksun bir hal içinde olunmuştur. Gönlümün mecruh bir hal almasını istemediğim gibi bir cezanın kahrına düçar olmak istemediğim gibi bu durumun beni meşgul etmesini hiç istemem…
Yıllardır araba kullanırım. Trafikteki haşarılıkları, saygısızlıkları ve başıboş insanların hareketlerini görmeyip emekli öğretmen, gazete köşe yazarı, yazar ve şair bir insanı görmek kolay... Bizim ne kaldırımla kastımız var, ne trafik polisi ile sadece trafik polisinin yaşamın gerçeğini anlaması, hayatın mantalitesini görmesi gerekir.
Gece saat on yani yirmi bir ve 108 sekiz lira trafik cezası... Gerçi indirimden 81 tl ödedik ama haksız yere olduğuna inanıyorum. Her ne kadar bu para devlete gidiyorsa ve ben emekli aldığımı bundan alıyorsam da tahkir edici bir hal…
Hiçbir zaman hiç kimse suç samurdan kürk olsa soğuk, karlı bir kış günü üzerine almaz. Nedeni suç! Demek ki ben de böyle bir suç işlemişim. Gece saat 22 ve sekiz on metre genişliğinde bir kaldırım. Sokaklar da çık yok.
Ters yola giren arabaları görmen ya da yüz çeviren polis, kaldırama parkı mutlaka görür. Çünkü insanların yürüyüşlerini tıkamışım, nedeni geçecek yerleri yoktur. Ne yapalım ceza yiyerek, yaşayarak pratikte öğreniyoruz.
Biz yine de yaşamı trafikteki saygıyı, sevgiyi her şeyden üstün tutarak kasıtlı bir mani hal olmadığına inanarak, olmazları olur kılanların bir daha dikkatli, Urfa'nın trafik şartlarını göz önünde tutarak, iradeli, iltimastan uzak eşit ve samimi çalışmalar sürmesini istiyorum.