Malumunuz; Urfa, 4-8 Kasım 2024 tarihleri arasında dünyada ilk defa gerçekleştirilen Dünya Neolitik Kongresine ev sahipliği yaptı.
Taş Tepeler Projesi Koordinatörü ve Göbeklitepe, Karahantepe Kazı Başkanı Prof.Dr. Necmi Karul hocanın fikir babalığını yaptığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, Harran Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi işbirliği, Şanlıurfa Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü, İlçe Belediyeleri ve çeşitli kurumların katkıları ile düzenlenen kongrenin ana sponsoru Türkiye’nin dünya markası olan Türk Hava Yolları oldu.
3 Kasım 2024 tarihinde Kültür ve turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katıldığı tören ile startı verilen Dünya Neolitik Kongresini başından sonuna kadar GAPGündemi olarak yoğun bir şekilde takip ettik. 63 Ülkeden 487 kurumdan 1,000 civarında yerli ve yabancı katılımcılar ile röportajlar yaptık. Katılımcıların Dünya Neolitik Kongresi, Türkiye, Şanlıurfa ve Şanlıurfalılara ilişkin gözlemlerini sorduk, okuyucularımıza, izleyicilerimize aktardık.
4 günlük yoğun kongre ve haber trafiğinin ardından edindiğimiz fikir ise şu oldu; Birincisi; Şanlıurfa’nın kendi deyimim ile “ Şanlıurfa Dünya Neolitik Arkeolojisinin Başkentidir” tanımını sonuna kadar hak ettiğini gördüm.
İkincisi; Şanlıurfa turizm çevrelerinin yıllardır bahsettiği “ Kongre Turizmi” nin yapılabileceği ve hatta daha büyük kongrelere de ev sahipliği yapabileceğini bu kongreden alnının akıyla çıkarak ispat etti.
Üçüncüsü; 4 günlük kongre konaklamadan seyahat acentalarına, restoranlardan hediyelik eşyacılara kadar bu şehre bir katma değer oluşturdu.
Dördüncüsü; Şanlıurfa, Taş Tepeler Projesi kapsamındaki kazı alanları, , Kongreye ev sahipliği yapan Harran Üniversitesi ve Türkiye’nin uluslararası tanınırlığı arttı.
Beşincisi; Mikrofon uzattığımız, sohbet ettiğimiz yerli ve yabancı bilim insanları kongreye katılımlarının yanı sıra Taş Tepeler Projesi kapsamındaki kazı alanlarını ziyaretlerinin yanı sıra Şanlıurfalılar ile de iletişim kurdular ve Şanlıurfa’ya bakışları o kadar güzeldi ki; inanıyorum ki her birisi Şanlıurfa’nın, Türkiye’nin bir kültür ve turizm elçisi olarak ülkelerine döndü.
Listeyi uzatmak, daha fazla düşüncemizi aktarmak mümkün..
Eleştiriler yok mu? Dediğinizi duyar gibiyim. Elbette ki böylesi büyük bir organizasyonda eksiklikler, aksaklıklar, unutulanlar olacaktır. Haklı veya haksız bu eleştiriler masaya yatırılır ve bir başka organizasyonda, organizasyonlarda gözden geçirilir.
Sonuç olarak; Şanlıurfa, Dünya Neolitik Kongresinden alının akıyla çıktı. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. İnanıyorum ki bu kongre Şanlıurfa’yı bölge ve Türkiye turizminde çok önemli bir destinasyon merkezi olma durumun daha da güçlendirecektir.