Cumartesi günü Türkiye İş Kadınları Derneği ( TİKAD) Yönetim Kurulu, Prof. Dr.Kezban Hatemi ve sanatçı Hülya Avşar Suriyeli muhacirlerin durumuna dikkat çekmek için Suruç'a geldiler.
Suruç'taki yoğun programın ardından Urfa'ya dönen heyete akşam yemeği verildi. Basın mensuplarının özel program diye alınmadığı yemekte acizane fotoğraf çekmem bir bayan milletvekili tarafından işletmenin müdürüne talimat verilerek engellenmek istenirken; Urfa siyasetinin renkli siması Deli Muro lakaplı 'büyüğümüz', Büyükşehir Belediye Başkanımız tarafından Hülya Avşar'a "Urfa'nın önde gelen iş adamlarından Murat bey" diye takdim ediliyordu.
Kıskandın mı? diye sorarsanız vallahi kıskandım derim. Gazeteci olarak bizler onlarca güvenlik duvarına toslarken, önemli toplantılarda içeri girip veya çıkışta bir - iki soru sorabilir miyiz diye saatlerce beklerken Deli Muro büyüğümüz bütün güvenlik duvarlarını aşarak protokolde yer alabiliyorsa vallahi kıskanırım yani.
Hele ki özellikle AK Parti kulislerinde bilgiler Deli Muro'dan öğreniliyorsa; AK Parti de vekil, başkan, meclis üyesi olmak isteyen veya rakibini egale etmek için parti ileri gelenlerine rakipleri hakkında hazırlanan dosyaları göndermek için Deli Muro'yu kullanıyorsa gerçekten kıskanırım.
Ha bunları yazarken korkuyormusunuz derseniz evet korkuyorum. Nasıl korkmıyayım ki özel bir toplantıda bir Genel müdüre sen oradan kalk, sen gel buraya otur diyorsa, genel müdür kalkıp yerini başkasına bırakıyorsa korkmakta haklıyım arkadaş.
Ama bütün bu korkuya rağmen Deli Muro büyüğümüze iki tavsiyem de olacak. İlki biz gazetecileri adam yerine koymayan, programlarından haberdar bile etme gereği duymayan Valilik, Büyük - küçük belediyeler ve bilumum kurum, kuruluşların basın sözcülüğünü üstlen biz basın mensupları direkt senden haberi alalım. Amma velakin doğruluk ve yanlışlığının vebali sana aittir bu biline.
İkincisi milletvekilliği seçimleri yaklaşıyor. Kim vekil olacak kim olmayacak? Kim olsun, kim olmasın diye kulis çalışmalarını yürütüyorsun canla başla. Ki tatlı bir şekilde de yoruluyorsun ve muhakakki emeğinin de karşılığını da alıyorsundur (!) ama bu yorgunluk yetmiyor mu?. Vekil olmak hatta bakan olmak varken niye başkaları adına PR yürütüyorsun.
Seni Urfa siyasetinde tanımayan mı var? Sen ki Başbakan otobüsüne, bakanların makam arabasına binmiş bir abimizsin. Sen ki AK Parti Genel Merkezlerinde Vekil, Belediye Başkan adaylarının seçimlerinde referans olmuş bir büyüğümüzsün. Sana vekillik yakışır Deli Muro büyüğümüz. Oy konusunda kaygılanma. Bak; atanmışlardan, seçilmişlerden o kadar müridin var. Halkımızın dahi dilinde - gözünde zaten taht kurmuşsun. Sana feda olsun oylar. PR çalışması gerekiyorsa o da kolay. Biraz de sen kesenin ağzını açtın mı bazı TV ve gazetelerimiz o işi de halleder.
Sen de memlekete ne güzel hizmet edersin.. Halkta bir Urfa büyüğü " Deli Muro" diye heykelini diker. Olur mu? Olur.
Sevgili okuyucular bu nedir diye soruyorsanız valla sormayın derim. Maalesef bu Urfa'nın bir gerçeği. Hatta bir delinin bir kuyuya bir taş attığı bırakın kırk akıllının 400 yüz akıllının o taşı çıkaramadığı gerçeğinin ta kendisi. Adının deliye çıktığı bir insanın baş köşe edildiği, alimin, kanaat önderlerinin, STk temsilcilerinin, gerçek siyasetçilerin görüşünün dikkate alınmadığı bir şehir iflah olur mu sizce?
Delilik; ermişlik - yiğitlik idi lüğatımızda. Şimdi onun da 'çakma'sına eyvallah diyoruz, vesselam.