Geçmiş tarihlerde de her zaman gençliğe önem verilmiş, genç nüfusu imanlı, ahlaklı, sağlam kişilikli, iffetli yetiştirmek için büyük çabalar sarf edilmiş, büyük emekler verilmiştir. Günümüzde de bu çalışmalar var, amma mevcut nüfusa göre sayısal olarak ne yazık ki cüzi bir kesim diyebiliriz. Geleceğimiz olan gençliğimize sahip çıkmamız gerekiyor. Özellikle teknolojinin zirve yaptığı bu dönemde çak daha fazla sahip çıkmamız aciliyet arz etmektedir.
1. Görev anne babaya düşüyor gençlerini ve çocuklarını ahlaki çöküntüye neden olan internet pisliklerinden koruması gerek. Şimdi hangi ebeveyne çocuklarından memnun musun? Diye sorsak hepsinden olumsuz cevap alırız. Hal böyleyken toplum olarak acil önlemler almamız gerektiği kanaatindeyim. Aksi halde son pişmanlık fayda vermeyecektir. Ülkemiz genç nüfusa sahiptir. Gençlik büyük bir potansiyeldir. Gençlik geleceğimizdir. Çünkü gençlik büyük bir hazinedir. Bir milletin esas gücü; topu, tankı, füzesi ve tüfeği değil, imanlı bilinçli ve sorumluluk sahibi gençleridir... Amma hangi gençlik?
-Elbette ki hakkı batıla, iyiyi kötüye, vahyi olanı vahşi olana, aydınlığı karanlığa, kardeşliği kalleşliğe, rahmani olanı şeytani olana tercih eden gençlik...
- Allah (cc)la, kendisiyle, peygamberle, Kur'an'la, insanlarla, doğa ve tabiatla, olaylarla, toplumla, dünyayla, kitaplarla, ilim ve bilimle barışık bir hayat yaşayan gençlik!.. - Ahlaki, erdemli ve değer odaklı eylem ve söylem geliştiren bir gençlik!..
- Bir duruşu, bir bakışı, bir anlayışı, bir aşkı, bir sevdası, bir felsefesi, bir davası olan mazluma umut zalime korku salan, kökü mazide olan atiye sarılan bir gençlik!.. - Derdi olan, davası olan, duyarlılığı olan, devamlılığı olan bir gençlik!..
- İmanında sebat eden, ameli salihatı bol bol işleyen, hakkı ve sabrı tavsiye eden ve bunları yapmaktan kaçındığında hüsrana uğrayacağını /kaybedenlerden olacağını bilen bir gençlik!..
- 'Teslim oldum alemlerin rabbi olan Allah'a!' diyen ırkıyla, rengiyle, mezhebiyle, meşrebiyle, mektebiyle değil, bağlı olduğu yapı, cemaat ya da oluşumla kendini üstün ve ayrıcalıklı görerek değil takvasıyla, ahlakıyla ve ürettiği değerlerle insanlığından ve Müslümanlığından onur ve izzet duyan bir gençlik!..
- En'am Suresi 162. Ayette buyrulduğu gibi: De ki: 'Benim tüm istek ve arzum, bütün ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah'a armağan olsun!' diyerek dini yalnızca Allah (cc)'a has kılan, kontrolü Allah (cc)'a veren, Allah'lı, amaçlı, ahlaklı yaşayan, kalitesi ve kalibresi yüksek bir kişilik inşa eden ve bu uğurda gözünü budaktan sakınmayan bir gençlik!..
- Coşkularını ve heyecanlarını değil, düşüncelerini, vicdanlarını, bilinçlerini, iradelerini ve sorumluluklarını kuşanmış, bunları ahlakla taçlandırmış ve harekete geçirmiş bir gençlik!.. - Sınırları aşan bir bilincin adı olan, insanlığın en son kurtuluş adası olan İslam'a kurtuluş cephesi olarak bakan, insan ile İslam arasındaki engelleri kaldırmayı büyük bir vazife addeden gençlik!..
- Vahyi harita, Nebi'yi kılavuz, Aklı pusula, İmanı sermaye, Sevgiyi yakıt, Ahlakı karakter, Edebi aksesuar, Merhameti sıfat edinen, Şeref, itibar ve İzzeti korumayı ilke edinen bir gençlik!
- Din adına şimdiye kadar uydurulan batıl, bid'at ve hurafe bataklığına saplanmış olan değil. Arı, duru, berrak, saf olan bir dinin özüne dönerek asli kimliğine kavuşan ve kendini kurtaran bir gençlik!..
- Allah (cc)'in kendisini bir şaheser olarak yarattığını, İslam'ın büyük bir nimet olduğunu, dinin insan için olduğunu bilen ve her an ilahi bilgiye muhtaçlık hisseden bir gençlik!.. - Geçici olan, içerisine hisler ve vehimler karışan, doğruluğu ve adaleti tartışılan beşerî fikir ve ideolojilerin insana huzur ve mutluluk veremeyeceği idrakine ermiş bir gençlik!..
- Okuyan, düşünen, araştıran, sorgulayan, kendisini daima geliştiren ve değiştiren aynı zamanda inancını ve düşüncesini vahiyle formatlayarak her türlü kompleksten koruyan bir gençlik!..
Durmak yok! Böyle bir gençliğin oluşması için yatırım yapmaya, kafa yormaya, ter dökmeye, proje üretmeye, fikir geliştirmeye, yola koyulmaya, engelleri bir bir aşmaya, fedakarlık etmeye, uykumuzu kaçırmaya, rahatımızdan ve yatağımızdan feragat etmeye ve mücadele etmeye, aklı selim imanı kamil olan her Müslüman yapmalı, sorumluluk almalıdır...! Unutmayalım ki her aile reisi ailesinin çobanıdır…
Selamla Kalın Selamette Kalın.
