Hayatım boyunca hiçbir seçimde, bu seçimde verilen vaat ve yalan görmedim yaşamadım. Söz konusu parti komple yalan üretme merkezi haline gelmiş, hepsi bol kesen savurup sanki hayal dünyasında yaşar gibi, önce hayal ediyor sonra o hayal üzerine yalan kurgulayıp meydanlarda güya halka yutturmaya çalışıyorlardı. Ama halkımız artık eski halk değil inanmadılar, kanmadılar ve kendi ürettikleri yalanda boğuldular. Aldıkları oy ise kimden geldiği herkes tarafından bilinmektedir.
Şunu iyice anlamış olduk ki ülkemizin yönetimine talip olan muhalefet partisi liderlerinin ne denli büyük bir baskı altında olduklarını, gelişen olaylar neticesinde, milletçe ibretle gördük, seyrettik... Geçmişte yediğiniz hurmalar diye halk arasında bir tabir vardır. Evet geçmiş insanın yakasını bırakmaz. Eski CHP genel başkanı merhum Deniz Baykal'la başlayan itibar suikastlarının, istekleri doğrultusunda hareket etmeyenleri hizaya getirmek, diz çöktürmek için, kaset marifetiyle devam ettiğini, CHP’nin, HDP ile açıkça ittifak etmesi neticesinde masadan kalkan, lakin iki gün sonra masaya dönmek zorunda bırakılan, Meral Akşener olayında gördük...
Devamında, CHP’nin teröre PKK’ya FETÖ’ye teslim olduğunu gördüğüm için, yolumu ayırdım diyerek parti kuran Muharrem İnce, cumhurbaşkanlığına aday olduktan sonra, malum çevreler tarafından baskı altına alınmış, ve adaylıktan çekildiğini açıklayana kadar, itibar suikastına devam edilmiştir... Evet açıkça görülen odur ‘ki, ülkemizi, milletimizi, eskiden olduğu gibi müstemleke haline getirebilmek için, dışarıdan idare edilen kukla bir yönetim kurmak isteyen malum güruhun elinde, önlerine çıkabilecek olanlar için, daha çok dosya ve kaset olduğudur...
Şimdi gelelim asıl meseleye. Allah muhafaza, kaset marifetiyle muhalefet partisinin başına getirilenlerin iktidar olması durumunda, aslında kukladan öte bir işlevleri olmayacağı, kuklacı ne derse onu yapmak zorunda kalacakları, açıkça görülmektedir. Aksini düşünmek ahmaklıktır. Neden ‘mi? Sıkıysa sözlerinden çık, kaset hazır... Evet geçmişte yedikleri hurmalar şimdi boğazlarını tırmalıyor, yakalarını bırakmıyor. Ey millet kaset şantaj montaj işleriyle uğraşanlar tüm kazanımlarınızı elinizden almak, geleceğinizi karartmak, basiretsiz kuklaları işbaşına getirmek için, her türlü yalan ve iftirayla, milleti ahmak yerine koyuyorlar.
Geçmişte verdikleri hiçbir sözde durmayanlar, bugün size söz diye ortalıkta dolaşıyor. Bu millet, Basiretli ve sağduyuludur; kasetçi, şantajcı, montajcı, yalancılarla işi olmaz. Terör sevicilere destek vermez. Evet 14 Mayıs'ta yapılan Seçim de gördük; her ne kadar başkanlık ikinci tura kalmış olsa da milletvekili seçimlerini Ak Parti kazanmış, millet fonlanan seçim anketçilerinin verdiği sahte verileri ellerinde patlatmış, cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan yüzde kırk dokuz nokta elli bir oranında oy alarak, rakibine iki buçuk milyon fark atmıştır.
Görülen odur ki milletimiz yeniden büyük Türkiye yüzyılı hedefine, istikrara, çocuklarının aydınlık geleceğine oy vermiş, Türkiye düşmanı Teröristler ve ülkelerin desteklediği, kasetçiler, şantajcılar, montajcıların heveslerini kursağında bırakmıştır.
Selamla Kalın Selamette Kalın.