Eğitimci Yazar Muharrem Çelik'in hazırlayıp sunduğu "Urfa'da Kültür ve Sanat" programında geçtiğimiz günlerde vefat eden Urfa'nın kültür - sanat çınarı İl Kültür eski Müdürü ve Devlet Güzel Sanatlar Galerisi İl Müdiresi F.Nevin Güllüoğlu anısına özel program düzenlendi.
Programa Araştırmacı - Yazar Hüseyin Güzel, Ressam-Emekli Öğretmen Necmi Kaya ve Ahşap sanatları devlet sanatçısı Osman Nergiz katıldı.
Ayrıca programa AK Parti Milletvekili C.Asuman Yazmacı, Şanlıurfa E. Valisi Muzaffer Dilek, Harran Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Emine Teker ve Nizip Kütüphane Müdürü Remzi Mızrak görüntülü olarak katıldı. Programda, Nevin Güllüoğlu Hocanın sanatçı kişiliği ve çalışmaları ile ilgili duygular ifade edildi.
Kaya: "Nevin Hanım her zaman çalışmaya teşvik etti"
Ressam-Emekli Öğretmen Necmi Kaya, "Konuşmamın başında Nevin hanıma rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Nevin Hanım'la biz 1989 yılında öğretmenler sergisinde tanıştık. O günden sonra bilfiil yıllarca beraber çalıştık. Nevin Hanım her zaman çalışmaya teşvik etti. 10 yıl Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde eğitimci olarak görevde bulundum. Bundan dolayı Nevin Hanım'ı yakinen tanıma fırsatım oldu. Biz ondan razıydık Allah'ta ondan razı olsun." ifadelerini kullandı.
Nergiz: "Urfa'da ilk olarak ahşap oyma kursunu Nevin Hocam vasıtasıyla açtık"
Ahşap sanatları devlet sanatçısı Osman Nergiz, "Nevin Hanım'a Allah'tan rahmet kıymetli ailesine de başsağlığı diliyorum. Allah kendisini cenneti ile müjdelesin, mekânı cennet olsun. Biz ondan razıydık Allah da ondan razı olsun. 1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye'deki el sanatları ustalarının tespit edilmesi konusunda bir çalışma başlattı. Nevin Hoca, bu olayla ilgili memleketteki el sanatları ustalarını tespit etti.
O dönem içerisinde ilk olarak Devlet Güzel Sanatlar Galerisindeki bütün oda kapılarını işlemli olarak yapmaya başladım. 2005 yılında devlet sanatkâr kimlik kartı aldığım zaman orada kurslara başladım. Urfa'da ilk olarak ahşap oyma kursunu Nevin Hocam vasıtasıyla açtık. Nevin Hocamla birlikte burada yaklaşık 10 yıl beraber eğitim verdik." diye konuştu.
Güzel: "Nevin Hoca'nın öncesinde Urfa'da çok az ressam vardı"
Araştırmacı - Yazar Hüseyin Güzel, "Geçmişte tavsiye üzerine ya da gündem konusu olan kitaplar okurduk. O zaman okumamış insanlar okumuş insanlarla bir araya gelemiyordu. Urfa'nın en geri kaldığı konulardan biri sanattı. Nevin Hoca'nın öncesinde Urfa'da çok az ressam vardı. Yazarçizerimiz de azdı. Bizi eğitecek kimselerde yoktu. Bizi eğitecek olanlarda bize üstünlük taslıyordu.
Biz kendi imkânlarımızla bir şey öğrenmeye çalışırken Nevin Hoca ile tanıştık. Basın mensubu olduğum için haber çalışması yapıyorduk. Baktık ki Güzel Sanatlar Galerisi'ne saldırılar var. Arkadaşlarımızda konuştuk. Dedik ki 'Nevin Hoca, hizmet ediyor neden hızı kesilsin' Nevin Hoca'nın yaptığı çalışmaları haberleştirdik." dedi.
Vali Dilek: "Hayatımda iz bırakan iki kişiden biridir"
Şanlıurfa Eski Valisi Muzaffer Dilek, "Nevin Hanım'a Allah'tan rahmet, yakınlarına taziyelerini iletiyorum. Nevin Hanım; bir dostum, beraber çalıştığımız bir yol arkadaşımızdı. Her konuda özgür düşünceleri vardı. Şanlıurfa'daki görev dönemimde iki kişi hayatımda çok etkili oldu. Biri Rahmetli Nevin Güllüoğlu diğeri ise Cihat Kürkçüoğlu. Bunları hangi saatte arasam gelirler, fikir verirlerdi.
Gerekli olan kişilerle bizi bir araya getirmeyi sağlarlardı. Nevin Hanım, kültür sanatın divasıdır. Büyük hizmet veren bir sanatçıydı. Resimleri bir tarafa yaptıkları çok önemlidir" şeklinde konuştu.
Milletvekili Yazmacı: "Kendisiyle kan bağımız yoktu ama sımsıkı bir gönül bağımız vardı"
AK Parti Milletvekili Cevahir Asuman Yazmacı, "Nevin Abla, şehir için bir şanstı. Benim öğretmenim olmasından öte benim ablamdı, sırdaşımdı, en sevdiğimdi.. Kendisiyle kan bağımız yoktu ama sımsıkı bir gönül bağımız vardı. Dolayısıyla Nevin Abla'nın vefatı bizi derinden yaraladı. Nevin Abla çok ani gitti. Belki birkaç gün hasta olsaydı, alıştırma evresi olsaydı..
Nevin Abla, fıtraten hiç kimseyi yormayan biriydi. Her zaman kendisi yorulsun, kendisi yapsın, kimse onun için koşturmasın isterdi. Nevin abla yine kimseyi yormadan ansızın gidi verdi.." dedi.
Doç.Dr.Teker: "Nevin Hoca'ya vefa borcum var"
Harran Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Emine Teker; "Urfa, büyük bir değerini kaybetti. Nevin Güllüoğlu Urfalı bir kız çocuğunun hayatın da büyük bir yer etmiştir. Bu kız çocuğunun bir anısına sizinle paylaşayım. Yıl 2002. Ben Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi öğrencisiydim. Orada okumaktan dolayı son derece mutluydum. Urfa'da hafta sonları yaptığımız en büyük etkinlik cumartesi günü çantamızı alarak Galeri'deki kurslara, etkinliklere ve katılmaktı. Bu bir çocuğun dünyasında oluşabilecek fırsat eğitimidir.
Keşke diğer çocuklar da şu an bu fırsat eğitiminden faydalanabilseydi. Nevin hocamla orada tanıştık. Bana dedi ki sen resim mi okuyorsun?. Resimlerime bakmak istedi. Ben de çantamdaki resimlerimi kendisine gösterdim. Bana dedi ki sana bir sergi açıyoruz. Ona lise öğrencisi olduğumu ve herhagi bir hazırlığımın olmadığını söyledim. Bana dedi hazırlığını yap, gel.. İnanın sergi başlamadan bir hafta önce, basın bülteninden tutun da davetiyesine kadar kendisi ilgilendi. Zaten benim bu konuda hiçbir deneyimim yoktu. Tüm sergiyi organize etti. 17 Yaşındaki bir kız çocuğunun sergisine başta Vali ve eşi olmak üzere il protokolünü getirdi. Eğitimimin en önemli sürecini başlatan Nevin Güllüoğlu'dur. Ona zaten büyük bir vefa borcum vardı." diye konuştu.
Mızrak: "Karanlıklara ışık olan bir deniz feneri gibiydi"
Nizip Kütüphane Müdürü Remzi Mızrak, "Nevin Hanım'ı anlatmak çok kolay değil. Bunu söylerken çok efsanevi bir kişilik ya da süper güçlü biri diye söylemiyorum. Şunu söyleyebilirim: Nevin Hanım gerçekten çok iyi bir Urfalıydı. Gerçekten çok iyi bir öğretmendi. Çok iyi bir dosttu ve çok iyi bir sırdaştı. Hepsinden önemlisi karanlıklara ışık olan bir deniz feneri gibiydi.
Öğrenciler, ezilmişler, aklınıza kim geliyorsa onlara yol gösteren güçlü bir fenerdi. Onun bir idealiı vardı. Bu ideali için çok büyük bir çaba ve mücadele verdi. Bu mücadelede en yakınları ve en uzakları olmak üzere birçok yerden ilgi beklediğini de biliyorum. Ama şunu da çok iyi biliyorum hiçbir zaman yılmadı, hiçbir zaman vazgeçmedi. Binlerce yıllık tarihi ve kültürü olan ve kültür ve sanatı Halk Eğitim Merkezi salonlarına sıkışmış bu şehri bir sanat şehri yapmaya çalıştı..