Türküler Türk'ü anlatır.

Sevincini, kederini, hasretini, özlemini…

Türküler umuttur.

Türkü dinlemeyen bir millete, başka bir milletin türkülerini dinletirler.

Ne demişti Rahmi Eyüpoğlu:
Ne düzeni belli, ne yazanı
Altlarında imza yok ama
İçlerinde yürek var!
Bir çocuk gibi gülüp,
Mağaralar gibi inleyen…
Nasıl unutur, nasıl
Ömründe bir kez olsun
Halk türküsü dinleyen
Ah bu türküler
Türkülerimiz
Ana sütü gibi candan
Ana sütü gibi temiz
Şairim
Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası
Ayak seslerinden tanırım
Ne zaman bir köy türküsü duysam
Şairliğimden utanırım…

Sevgili Dostlar;

Geçen Şanlıurfa Devlet Türk Halk Müziği ve Sıra Gecesi Topluluğunun "Gönülden Sesler" adlı Türk Halk Müziği Konseri vardı.

Yeri de çok güzel bir yerdi, Milli Eğitim Konferans Salonu…

Sosyal medyada günler öncesinden duyurusunu görünce hemen notumu aldım o günü sabırsızlıkla beklemeye başladım. İnanın günü kaçırmayım diye eşime de not ettirdim.

Beklentim çok yüksekti.

Unesco müzik şehri seçilen, hatta "üstü açık konservatuar" denilen şehirde yörelerimizden türkülerin söylendiği bu gecede salonlar çok erkenden dolar diye düşünüyordum. 

Erkenden gittim. Gördüğüme inanamadım. Önce şaşkınlık geçirdim yoksa biz günü mü şaşırmıştık diye tekrar notlarıma baktım. Teyit etmek için sosyal medyadaki duyuru sayfasına baktım. Hayır, gün de bir yanlışlık yoktu. O koskoca salonda iki elin parmakları kadar insan vardı. Program başladıktan sonra da bir o kadar daha gelen oldu. 

Programa isim olarak "Gönülden Sesler" verilmiş ya, Şef M. Nedim Karadağlı o gönüllere işleyen açış sazını çalmaya başlayınca yukardaki Rahmi Eyüboğlu'nun "Ne zaman bir köy türküsü duysam, şairliğimden utanırım" sözündeki gibi türkülerimizin sözlerini düşündükçe şairliğimden utansam da gönlüme söz geçiremedim, başladım yazmaya. 

UNUTTURULDU
Geldi elin cazı popu
Türkümüz unutturuldu
Tutuşturup ele topu
Ülkümüz unutturuldu

Demir paslı, olmaz çelik
Cepken yırtık cepler delik
Uşşak, hicaz, buselik…
Şarkımız unutturuldu

Çekinmedik hiç zilletten
Çalar olduk hep devletten
Biz başkayken her milletten
Farkımız unutturuldu

Hak belleyip cana darpı
Gösterdiler yokuş, sarpı
Dayatarak zorla garpı
Şarkımız unutturuldu

Hedef talan, sözler yalan
Başta taçtır çırpıp çalan
Tarihe ün salmış olan
Irkımız unutturuldu

Halil; var mı seni duyan?
Kılavuzdur devlet soyan
Gönüllere aşk taşıyan
Arkımız unutturuldu
HALİL MANUŞ