26 Ekim 2024 tarihinde İnşaat Mühendisi Osman Yıldırım, tesadüfen geçtiği bir alanda hafriyat yığınları arasında çömlek parçaları fark etti. Bunun üzerine hafriyatın yüklendiği inşaat alanını ziyaret eden Yıldırım, alanda Roma dönemini anımsatan sütün parçaları ve arkeolojik kazı alanlarından alışık olduğu kil tabaka ile karşılaştı.
Söz konusu alanın arkeolojik açıdan önem arz edebileceğini düşünen Yıldırım, durumu İl Kültür Turizm Müdürlüğü ile Şanlıurfa Müze Müdürlüğü’ne bildirdi. İnşaat Mühendisi Osman Yıldırım’dan gelen çağrı üzerine olay yerine gelen ekipler, iş makinalarının çalışmalarını durdurarak alanı araştırmak üzere koruma altına aldı.
Yıldırım: Böyle güzel keşifte keşke bu süreçler yaşanmasaydı
Söz konusu inşaat alanındaki tarihi kalıntıları fark ederek koruma altına alınmasını sağlayan İnşaat Mühendisi Osman Yıldırım, sürecin bu şekilde ilerlemesinden büyük üzüntü duyduğunu dile getirdi. Söz konusu alanı ilk gördüğünde, sıradan bir yapı olmadığına kanaat getirerek Yetkililere haber verdiğini aktaran Yıldırım, “Ben ilk olarak hafriyatın döküldüğü yerde bu kalıntıları fark ettim. Toprakta çanak çömlek parçaları görünce dikkatimi çekti. Benim genel çalışma alanım tarihi yapıların restorasyonu olduğu için bu tür kalıntıları anlamlandırabiliyoruz. Hafriyatın Karaköprü’deki bir inşaat alanından geldiğini öğrenince alana gittim. Arkeolojik kazılardan alışkın olduğumuz yığınlarla ve kil tabakalarla karşılaştım. Sütunları gördüm. Şantiye alanındaki arkadaşlar tepki gösterince dışarı çıktım” diyerek alanın bulunma öyküsünü anlattı.
İşçiler kazdıkları alanda çıkanları anlamamış olabilir
Söz konusu alanda şantiye görevlileri ve Emniyet güçleri ile yaşanan gerginlikle ilgili konuşan Yıldırım, “İnşaat sektöründe maliyetlerin ne denli ağır olduğunu biliyoruz. Ben de bu sektördeyim. İnşaata girişenler bir an önce işi bitirip çıkmak ister. Her geçen zaman maliyetin artması demektir. Bu nedenle inşaatın durdurulmasına tepki göstermiş olabilirler. Tabi kanun ve yasalar neyi emrediyorsa Emniyet güçleri de onu uygulamak durumunda. Belli ki bir iletişimsizlik oldu ve mesele kamuoyunda üzücü bir şekilde gündeme geldi. İnşaatta çalışan insanlar, çıkan buluntuları bizler gibi değerlendirememiş olabilir. Sonuçta biz akademik anlamda da bir eğitim aldık. Bir Elektrik Mühendisi de çıkan sütuna taş diyebilirdi. Keşke ortaya çıkan alanı müjde olarak kamuoyunda konuşsaydık. Ben vatandaşlık görevimi yerine getirdim. Allah’ın bana vermiş olduğu ilimle tespit ettiğim ve memleketimize fayda sağlayabileceğini düşündüğüm bu bulguları, araştırılması için kamunun ilgili birimlerine bildirdim. İnşallah Urfa için bereket olur” ifadelerine yer verdi.
Şantiyedekiler Polise direnince ortalık karışmıştı
Müze Müdürlüğü Ekiplerinin Emniyet Güçleri ile Karaköprü’deki inşaat alanına gelmesiyle birlikte ortalık bir anda karışmıştı. Müze ekiplerinin inşaatı durdurma talebine tepki gösteren şantiye görevlileri karara direnince Polis ekiplerinin müdahalesiyle karşılaştı. Çıkan tartışmanın büyümesi üzerine 5 kişi gözaltına alınarak karakola götürüldü.
Şantiyedekiler karakolda darp edildiklerini iddia etmişti
İşçilerin gözaltına alınması sonucu olayın kamuoyuna yansımasıyla birlikte darp iddiaları ortaya atılmıştı. Emniyet güçlerinin karakolda kendilerine kötü muamele yaptığını belirten işçiler ve yakınları Şanlıurfa Barosu ile iletişime geçmişti. İşçilerin bulunduğu hastaneye gelen Baro Yetkilileri, işçilerin gözaltı işlemleri esnasında işkence ve kötü muameleye uğradığını iddia ederek konunun takipçisi olacaklarını açıklamıştı.
Valilikten işkence iddialarına yalanlama gelmişti
Söz konusu iddialar üzerine açıklama yapan Şanlıurfa Valiliği, Baronun açıklaması yalanlayarak, gözaltına alınan şahısların polise mukavemette bulunduğu ve bunun sonucunda 3 kişinin orantılı güç kullanılarak etkisiz hale getirildiklerini ifade etmişti.