Uzun yıllardır. GAPGündemi Gazetesinde yazıyorum. Urfa da çevrilen dizileri köşemde defalarca eleştirdim. Bu diziler Urfa'yı yanlış tanıtıyor. Bizlere hakaret eden bizleri küçük düşüren, namus ve şerefimizle oynanan sahnelere dikkat çektim. Ama senelerdir hiç kimse oralı olmadı.
Sanki herkes deve kuşu gibi kafasının kuma gömüştü. Kimse bu yalan yanlış dizilerin Urfa'ya verdiği zararların farkında değildi. Gençlerle konuştum yanlış şeyler karşısında tepkilerini göstermeleri gerektiğini anlattım. Hatta yıllar önce Haran üniversitesinde gençler gurbet kadını dizisinin bir bölümü çekilirken yuhalamışlardı.
Doğrusunu isterseniz rektör her ne kadar yapmayın etmeyin ayıptır, Urfalılar misafirperverdir demiş olsa da gençlerin bu tepkileri beni çok memnun etmişti.Çünkü Urfa'da çekilen diziler beni fazlasıyla rahatsız ediyordu. Şimdi geçmiş dizileri biraz hatırlayalım. Yazı yazmaya başladığım yıllarda böylemi olacaktı adlı bir dizinin son birkaç bölümü Urfa'da çekilmişti. Diziyi izleyince şok olmuştum.
Dizi de pavyon kadını, katil, fahişe, gayri meşru çocuk doğuran ve alkolik birini canlandıran kadın filimin sonlarında Reşo Ağa adlı Urfalı bir ağanın kızı olarak karşımıza çıkmıştı. Bu gerçekten çok utanç verici bir durumdu ve bütün Urfalılara hakaretti. Ama bizler Urfalı olarak çok pişkin davrandık. Hiç oralı olmadık. Oysa aynı yıllarda Karadeniz Bölgesinde bir film çevrilmiş filmi beğenmeyen bütün Karadenizliler ayağa kalkmıştı. Ve o film yayından kaldırılmıştı. Gelelim ikinci dizi Gurbet Kadınına, Böylemi olacaktı dizisindeki rezillikleri bu dizide de gördük.
Böylemi olacaktı dizisindeki katil, namusuz, yasak ilişki yaşayan. Gayrimeşru çocuk doğuran, kısacası her türlü pisliği yapan kız bu dizide de yine bir ağa kızı olarak karşımıza çıkmıştı. Ben dizinin Urfa'yı yanlış tanıttığını defalarca yazmıştım ama yine kimse oralı olmamıştı. Reklamın iyisi kötüsü olmaz diyenler maalesef yanılmışlardı. Bal gibide reklamın kötüsü oluyordu. Maalesef bu yalan yanlış diziler Urfa'nın ve Urfalının yanlış tanıtılmasına sebep olmuştu.
Gelelim günlerce televizyonlarda reklamı yapılan Kardelen dizisine, aynı şey bu dizide de karşımıza çıkmıştı. Hedef yine ağaydı. Ağa yanındaki işçisine tecavüz ediyor, sonra onu oğluna alıyor oğlanda kızı kız çıkmadı diye başkasına veriyor oda kızı bir genel eve satıyor. Böyle bir şerefsizlik, böyle bir terbiyesizlik, böyle bir adilik olamaz. Urfalı her şey olabilir ama asla hain,eroinci ve namussuz olmaz,olamaz. Bunu bütün Türkiye'nin bilmesi duyması lazım.
Bizler Urfalılar olarak bu güne kadar namus ve şerefimizle yaşadık. Bundan sonrada öyle yaşayacağız. Namus kavramı bizler için her şeyden üstündür.Artık dizilerin biz Urfalıları rencide etmesine izin vermemeliyiz. Eskiden diziler Urfa da çekilirdi. Şimdi bir bölümünü Urfa'da çekip diğer bölümlerini İstanbul'un bir köşesinde çekiyorlar.
Dizin başlangıç noktasında bir not "bu dizinin gerçek kişi ve olaylarla bir ilgisi yoktur tamamen hayal ürünüdür" bu yazıyı okuyup okumamak izleyiciye kalmış. Sen dizide 63 plakayı kullanıyorsun arada da Urfa kalesini Balıklıgölü gösteriyorsun.
Dizideki bütün rezillikleri bir şehrin halkına mal ettikten sonra bu dizi hayal ürünüdür demekle kendini aklayamazsın rejisör, yönetmen, yazan her ne karın ağrısıysanız. Lütfen bu rezil dizilere bir son verin artık. Pazar akşamları Saman yolunda oynayan küçük gelin rezilliğin ta kendisi. Saman yolu tv yazıklar olsun ki böyle bir diziyi kanalında yayınlıyor. kardeş katili bu dizide kardeşin eşine, yavuklusuna göz dikme bu dizide.anlayacağınız dizide her türlü çirkeflikler yaşanıyor. Dizide ne rezillik dersen var. burada sıralamama gerek yok. Komik şiveleriyle anlında artımı haç işaretimi olduğu belli olmayan evin kadını terör estiriyor. Eğitimli bir insan olan öğretmen cahil konumunda aciz duruma düşürülüyor. Gündüz kuşağında star tv aşkın bedeli diye bir dizi yayımlanıyor.
Aynı rezillikleri orda da görüyoruz. Bir bölüm Urfa diğer bölümler hop İstanbul. Eklediğin kadar rezillik ekle cinayet ekle namusa göz dikmek ekle, her türlü ahlaksızlığı ekle. adiliğin de bu kadar fazla artık. Oradaki şimal adlı Urfalı kız ölüm makinesi, adamlar senelerce İstanbul'da kalıp İstanbul'u tanıyamazken bizim kız birkaç günde kurduğu entrikalarla İstanbul'un feleğini şaşırttı. kız değil şeytanın ta kendisi. gelelim karagül'e bu dizide de entrikalar bitmiyor. Maşallah evin gelinleri birer fettan yarım baş örtüleriyle gece gündüz sokaktalar. Gündüz gözüyle olsun gece olsun bir kadın çıkıp jandarmayla buluşacak.
Kimin kızı kimin gelini bunu yapma cesareti gösteriri. Yahu bizler nasıl insanlarmışız da haberimiz yokmuş. Bu dizide de arabalar 63 ama her yer Antep. Arada bir Fırat nehrini ve 63 plakayı gösteriyorlar ki hatırımız kalmasın. Hem de kötülüklerin Urfa'ya mal edilmesi için bu gerekli. Küçük ağa dizisi zaten tam bir komedi polisin, jandarmanın beceriksizliğini on yaşında bir çocuk telafi ediyor. Mübarek polis akademisinde yetişenlere taş çıkartıyor. Bu diziler son bir dizi daha eklendi Urfalıyım Ezelden. Bu da modaya uydu ilk bölüm Urfa diğer bölümler İstanbul. Dizi şimdilik güzel gidiyor, oyuncular güzel, konu güzel.
Urfa'dan İstanbul'a göç eden bir aile yaşam mücadelesi anlatılmaya çalışılıyor. Ama bu güzellik ne kadar sürer bilinmez. Umarım o da ileride reyting uğruna bozulup değerlerimizi yerle bir etmez. Türkiye'de çekilen dizilerin çoğu zaten rezilce, dizilerde ya kadın kocasını aldatıyor,ya koca karısı aldatıyor. O onun kocasını o onun karısını elinden almaya çalışıyor.
Sanki dünyada başka kız veya erkek yokmuş gibi, ya İki kardeş veya iki bacı aynı kişiye aşık oluyor. Gayrimeşru çocuk doğurmak adet haline geldi. Yıllarca evli olan kadınların çocuklarının sonunda başkasında olduğu meydana çıkıyor. Yada adamların başka kadınlardan çocukları. Kaderimin yazıldığı gün dizisinde birde taşıyıcı annelik çıktı. Şimdi birde bunu insanlara empoze edin. Dizilerde namus diye bir kavram yok edilmekte. Dizilerde kimin eli kimin cebinde belli değil. Birde utanmadan birbirlerinden konu çalıyorlar birbirlerinin kopyası olan bu dizilerin çoğu Türk gelenek ve göreneklerine aykırı. Adamlar para kazanmak uğruna bütün değerlerimizi hiçe sayıyorlar.
Herkes kendi bölgesinde çekilen geleneklerine haykırı dizilere dur demesini bilmeli. Şimdi soruyorum Urfa'yı kötü tanıtan bu diziler kim dur diyecek. İnsanlar bu dizileri seyrettikçe Urfa'ya gelmeye korkuyorlar.
Bir Urfalı olarak bölgemizi anlatan Urfa'yı konu alan Urfa halkını rencide eden, onur oynayan bu dizileri ve bu dizileri çekenleri KINIYORUM. Yaptıkları bu dizilerden övünç değil utanç duymalıdırlar. Bütün Urfalıları bu diziye tepkilerini göstermeye davet ediyorum.
Sevgiyle kalın..