GAP Gündemi Dijital Platformlarında canlı olarak yayımlanan moderatörlüğünü Gazeteci Mutlu Güneş'in yaptığı "Urfa'dan Bakış" programının bu haftaki konukları Genel Yayın Yönetmenimiz Veysel Polat, Yeni Urfa Gazetesi GYY Mehmet Canbeyli ve Gazeteci Mehmet Faruk Deveci oldu.
Programın ilerleyen bölümlerinde Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki yolsuzluk iddiaları konuşuldu.
"Bir suç işlenmişse o suçun üstü örtülemez"
Yolsuzluk iddialarının moral bozucu olduğunu vurgulayan Genel Yayın Yönetmenimiz Veysel Polat, "Kurumlarımızda ciddi bir başıboşluk var. İnsanlar şüphe ediyorlar. Devletin denetlemesi gerekir. Bu yolsuzluk iddialarının konuşulması bile toplum için moral bozucudur. Biz devlete ve adalete güveniyoruz. Polisimiz ve savcımız var. Bu yolsuzluk iddiaları neden konuşuluyor. Bir suç işlenmişse o suçun üstü örtülemez. Bu suç ile ilgili yasal olarak gereken neyse yapılmalıdır.
Bu konu ile ilgili sağlık İl Müdürü açıklama yapmalıdır. Bu konuda gerekli açıklamalar yapılarak olayın aslı ortaya çıkarılmalı ve kamuoyuna bilgi verilmelidir. İddiaların aslı yoksa en azından dezenformasyonun önüne geçilmelidir." şeklinde konuştu.
"Eskiden denetim mekanizması çok iyiydi"
Yeni Urfa Gazetesi GYY Mehmet Canbeyli ise yolsuzluklarla ilgili yaptığı yorumda, "Daha önce devletin bir denetleme mekanizması vardı. Bu mekanizma çok iyi çalışırdı. Milli Eğitim Müdürlüğü'nde zaman zaman müfettişler okulları denetlerdi. Denetim mekanizması, devlet kurumlarının hemen hemen hepsinde vardı. Hastanelere müfettiş gelmeden önce günler öncesinden hummalı çalışma başlatılırdı. Evraklar toplanır ve her tarafa çeki düzen verilirdi. Müfettiş hiç kimsenin adamı olmadığı için adil bir şekilde denetim yapardı. Bugün gelinen noktada her tarafta bir başıboşluk var ve denetim yok." dedi.
"Hastane içerisinde dolaplar dönüyor"
Canbeyli, "Bu hastane ile ilgili de elimde soruşturma belgeleri ve ifade tutanakları var. Ben hastane başhekiminin dürüst ve temiz bir insan olduğuna inanıyorum. Bürokrat olarak da takip ettiğim biri. Daha önce de görev yaptığı yerlerde işini layıkıyla yapmış. Bu olayın başhekimle de alakası yok. Hastane içerisinde dolaplar dönüyor. Bu olayın Sağlık İl Müdürlüğü ve oradaki memurlarla ciddi bağlantıları var. Hastane ile ilgili iddiaları sumen altı yapan İl Sağlık Müdürlüğü'dür. Sağlık Müdürlüğü belli bir aşamadan sonra harekete geçiyor." şeklinde konuştu.
"Vurgun miktarının 100 milyon olduğu söyleniyor"
Canbeyli, "Hastanedeki iddialarla ilgili haberi yaptım. İddialar şu şekilde. Birincisi kardiyoloji bölümüne bazı malzemeler alınıyor. Bu malzemeler stoklanıyor. Daha sonrada bu malzemeler hiç kullanılmadığı halde kullanılmış gibi çıkışı yapılıyor. Bu malzemeler daha sonra başka özel hastanelere satılıyor. Sağlık malzemeleri çok pahalıdır. Çok ciddi rakamlardan söz ediliyor. Bu 2-3 ay önceki bir olay. Sağlık Bakanlığı'nın yapacağı iş daha bu olay duyulur duyulmaz ismi geçen kişilerin hepsi açığa alınmalıydı ama kimse açığa alınmadı. Daha yeni bu iddialarla ilgili soruşturma başlatıldı. Hastanedeki bu tezgâhı ihbar edenlerde hastanede çalışan doktorlardır. Bu iş 1-2 kişinin yaptığı iş değil. 30'ya yakın doktor ve 20'ye yakın hemşireden bahsediliyor. Vurgun miktarının 100 milyon olduğu söyleniyor. Bu iddialar doğruya vurgunun 100 milyon ile kalacağını düşünmüyorum." ifadelerini kullandı.
"Suçlular da gerekli cezayı almalıdır"
Gazeteci Mutlu Güneş ise hastanedeki yolsuzlukla ilgili yaptığı değerlendirmede, "Hastanedeki yolsuzlukla ilgili soruşturma baskıya uğramadan devam etmelidir. Oradaki insanların hepsinin zan altında kalmaması soruşturma derinlemesine yapılmalıdır. Suçlular da gerekli cezayı almalıdır. Gelen iddialar arasında soruşturmanın kapatılması için birilerinin araya girdiği söyleniyor. Olayın savcılığa intikal etti. Elimizde ifade tutanakları var." dedi.