GAPGündemi dijital programda dün gece yayımlanan "Seçim Özel" programında Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Veysel Polat ve Gazeteci Mutlu Güneş seçim sonuçlarını değerlendirdi.
Millet iradesinin tecelli ettiğini ifade eden Polat, "Şanlıurfa'daki seçim sürecini değerlendirirken 3'lü yarıştan bahsetmiştik. Seçim sonuçlarına baktığımız zaman da bu 3'lü yarışın şekillendirdiği sonuçların sandıkta tecelli ettiğini görüyoruz. Milli irade tecelli etmiştir. Vatandaşlarımız bir önceki seçimden bugüne kadar yapılan hizmetleri değerlendirerek kendi hür iradelerini sandığa yansıtmıştır. Memleketimize hayırlı ve uğurlu olsun. Urfa'nın haritasına baktığımız zaman, Büyükşehir Belediyesi'nde ikili bir yarış söz konusu. Yeniden Refah Partisi adayı Mehmet Kasım Gülpınar'ın ipi göğüslediğini görüyoruz. DEM Parti beklediğimizden daha az oy aldı. DEM Parti'nin asgari yüzde 25 oy alacağını düşünüyorduk. Hatta bu oranı ne kadar artırabileceği hesapları yapıyorduk. DEM Parti Büyükşehirde %21,16 oy oranı aldı. DEM Parti'nin Ceylanpınar, Viranşehir, Suruç, Birecik, Bozova, Halfeti ve Hilvan'da önde olduğunu görüyoruz. DEM Parti'nin kazandığı ilçelerde AK Parti ile ikili bir yarış olduğunu gördük. Urfa genelinde 3'lü yarış diyorduk; ama Büyükşehirde Yeniden Refah Partisi ile AK Parti, DEM'in kazandığı ilçelerde ise DEM ile AK Parti'nin yarıştığını gördük. Bu ilçe bazında YRP-DEM işbirliğini gösteriyor" şeklinde konuştu.
"Değişim bekleyen seçmen AK Parti'ye ders vermek istedi"
Seçime katılım oranı ile ilgili değerlendirmede bulunan Polat, "Oy kullanmak için okula gittiğim zaman bahçede çok insan yoktu. Çevremden biliyorum. Birçok insan oy kullanmaya gitmedi. Seçmende siyasete, kendi partilerine ve adaylarına yönelik bir güvensizlik oluştu. Urfa'da ciddi bir değişim bekleniyordu. Bu değişim aday belirleme sürecinde gerçekleşmedi. Adaylar kapalı kapılar ardında, çeşitli şaibe ve rüşvet dedikodularının gölgesinde belirlendi. Seçmen, bir düzine nedenle birlikte yönetimlerde yıpranma ve yetersizliğe karşı, değişiklik beklentisinin de karşılanmamasından dolayı AK Parti'ye küstü. Yeni adaylarla ilgili de kafa karışıklığı vardı. Kendi adayını beğenmeme söz konusuydu. Ben ilk baştan beri Yeniden Refah Partisi için AK Parti'nin ikinci versiyonu diyordum. AK Parti'de küsen, kırılan yada AK Parti'deki değişimden umudu kesenlerin, diğer muhaliflerle birlikte toplandığı bir parti oldu." ifadelerini kullandı.
"Yeniden Refah Partisi'nin oyları adayların oylarıdır"
Yeniden Refah Partisi'nin aldığı oylarla ilgili değerlendirmede bulunan Polat, "Yeniden Refah Partisi seçmeninin büyük bir kısmının sandık başına gitmediğini veya oylarını AK Parti ya da HÜDA PAR'a verdiğini düşünüyorum. Alınan oylar, sadece Yeniden Refah Partisi'nin oyları değil, Mehmet Kasım Gülpınar, Nihat Çiftçi, Mehmet Ekinci, Mehmet Yalçınkaya ve Hasan İzol'un oylarıdır. Bu sonuçlarda Saadet, DEVA Partisi, İYİ Parti, Gelecek Partisi seçmeni de var."
"DEM'in 7 ilçeyi kazanması büyük bir başarıdır"
DEM Partisi'nin aldığı oyları değerlendiren Polat, "DEM'in büyükşehirdeki oyları ile ilçelerde aldığı oylar tezat oluşturuyor. 'Kedi burada ise et nerede? Et burada ise kedi nerede?' DEM'in 7 ilçeyi kazanması büyük bir başarıdır. DEM, AK Parti ile girdiği ikili yarışın sonunda seçimi kazandı. DEM'in kazandığı ilçelerde Yeniden Refah Partisi'nin oyları nerede? AK Parti'nin karşısındaki muhalefetin de Yeniden Refah Partisi çatısı altında bir araya gelmişti. Karaköprü'de Yeniden Refah Partisi Belediye Başkan Adayı Nihat Çiftçi, AK Parti'ye 9 puan fark atarak seçildi. Çiftçi, Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Karaköprü Belediye Başkanlığı yapmış olması, AK Parti teşkilatlarında uzun süre çalışması kazanmasında etkili oldu. Çiftçi'nin kamuoyu ile paylaştığı projelerde demek ki karşılık buldu." dedi.
"Seçmen daha güçlü adaylar bekliyordu"
AK Parti seçmeninin daha güçlü adaylar beklediğinin altını çizen Polat, "Türkiye genelinde AK Parti'nin oylarında ciddi bir erime var. CHP'nin 2 puandan fazla farkla AK Parti'nin önüne geçtiğini görüyoruz. Bu sonucun yaşanmasında işsizlik, ekonomik sıkıntılar, özellikle emekliler, AK Parti'nin genel politikalardaki yanlışlık ve eksiklikler de etkili oldu. Genel seçimlere yansımayan tepkiler, yerel seçimde kendini gösterdi. Yine adaylar zayıf kaldı. Daha güçlü ve güven verecek adaylar bekleniyordu. AK Parti tabanında selin depremin, Corona'nın etkisini unutturacak daha güçlü adaylar ve yeni isimler bekleniyordu. AK Parti Genel Merkezi, bu beklentilere cevap veremedi. Başarılı ve yeni isimler çıkaramadı. AK Parti, Şanlıurfa'da %60 -%70 ile kazanabileceği bir seçimi tersine çevirdi, dağıldı ve parçalandı. Kendi rakibini kendi içerisinden çıkardı. Genel merkezin ve il teşkilatının aday belirleme sürecinde başarısız yönetimleri, bazı belediyelerin şaibelerle anılmış olması ve yıpranmış olması bu sonucun sebepleri arasında sayılabilir." şeklinde konuştu.