GAPGündemi dijital platformlarında canlı yayımlanan ve Şanlıurfa’nın yerel yönetimleri ile şehirdeki siyasi gelişmeleri masaya yatıran "Urfa’dan Bakış" programında önemli açıklamalar yapıldı.

Gazeteci Mutlu Güneş'in moderatörlüğünü üstlendiği programda, GAPGündemi Genel Yayın Yönetmeni Veysel Polat ve Yeni Urfa Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Canbeyli, Şanlıurfa’daki siyasi ortamı ve belediye hizmetlerilerinin son durumunu ele aldılar.

Siyasi Dağılma Süreci
Veysel Polat, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından Urfa’daki siyasi dengelerin büyük ölçüde değiştiğini vurgulayarak, "Urfa'da, 31 Mart seçimlerinde siyasi olarak bir dağılma süreci yaşandı. Seçim öncesinde Urfa'nın dengeleri belliydi, fakat seçimden sonra AK Parti, karpuz gibi ortadan ikiye ayrıldı ve şehirdeki siyasi tablo tamamen değişti. Bugün gelinen noktada, Urfa’da yeni bir siyasi hareketlilik var" dedi.

Bu değişimin, özellikle Yeniden Refah Partisi’ne katılan eski AK Parti milletvekilleri Mehmet Kasım Gülpınar ve Nihat Çiftçi’nin başlattığı yeni hareketle hızlandığını belirten Polat, "Bu dağılma süreci halen devam ediyor. Gülpınar'ın AK Parti’ye geri dönüp dönmeyeceği, Çiftçi’nin ise Yeniden Refah Partisi’nde kalıp kalmayacağı büyük bir merak konusu" diye ekledi.

İktidar ve Muhalefet Belediyelerinin Farklı Dinamikleri
Yerel yönetimlerin iktidar veya muhalefet partisinin kontrolünde olmasının belediyecilik anlayışına nasıl etki ettiğini tartışan Polat, "İktidar partisinin belediyeleriyle muhalefet partisinin belediyeleri arasında büyük farklar var. İktidar partisinin belediyesi, hükümetten ve bakanlıklardan daha hızlı yardım alabiliyor, projeler eşgüdüm halinde daha hızlı ilerliyor. Fakat muhalefet partisinin belediyesinde, hükümet ile ilişkilerde sorunlar yaşanabiliyor. Bu da şehre hizmet sunma noktasında olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Bir iş bir ayda yapılacakken, bu durum bazen bir yıl sürebiliyor" dedi. Polat, bunun şehre büyük zarar verdiğini ve bu gibi engellemelerin rutin belediyecilik hizmetlerine de yansıdığını vurguladı.

Eski ve Yeni Belediyecilik Anlayışı
Polat, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı M.Kasım Gülpınar’ın seçim sürecinde vaat ettiği yolsuzluk ve israfla mücadele sözüne de değindi. "Gülpınar, seçim öncesinde yolsuzluğa ve israfa son vereceğini belirtti. Büyük ölçüde bu sözünü yerine getirdi. Belediye içindeki usulsüzlük yapan yapılar dağıtıldı, fakat şehirdeki hizmet anlayışını değiştirebilmek için gereken kadro oluşturulabildi mi?" diye soran Polat, şehrin rutin hizmetlerinin dışında büyük bir yenilik sağlanamadığını ifade etti. Ayrıca, Şanlıurfa’nın deprem ve sel felaketlerinin izlerini hâlâ tamamen silemediğini ve şehrin sokaklarında temizlik sorunlarının devam ettiğini belirtti. "Urfa'nın her tarafında başıboşluk ve düzensizlik var ve bu durum şehri olumsuz etkiliyor" dedi.

Siyasi Çatışmalar ve Urfa’nın Sosyolojik Durumu
Polat, Şanlıurfa’daki siyasi çatışmaların derinleştiğini ve bunun şehre yansıyan etkilerini şu şekilde özetledi: "Urfa’daki siyaseti Bizans siyasetidir diye düşünüyorum. Şehirde insanlar ekip ruhu içerisinde projeler üretmek yerine, birbirini hançerlemek için çalışıyor. Rakipleriniz genellikle size doğrudan zarar vermez, fakat etrafınızdaki insanlar sizi daha çok uğraştırıyor." Bu tür iç uğraşıların Urfa siyaseti zorlaştırdığını belirten Polat, Urfa’da siyasetin ileriye dönük bir hedef ve vizyonla şekillenmekte zorlandığını söyledi.

Urfa’daki sosyolojik yapının da 40 yıldır terör ve Suriye iç savaşından kaçıp gelen büyük nüfus ve göç hareketleriyle bir tür "deprem ve sele maruz kaldığını" belirterek, "Urfa olağanüstü bir yükün altındadır. Göçlerle nüfusu katlanan Şehir kendi imkânlarıyla bu enkazdan kurtulacak durumda değildir. Burada güçlü bir devlet desteği şarttır. Ankara’nın bu olağanüstü yük karşısında Urfa’ya güçlü bir şekilde yardım etmesi gerekiyor" dedi.

Siyasi Birlik ve İleriye Yönelik Umut
Urfa’daki dağılmış siyasi yapının, şehrin gelişimine olumsuz etkilerinin olduğunu söyleyen Polat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Urfa ziyaretinde şehirdeki siyasi birliğin sağlanmış olmasını temenni etti. "Keşke Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan Urfa’ya geldiği zaman, seçim otobüsünün üzerinde bu dağınıklığa izin vermeseydi. Birlik, beraberlik ve barış ortamı olsa, Urfa için daha hayırlı olurdu" diyerek, siyasi uzlaşmanın Urfa’nın geleceği için kritik olduğunu belirtti.

Polat, Gülpınar’ın belediyecilik anlamında söz verdiği önemli bir misyonu yerine getirdiğini, fakat bundan sonra Urfa’nın geleceği için daha geniş bir politik stratejinin parçası olursa şehre daha fazla fayda sağlayabileceğini ifade etti.

Sonuç: Urfa İçin Ortak Çözüm
Sonuç olarak, Urfa'nın siyasi ve sosyal yapısının yeniden yapılandırılması gerektiğini söyleyen Polat, şehrin daha fazla gelişmesi için tüm aktörlerin ortak bir noktada birleşmesi gerektiğini vurguladı. "Urfa'da siyaset yapmak, hem zorlu hem de karmaşık bir süreç. Ancak tüm bu zorlukların üstesinden gelebilmek için Ankara’nın şehre desteği ve siyasi birliğin sağlanması büyük önem taşıyor. Urfa, sadece kendi kaynaklarıyla kalkınamayacak durumda. Güçlü bir devlet desteği ve Ankara ile daha sıkı bir iş birliği ile bu şehir daha güçlü yarınlara ulaşabilir" diyerek sözlerini sonlandırdı.

Kaynak: İshak Polat