62 yıl boyunca Türkiye’nin birçok kentinde neolitik döneme ilişkin kazı çalışması yürüten Türkiye Bilimler Akademisi Üyesi Arkeolog Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, Karahantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul ile birlikte Karahantepe kazı alanını inceledi.
62 YILDIR TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINI KAZIYOR
İncelemenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, meslek hayatındaki ilk kazı deneyimini Şanlıurfa’da yaşadığını belirterek 1964 yılında Şanlıurfa’nın Bozova ilçesine geldiğini aktardı. 32 yıl boyunca Güneydoğu’nun farklı kentlerinde neolitik dönem üzerine kazı çalışmaları yürüttüğünü belirten Özdoğan, 30 yıldır ise Trakya bölgesindeki kazı çalışmalarına katıldığını aktardı.
TAŞ TEPELER BİZİ YENİDEN DÜŞÜNMEYE ZORLUYOR
Karahantepe'de ortaya çıkarılan eserlerin, bilinen tarihe yeni yorumlar getirebileceğinin altını çizen Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, “Burada yeni bir yaşımı düşünüyoruz. Neolitik Dönem dediğimiz yerleşik yaşamın, tarım ve üretimin başladığı bir dönemi ifade ediyor. Mülkiyet ve miras hakkı ile hukuk anlayışının başladığı dönemi anlatıyor. Şimdiye kadar kafamızda bazı modeller olsa da son yıllarda Şanlıurfa’daki Taş Tepeler Projesinde bulunan alanlar ile Yukarı Fırat Dicle Havzasında yapılan kazılar bizi yeniden düşünmeye zorladı. Bu bölgede benim en eski öğrencilerimin bir kısmı çalışıyor. Hepimizi şaşırtan, ezberlerimizi bozan, bildiklerimizi yeniden düşünmemizi, yorumlamamızı gerektirecek kadar önemli bilgiler ortaya çıkıyor. Bunları doğru bir şekilde anlamak için de biraz daha zamana ve yeni çalışmalara ihtiyaç var” dedi.
BU YAPININ YAPILMASI İÇİN BÜYÜK BİR BOLLUK VE REFAH GEREKİR
Karahantepe’nin Neolitik döneme ilişkin önemli bir merkez olduğunu ifade eden Özdoğan, “Karahantepe, bunların en görkemli ve büyük olanlarından biri. Bu kadar görkemli bir kültürün bir avcı topluluk tarafından yapılması büyük bir bolluk ve refahı gerektirir. Bu kadar insanı barındırmak ve beslemek için büyük ceylan sürülerini düşünmek, aradaki büyük organizasyonu anlamak lazım. Bunların nasıl olup da bu kadar büyük bir inşaat yaptıklarını bilim insanları olarak anlamamız, sindirmemiz lazım” ifadelerine yer verdi.
TÜRK ARKEOLOGLAR YAKIN DÖNEME DAMGA VURDU
Türkiye'nin son dönemde önemli arkeologlar yetiştirdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Özdoğan, “Bugünkü hocalarımız bizim kuşağımızdan çok daha yetenekli. Dünya ile yarışmaktan çekinmiyor ve daha iyi işler yapıyorlar. Yeni kuşakların yetişmesini sağlıyorlar. Türkiye'nin bilim gücünün ne kadar yeşerdiğini, bizim zamanımızda atılan tohumların nasıl yeşerdiğini, yeni kuşağın ne kadar başarılı olduğunu görmek bizlere gurur veriyor” dedi.