İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ndeki Şifa Hastanesi'ne düzenlediği baskında şu ana kadar 90 Filistinlinin hayatını kaybettiği, alıkonulan 160 Filistinlinin de sorgulanmak üzere İsrail'e götürüldüğü bildirildi.
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, ordu güçleri ve İç Güvenlik Teşkilatı Şin-Bet'in (Şabak) Şifa Hastanesi bölgesindeki operasyonlarının devam ettiği belirtildi.
- İsrail ordu güçlerinin Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne düzenlediği baskında ölen ve yaralananlar var
- İsrail Şifa Hastanesi'nde alıkoyduğu gazetecilerin bir kısmını serbest bıraktı
- İsrail ordusu, Şifa Hastanesi'ndeki hastaları çıkmaya zorladı
- İsrail'in Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne saldırısı New York'ta protesto edildi
Baskında şu ana kadar yaklaşık 90 Filistinlinin hayatını kaybettiği, ordu ve Şin-Bet'in hastane yerleşkesinde 300'den fazla kişiyi sorguladığı ifade edildi.
Ayrıca, alıkonulan 160 kişinin de daha fazla sorgulanmak üzere İsrail'e götürüldüğü kaydedildi.
Şifa Hastanesi'ne İsrail baskını
İsrail ordusu, 18 Mart sabahı Gazze kentinin batısındaki Şifa Hastanesi'ne insansız hava araçları ve yoğun silah sesleri eşliğinde baskın düzenlemişti.
Gazze'deki hükümet, dün, İsrail ordusunun baskın yaptığı Şifa Hastanesi'nde 50 Filistinlinin öldürüldüğünü, 200'ünün de alıkonulduğunu duyurmuştu.
Gazze'deki Sağlık Bakanlığından dün yapılan yazılı açıklamada da İsrail güçleri tarafından kuşatmaya alınan Şifa Hastanesi'nde hasta ve sağlık çalışanları ile yerinden edilmiş sivillerin mahsur kaldığı belirtilmişti.
Şifa Hastanesi'nde mahsur kalanların yiyecek ve içecek bulamadıkları için 2 gündür oruçlarını açamadığı ifade edilmişti.
İsrail, Gazze'nin çeşitli noktalarına topçu ve hava saldırıları düzenledi
Öte yandan İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin farklı bölgelerine topçu ve hava saldırıları düzenlediği, çok sayıda ölü ve yaralı olduğu belirtildi.
Filistin resmi ajansı WAFA'da yer alan habere göre, İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının 166. gününde Gazze kentinin batısındaki Rimal Mahallesi ile Şifa Hastanesi çevresi başta olmak üzere çeşitli bölgeleri bombaladı.
Rimal Mahallesi'nde, devam eden bombardıman nedeniyle çok sayıda aile kuşatma altına alındı.
Kentin batısındaki bir binanın hedef alındığı saldırılar sonrası enkazdan 20 kişinin cansız bedeni çıkarıldı.
İsrail savaş uçaklarının Gazze kentinin doğusundaki Derec Mahallesi'ne bağlı Es-Sidra bölgesini hedef alması sonucu çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti ve yaralandı.
İsrail ordusu topçu atışlarıyla Şava Husari kulesinin karşısındaki konutları da bombaladı.
Ayrıca Şifa Hastanesi'ndeki hastalar İsrail güçleri tarafından hastane dışına çıkarıldı ve tıbbi koşulları çok kötü durumda olan El-Ehli Baptist Hastanesi'ne nakledildi.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Bureyc Mülteci Kampı'nda İsrail savaş uçaklarının hedef aldığı evin enkazından da 6 ceset çıkarıldı.
Deyr el-Belah'ın doğusundaki bölgelerde de İsrail askeri araçlarının düzenlediği saldırılarda çok sayıda kişi yaşamını yitirdi ve yaralandı.
Gazze'de can kaybı 31 bin 923'e yükseldi
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada a İsrail'in Gazze Şeridi'ne 166 gündür sürdürdüğü saldırılara ilişkin bilgi verildi.
İsrail güçlerinin son 24 saatte Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında 104 Filistinlinin daha hayatını kaybettiği, 162 Filistinlinin yaralandığı belirtildi.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısının 31 bin 923'e, yaralı sayısının da 74 bin 96'ya ulaştığı bildirildi.
Açıklamada ayrıca hâlâ enkaz altında ve yol kenarlarında ölülerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı vurgulandı.
Gazze'de kişi başına düşen su miktarı yüzde 96,5 azaldı
İsrail'in 5 ayı aşkın süredir saldırılarını sürdürdüğü ve halkı zorla aç ve susuz bıraktığı Gazze Şeridi'nde kişi başına düşen su miktarının yüzde 96,5 azaldığı belirtildi.
Filistin Merkez İstatistik Bürosu ile Filistin Su İdaresi, "22 Mart Dünya Su Günü" dolayısıyla yaptığı ortak yazılı açıklamada Gazze Şeridi'ndeki duruma ilişkin bir rapor yayımladı.
Rapora göre, Gazze Şeridi'nde suya erişim konusunda ciddi bir kriz yaşanıyor. İsrail saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023 öncesi Gazze Şeridi'nde kişi başına düşen ortalama su tüketimi günlük 84,6 litre olarak tahmin ediliyor. İsrail'in 166 gündür devam eden saldırıları nedeniyle şu anda Gazze Şeridi'nde bir kişi günde 3 ila 15 litre suya ancak ulaşabiliyor.
Şu anda Gazze Şeridi'ndeki toplam su miktarının, İsrail'in bölgeye saldırıları öncesinin yaklaşık yüzde 10 ila 20'sine tekabül ettiği değerlendiriliyor. Bu miktar, yakıtın durumuna göre de değişiyor.
İsrail saldırılarının ayrıca su altyapısında, şebekelerinde ve genel olarak tedarik kaynakları üzerinde yıkıcı etkileri oldu; yüzde 40'ı tahrip edildi, ana pompalar ise bombardıman ve yakıtın tükenmesi nedeniyle çalışamaz hale geldi.
İsrail güçleri, Gazze'de Acil Durum Heyeti Müdürü Hataht'ı öldürdü
İsrail güçlerinin 7 Ekim'den bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nde Acil Durum Heyeti Müdürü Emcet Hataht'ı suikastle öldürdüğü belirtildi.
Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, Gazze şehrinin güneydoğusunda bulunan Kuveyt Kavşağı'ndaki insani yardımı denetleyen Hataht, İsrail güçlerinin saldırısına uğradı.
Saldırıda, Hataht'ın yanı sıra Gazze'deki insani yardımlar için görevli çok sayıda Filistinlinin de hayatını kaybettiği ve yaralandığı aktarıldı.
Gazze'de Acil Durum Heyeti, insani yardımların Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölgelere ulaşmasını sağlamak ve bölgeler arasında adil bir şekilde dağıtılmasını sağlamak için Birleşmiş Milletler Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ile işbirliği içinde çalışıyor.
Gazze Şeridi'nin Kuveyt Kavşağı yakınında insani yardım bekleyen görevli Filistinlilerin, İsrail güçleri tarafından hedef alınması sonucunda 23 kişi hayatını kaybetmiş ve çok sayıda kişi yaralanmıştı.
İsrail son iki gündür Gazze'de insani yardımın sağlanması ve ulaştırılmasıyla ilgili hükümet yetkililerine yönelik saldırıları yoğunlaştırdı.
BM: Kıtlıkla karşı karşıya olan Gazze’ye giden insani yardımlar çok yetersiz
İsrail’in zorla aç ve susuz bırakarak insanlık felaketine yol açtığı Gazze’ye günde en az 500 tır ulaştırılması gerekirken Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), Gazze’ye giden insani yardımların çok yetersiz olduğunu duyurdu.
UNRWA, X sosyal medya platformundan paylaştığı mesajında, "Gazze'de kıtlık kapıda, 1,1 milyon insan felaket seviyesinde gıda güvensizliğiyle karşı karşıya." uyarısında bulundu.
Buna karşın Gazze'ye insani yardım ulaştıran tırların bir çoğuna İsrail tarafından izin verilmediğine dikkati çeken UNRWA'nın mesajında, "Mart ayında şu ana kadar günde ortalama 159 yardım kamyonu Gazze Şeridi'ne geçti. Bu ihtiyaçların çok altında." ifadelerine yer verildi.
UNRWA, ayrıca Gazze Şeridi'ndeki 24 sağlık merkezinden yalnızca 8'inin faaliyet gösterdiğinin bilgisini paylaştı.
İsrail, işgal, saldırı ve açlığın pençesindeki Gazze'ye insani yardımları engelliyor
Dünya genelinde çok sayıda ülke Mısır toprakları üzerinden Gazze’ye ulaştırılmak üzere insani yardım gönderdi ancak İsrail’in engellemeleri nedeniyle bu yardımların çok büyük bölümü Mısır'da beklemeye devam ediyor. İsrail, Mısır sınırındaki Refah sınır kapısından Gazze’ye insani yardımların girişine izin vermesi için yapılan uluslararası çağrıları da dikkate almıyor.
Tel Aviv yönetimi, Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın İsrail aleyhinde açtığı soykırım davasında Gazze'ye insani yardımlara izin verilmesi konusunda aldığı geçici tedbir kararını da uygulamayı reddediyor.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, X hesabından yaptığı paylaşımda, "Şu anda (Gazze’ye) günde en az 500 tır veya eş değer yardımın girişine ihtiyaç var." ifadelerini kullanmıştı.
Norveç Dışişleri Bakanı Eide, Gazze'deki durumu "insan kaynaklı felaket" şeklinde niteledi
Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide, konuya ilişkin yazılı açıklama yaptı.
İsrail'in askeri güç kullanımının sivil nüfus üzerinde orantısız etkisi bulunduğunu belirten Eide, bunun uluslararası insancıl hukuka uygun olmadığını ifade etti.
Eide, Gazze'ye daha fazla insani yardımın gönderilmesi için acil ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurgulayarak, Gazze'deki durumu "insan kaynaklı felaket" şeklinde niteledi.
Bakan Eide, Filistin'deki saldırıların hızlı çözümü olmadığını ancak durumu iyileştirmenin yolları bulunduğunu belirtti.
DSÖ: Gazze'de 7 Ekim'den bu yana sağlık hizmetlerine 410 saldırı oldu
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)'nün X sosyal medya platformundaki hesabından, İsrail ordusunun bombardımanlarını sürdürdüğü Gazze'de sağlık hizmetlerini hedef alan saldırılarla ilgili açıklama yapıldı.
Sağlık merkezlerinin hedef alınmaması gerektiğine vurgu yapılan açıklamada, "DSÖ, 7 Ekim'den bu yana sağlık hizmetlerine yönelik 410 saldırıyı belgeledi. Bu saldırılar 685 kişinin ölümü, 902 kişinin yaralanmasıyla sonuçlandı." ifadesine yer verildi.
Saldırılarda 99 sağlık tesisinde hasar oluştuğu, 104 ambulansın da saldırılardan etkilendiği kaydedildi.
Söz konusu saldırıların yüzde 38'inin Gazze kentinde, yüzde 23'ünün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, yüzde 28'inin de Han Yunus'ta gerçekleştirildiği kaydedilen açıklamada, "DSÖ, uluslararası hukuka saygı gösterilmesi, sivillerin ve sağlık hizmetlerinin aktif olarak korunması çağrısında bulunmaktadır." ifadeleri kullanıldı.
AB ve BM'den ortak Gazze çağrısı
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze'deki nüfusun açlıkla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, harekete geçme çağrısı yaptı.
Von der Leyen, 21-22 Mart'ta yapılacak AB Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere Brüksel'i ziyaret eden Guterres ile bir araya geldi.
Von der Leyen ve Guterres, ikili görüşmeleri öncesinde basına ortak açıklama yaptı.
Gazze ve Ukrayna'daki durumu ele alacaklarını belirten von der Leyen, Guterres'e hayatını kaybeden BM personeli için taziyelerini iletti. Von der Leyen, "Gazze'deki savaştan ve ortaya çıkan felaket niteliğindeki insani durumdan son derece kaygılıyız. Gazze kıtlıkla karşı karşıya. Bu kabul edilemez." dedi.
"Esirleri serbest bırakacak ve Gazze'ye daha fazla insani yardımın ulaşmasını sağlayacak bir ateşkes konusunda şimdi hızla anlaşmaya varmak kritik önem taşıyor." ifadesini kullanan von der Leyen, Refah'a yönelik geniş çaplı bir saldırının savunmasız sivil nüfusa yönelik risklerinden de büyük endişe duyduğunu bir kez daha vurguladı.
Von der Leyen, AB'nin Gazze'ye daha fazla yardım ulaştırılması için elinden geleni yaptığını belirterek, bu esnada iki devletli çözüme yönelik hazırlıklar da yapılması gerektiğine işaret etti.
Guterres de Avrupa'nın küresel sahnedeki rolünün her zamankinden daha önemli olduğu karanlık bir dönemden geçildiğini söyledi.
Ukrayna'da iki seneyi aşkın süredir devam eden savaşta uluslararası hukukun ve BM Şartı'nın yok sayıldığını vurgulayan Guterres, Gazze'deki durumla ilgili şu ifadeleri kullandı:
"Gazze'de savaş devam ederken hiçbir şey Hamas'ın 7 Ekim'deki iğrenç eylemlerini haklı gösteremez. Hiçbir şey Filistin halkının kolektif olarak cezalandırılmasını da haklı gösteremez. Bugün nüfusun yarısından fazlası, yani 1 milyondan fazla insan felaket düzeyinde bir açlıkla karşı karşıya."
Guterres, "Çok geç olmadan, şimdi harekete geçmeliyiz. İsrailli yetkililere, Gazze genelinde insani yardım malzemelerine tam ve sınırsız erişim sağlamaları, uluslararası topluma da insani çabalarımıza tam destek vermeleri çağrısında bulunuyorum." dedi.
Gazze'deki hükümet: İsrail'in son bir haftada yardım bekleyenlere yönelik saldırılarında 100 kişi öldü
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nde yardım bekleyen Filistinli vatandaşlar ve insani yardım faaliyeti yapanlara yönelik düzenlediği saldırılara dikkat çekildi.
"İsrail işgal ordusu, yardım almak için toplanan ve insani yardım faaliyeti yürütenlere yönelik son bir haftada 8 katliam yaparak 100'den fazla kişiyi şehit etti, onlarcasını da yaraladı." denilen açıklamada, İsrail'in katliam saldırılarıyla Gazze Şeridi'ne dayattığı açlığı yaymaya çalıştığı vurgusu yapıldı.
İsrail ordusunun uluslararası uyarılara rağmen sivillere yönelik saldırılarını sürdürdüğüne işaret edilen açıklamada, İsrail güçlerinin ayrıca Gazze'deki güvenlik ve yönetim boşluğuyla kaos çıkarmayı hedeflediği belirtildi.
Açıklamada, "Gazze'de kadın ve çocuk demeden sivillere karşı soykırım suçu işleyen İsrail terörünü kınıyoruz. ABD ve Batılı bazı ülkelerin de bu savaşta işgalciden yana saf tutmalarını şiddetle kınıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
İsrail ordusunun Gazze'de işlediği suçlardan ABD'yi sorumlu tuttuklarına dikkat çekilen açıklamada, uluslararası tüm kuruluşların Gazze'de işlenen suçları kınamaları ve savaşın durması için İsrail'e baskı kurmaları çağrısında bulunuldu.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bini çocuk, 9 bin 220'si kadın olmak üzere 31 bin 923 Filistinli öldürüldü, 74 bin 96 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
İsrail, Gazze'deki 3 yardım görevlisine Kassam Tugaylarına yardım ettikleri iddiasıyla suikast düzenledi
İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada, savaş uçaklarının, Kamu Güvenlik Servisi ve Askeri İstihbarat Servisi'nin ortak operasyonuyla, Refah'taki Hamas Acil Durum Komitelerine bağlı yetkililere saldırı düzenlediği belirtildi.
Suikast düzenlenen kişilerin "Kassam Tugaylarının sahada devam eden kontrolünü ve faaliyetlerini pekiştirmesine yardım ettikleri" iddia edildi.
Saldırıda Acil Durum Komiteleri yöneticileri "Seyyid Kutub el-Haşşaş, Umasem Hamed Duheyr ve Muhammed Avad el-Melahi'nin hedef alındığı" kaydedildi.
Saldırıda ayrıca, Acil Durum Komiteleri Operasyon Sorumlusu Hadi Ebu er-Rus'un da öldürüldüğü ifade edildi.
Açıklamada öldürülen kişilerin "Hamas'ın insani alanlardaki örgütsel faaliyetlerini koordine etmek için çalıştıkları, Refah'taki Hamas yönetimi tarafından gönderildiği, ayrıca tüm hareket faaliyetlerinin ve örgütün sahadaki üyeleriyle ilişkilerin sorumluluğunu da üstlendikleri" iddiasında bulunuldu.