İngiliz Kraliçesi 2 nci Elizabetin cenazesine yapılan masrafın haddi hesabı yok. İngilizler bunun hesabını bile sormadığı gibi kendi geleneklerinin etrafında birlik içinde toplandılar.

Evet, şu İngiliz’e bir bakalım, dünyanın bir tarafında Amerika ve Kanada, öteki tarafında Avusturalya, Yeni Zelanda ve daha başka irili ufaklı ülkelerin hepsi İngiliz veya İngiliz gibi. İngilizler nerede ise dünyanın yarısına hükmediyor. Koca Hindistan bile İngilizce konuşuyor. Çünkü sömürgeciler gittikleri ülkelerde kendi kültürlerini yaygın hale getirirler. İngilizler birlik ve beraberliğini yitirmeden bu güne kadar sürekli büyüdü ve kocaman bir imparatorluk oldu.

Osmanlının yıkılışından sonra birçok devlet Osmanlı toprakları üzerinde kuruldu. Paramparça olduk,. Yetmedi, hem ırkları birbirine düşürmek ve hem de çizdikleri problemli bazı sınırlar üzerinden İslam alemi parçalamak için ellerinden gelen her yolu denediler ve denemeye devam deniyorlar.

İşin garip tarafı İngilizler Kürtleri dörde böldüğü halde, Bilhassa Kürtler asıl düşmanı olan İngilizleri nerede ise suçlamadı. Çünkü problemin asıl kaynağı İngilizlerdi. Şüphesiz ki Said Nursi bu tehlikeyi haber verdi ve çaresini de yazmıştı.

İngiliz o mendebur siyasetini içimize atıp buradan çekip gitti, amma tekrar geri geldi ve bazı örgütleri silahlandırıp bu ülkede on binlerce insanımızın hayatını kaybetmesine sebep oldu, bazı kendini bilmezler de İngiliz’in bu ince dokunan siyasetinin tuzağına düştü. Çünkü uzağı görmeyen tuzağa düşer.

Ne kadar garip değil mi? CEHALET, GAFLET VE DEĞERLERİNİ YİTİRMEK BÖYLE BİR ŞEY İŞTE. Zira şaşı bakan dostunu düşman, düşmanını dost zanneder.