Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin liderleri ve üst düzey temsilcilerini bir haftalığına New York'ta bir araya getiren BM 79. Genel Kurulu oturumu başladı.

Oturum, BM 79. Genel Kurul Başkanı Kamerunlu Philemon Yong başkanlığında ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in konuşmasıyla açıldı.

79. BM Genel Kurulu'nda Türkiye'yi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan temsil ediyor.

Bugün 3. sırada konuşmasını yapacak Erdoğan'ın konuşmasında, özellikle Gazze'deki duruma dikkatİ çekmesi bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın üye ülkelerden İsrail'in saldırılarına karşı durmalarını talep etmesi öngörülüyor.

Guterres: Lübnan, İsrail ve dünya halkı, Lübnan'ın yeni bir Gazze olmasını kaldıramaz

BM Genel Kurul görüşmelerinin açılış konuşmasını yapan Guterres, dünyanın bir "hortumun" ve çok önemli bir değişimin içinden geçtiğine işaret ederek, karşılaşılan sınamaların daha önce eşi benzerinin görülmediğini ve küresel çözümlere ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi.

Guterres, bu ihtiyaca rağmen jeopolitik bölünmüşlüklerin derinleşmeye devam ettiğini belirtti.

"Düşünmek bile istemeyeceğimize doğru ilerliyoruz"

"Gezegen ısınıyor, sonunun nasıl geleceğini bilmediğimiz savaşlar şiddetle devam ediyor. Nükleer güç gösterileri ve silahlar karanlık bir gölge gibi çöküyor." diyen BM Genel Sekreteri, "Düşünmek bile istemeyeceğimize doğru ilerliyoruz: tüm dünyayı içine alma riski taşıyan patlamaya hazır bir bomba." uyarısında bulundu.

Guterres, dünyanın mevcut durumunun sürdürülemez olduğunun altını çizerek, karşılaşılan sınamaların çözümünün mümkün olduğunu, bunun için uluslararası sorun çözme mekanizmalarının etkin olması gerektiğine işaret etti.

"Cezasız kalma durumu her yerde, Ortadoğu'da, Avrupa'nın kalbinde, Afrika boynuzunda"

BM Genel Sekreteri, "Dünyada, cezadan muaf kalma düzeyi ne siyasi olarak açıklanabilir ne de ahlaki olarak hoş görülebilir düzeyde." değerlendirmesinde bulundu.

Sayıları artan bazı ülkelerin "hiçbir ceza ödemeden kurtulma yolu" bulduğunu düşündüğünü aktaran Guterres, söz konusu ülkelerin uluslararası hukuk, BM Şartı ve uluslararası mahkemeleri çiğnediklerini dile getirdi.

Guterres, bu ülkelerin başka ülkeleri işgal ettiğini, tüm toplumluları yok ettiğini ve kendi halkının iyiliğini göz ardı ettiğini, bunun sonucunda ise "hiçbir şey olmayacağını" belirterek, "Cezasız kalma durumu her yerde. Ortadoğu'da, Avrupa'nın kalbinde, Afrika boynuzunda ve ötesinde." dedi.

"Gazze'deki durum hiç sona ermeyen bir kabus gibi"

BM Genel Sekreteri Guterres, "Diğer taraftan Gazze'deki durum hiç sona ermeyen bir kabus gibi ve tüm bölgeyi içine çekme tehdidi barındırıyor." uyarısında bulundu.

Bunun için Lübnan'a bakmanın yeterli olacağına işaret eden Guterres, "Lübnan, İsrail ve dünya halkı, Lübnan'ın yeni bir Gazze olmasını kaldıramaz." vurgusunda bulundu.

Guterres, Lübnan'ın felaketin eşiğinde olduğu uyarısını yaparak, durumun alarm verici olduğunu dile getirdi.

Hamas'ın 7 Ekim 2023 saldırısını meşru kılacak hiçbir şey olmadığını ifade eden Guterres, aynı şekilde Filistin halkının topluca cezalandırılmasının da hiçbir şekilde meşrulaştırılamayacağını söyledi.

Guterres, Gazze'deki ölüm ve yıkımın hızıyla boyutunun daha önce görülmemiş düzeylerde olduğunu, 200'den fazla BM çalışanının da öldürüldüğünü anımsattı.

Uluslararası toplumun acilen ateşkes, esirlerin serbest bırakılması ve iki devletli çözüm için harekete geçmesi gerektiğinin altını çizen Guterres, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Bu hedefi daha fazla yerleşim yerleri inşa ederek, toprağa el koyarak, şiddeti artırarak engel olanlara sormak istiyorum: Bunun alternatifi ne? Dünya çok sayıda Filistinlinin özgürlüğünü, haklarını ve onurunu yok eden tek devletli bir çözümü nasıl kabul edebilir?"

Salondakiler, Guterres'in Gazze konusundaki açıklamalarını alkışladı.

"Araftayız"

Guterres, Soğuk Savaş'ta tüm zorluklara rağmen kurallar bulunduğunu kaydederek, bugün ise bunun olmadığını söyledi.

Mevcut düzenin artık tek kutuplu olmadığını, çok kutuplu yönde ilerlediğini belirten Guterres, "Araftayız ve burada giderek daha fazla ülke jeopolitik bölünmüşlükleri dolduruyor ve hesap vermeden istediğini yapıyor." değerlendirmesini yaptı.

Guterres, küresel eşitsizliklerin küresel kurumlara yansıdığını belirterek, BM Güvenlik Konseyi'nin İkinci Dünya Savaşı'nın kazananları tarafından tasarlandığını anımsattı.

Bu dönemde Afrika'nın çoğunun sömürge hakimiyetinde olduğunu kaydeden Guterres, BMGK'de hala Afrika'nın daimi üyeliği bulunmadığını ve bunun değişmesi gerektiğini dile getirdi.

Guterres, finansal mimarinin de değişmesi gerektiğini belirterek, çok taraflı sistemin yenilenmesinin kolay olmayacağının farkında olduğunu, siyasi ve ekonomik güce sahip olanların bu değişimi engellemek isteyeceğini dile getirdi.

BM Genel Sekreteri, "Reform olmazsa parçalanma kaçınılmaz. Küresel kurumların meşruiyeti, itibarı ve etkisi azalır." uyarısında bulundu.

"İklim çöküşüyle karşı karşıyayız"

Dünyanın karşılaştığı diğer önemli sınamalardan birinin de iklim değişikliği olduğunu ifade eden Guterres, "İklim çöküşüyle karşı karşıyayız." ifadelerini kullandı.

Guterres, bu durumun tüm ülkeleri etkileyeceğini ancak en fazla yoksul ülkelerin zarar göreceğini belirterek, "Suçu olanlar hesabı da ödemeli. Dünyayı kirletenler ödemeli." vurgusunu yaptı.

"Yapay zeka eğitimden siyasete her şeyi değiştirecek"

Yeni teknolojilerin gelişiminin de bir diğer varoluşsal tehdit olduğunu belirten Guterres, yapay zekanın eğitimden siyasete her şeyi değiştireceğini belirtti.

Guterres, yapay zekanın yönetimine ilişkin küresel bir adım atılmaması halinde bölünmüşlüklerin artacağına işaret etti.

"Bugün gittiğimiz yol sürdürülebilir değil"

BM Genel Sekreteri,"Bugün gittiğimiz yol sürdürülebilir değil. Geçirdiğimiz büyük değişimleri yönetmek hepimizin çıkarına olur." dedi.

Daha az cezasız kalma ve daha fazla hesap verme yolunda gidilmesi gerektiğine işaret eden Guterres, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:

"Dünyada insanlar bize bakıyor. Gelecek nesiller de geriye dönüp bize bakacak. İzin verelim de onlar bizi BM Şartı'nın yanında, ortak değer ve prensiplerimizin yanında, tarihin doğru tarafında bulsun."

BM Genel Kurul Başkanı: Sadece iki devletli çözüm şiddet sarmalını ve istikrarsızlığı sonlandırabilir

Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurul Başkanı Philemon Yang da BM Genel Kurul oturumunun küresel istişare ve harekete geçmek için en kapsayıcı platformlardan biri olduğuna dikkati çekerek, bu yılki "görevlerin büyük aciliyet" taşıdığını söyledi.

Yang, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nin çok gerisinde olunduğunu, iklim krizinin artık uzakta bir tehdit olmadığını ve ihtilafların Orta Doğu'dan Ukrayna'ya, Haiti'den Sudan'a kadar uzandığına dikkati çekti.

Söz konusu ihtilafların geride ölüm, yıkım ve korkunç acılar bıraktığını belirten Yang, tüm çatışmalar için ateşkes çağrısında bulundu.

Yang, Gazze'deki duruma da dikkati çekerek taraflara, uluslararası hukuka uyma çağrısı yaptı.

"Sadece iki devletli çözüm şiddet sarmalını ve istikrarsızlığı sonlandırabilir." ifadesini kullanan Yang, böylelikle İsrail ve Filistinliler için barış, güvenlik ve istikrarın sağlanacağını söyledi.

Yang, uluslararası toplumun barış için bir araya gelmesi gerektiğinin altını çizerek temel kaynakların askeri yığınaklar ve silahlanma yarışlarına harcanmaması gerektiğini dile getirdi.

Uluslararası finansal mimarinin acilen yenilenmesi gerektiğini kaydeden Yang, aynı zamanda dijital bölünmenin giderek arttığına işaret etti.

Yang, "Krizlerin izleyicisi değiliz, harekete geçmek için güçsüz de değiliz." diyerek dünyadaki ülkelerin temsilcilerinin bir arada olduğunu ve geleceği şekillendirme yetkisi ve yükümlülüklerini bulunduğunu belirtti.

Olumlu değişim için en güçlü aracın uluslararası işbirliği olduğunun altını çizen Yang, "Her konuda anlaşamasak da dünyanın her yerinde ve herkes için daha iyi bir dünya inşa etme konusunda mutabıkız." değerlendirmesinde bulundu.

Yang, değişimin zahmetli ancak mümkün olduğunu vurgulayarak "Gerekli araçlar ve bilgimiz var. Birlikte cesaret ve inançla hareket edersek bu sınamaların üstesinden gelebiliriz." dedi.

76 Devlet Başkanı katılıyor

BM Sözcülüğü, 24-30 Eylül tarihlerinde düzenlenen 79. BM Genel Kurulu'na bu yıl 76 devlet başkanı, 4 prens, 2 hükümet başkanı, 42 başbakan yardımcısı, 9 bakan, 54 bakan yardımcısı ve AB delegasyonunun katılacağını bildirdi.

Öte yandan katılımcılardan sadece 19'unun kadın olması dikkati çekti.

Kaynak: AA