Bir sabah mutfağa giren kız çocuğu (aslında herkes gibi o da) mutfaktan elma kokusunun geldiğini hissetti. Buna çok sevindi ve hızla koşarak annesine: 'Dayê bîhna sêv ê tê ye. (Anne, elma kokusu geliyor) dedi sevinerek…
Elmaya hasret insanlar, elma kokusuyla birlikte aslında ölüme gidiyorlardı.Çünkü gelen elma kokusu değildi, sadece elma kokusu verilmiş kimyasal bombanın yarattığı etkinin bir sonucu idi bu koku.
********
Bu katliamın gerekçesi ne olursa olsun, bir katliamdır, bir soykırımdır, insana karşı işlenmiş bir büyük suçtur. Bu katliam sonucu 5 binden fazla kişi öldü, binlerce kişi yaralandı ve sakat kaldı. Kimyasal silahlarla Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgeye korkunç bir saldırı düzenlendi. Saldırıyı düzenleyen kişi de Saddam Hüseyin'in kuzeni Ali Mecid.
Halepçe'de yaşatan insanlar ruhsal bir çöküşe girdi. adeta hayata küstüler. Dünyanın uzun bir süre sessiz kaldığı bu katliamın birinci derece sorumlusu Diktatör Saddam Hüseyin olmasına rağmen aslında bütün bir dünya bu katliamdan sorumludur. Saddam Hüseyin, 1986'dan sonra Kürtler üzerinde sistematik bir şekilde soykırım uygulamıştır. Ali Mecid'i Kürt Bölgesi'nin sorumlusu yaptı. Ali Mecid, Irak'ın asli unsuru olan Kürtler üzerine Kimyasal bombalar yağdırmakla meşhur olmuş, insanlıktan yoksun bir mahluktur.
Kürt Bölgesindeki şehirler, köyler uçalar tarafından acımasızca bombalandı. Halk, korku ve panik içinde vatanlarında kaçarak Türkiye ve İran'a sığındılar. Ancak yine de binlerce insan bu katliamdan kurtulamadı.
Sadddam Hüseyin'in emriyle Kimyasal Ali Mecid, üç gün boyunca Kürt Bölgesi'ne uçaklar kimyasal bombalar yağdırdı. Bu bombalar, üç gün sonra etkisini göstermeye başladı. Halk, sessizce atılan bu kimyasal bombaların varlığından bihaber, günlük işlerine bakıyorlardı.
Ancak, 16 Mart sabahı bir elma kokusu uyuldu her tarafta. Doğal olarak herkes bu güzel elma kokusunun geldiği mutfağa koştular. Müthiş bir şekilde gelen bu elma kokusu onları oldukça cezp etmişti. Oysa mutfakta elma namına bir şey yoktu; kapı ve pencereleri açtılar. Evet, bu koku dışarıdan geliyordu, kimse bunun ne olduğuna ilk anda bir anlam verememişti.
Çünkü bu koku elme kokusu değil, elma kokusu süsü verilmiş kimyasal bombanın kokusu idi. Bebekler, sokakta oynayan çocuklar, gençler, kadınlar can çekişerek öldüler bu kimyasal saldırı ile… Halepçe'de özürlü doğumun Hiroşima'ya göre 4-5 kat daha fazla olduğu iddia edilmiştir.