Uluslararası İlişkiler Uzmanı Maşuk Özyaramış, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Irak ziyareti ve imzalanan Kalkınma Yolu Projesi ile ilgili GAPGündemi gazetemize değerlendirmede bulundu.

 Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın 12 yıl aradan sonra ilk defa gerçekleştirdiği Irak ziyareti ile imzalanan 26 anlaşma ve bunların bütününü oluşturan Kalkınma Yolu Projesi'nin yeni bir olay olmadığını ifade eden Uluslararası İlişkiler Uzmanı Maşuk Özyaramış, hazır gündemdeyken gelin eldeki bilgiler çerçevesinde bu projeyi analiz edelim.

Kalkınma Yolu Projesi Nedir?

Irak'ın Basra Körfezindeki Faw Limanı ile Türkiye sınırı arasındaki 1200 km'lik mesafeyi, demiryolu, karayolu enerji nakil ve iletişim hatları ile birbirine bağlayan projedir.

Projenin ilk ayağı olan Faw Limanının inşası büyük bir hızla devam ediyor ve 2025 açılış olmak üzere 2030 ve 2050 tarihlerinde yürürlüğe girecek kapasite artırımları ile proje tamamlanmış olacak. Faw Limanı ilk gemiyi Eylül 2024'te ağırlayacak. Toplam maliyeti 17 Milyar Dolar ve Türkiye Irak'a 5 Milyar Dolar krediyi taahhüt etti.

Türkiye, Irak, BAE ve Katar bu projenin doğrudan ortağıdır. Proje ile Çin Denizi, Hint Okyanusu ve Basra Körfezini daha kısa, ucuz, güvenilir ve konforlu bir şekilde Avrupa'ya bağlanmış olacaktır.

Proje yeni İpekyolu olarak da adlandırılmaktadır.

 Projenin Jeopolitik, Jeostratejik ve Ekopolitik Önemi Nedir?

- Hâlihazırda Asya-Avrupa deniz ticareti Ümit Burnundan 45 günde, Süveyş Kanalından 35 günde gerçekleşmektedir. Kalkınma Yolu Projesi ile bu süre 25 güne inmiş olacak.

-Olası tüm bölgesel krizler ve savaşlar halinde Kızıldeniz ve Ümit Burnu üzerindeki nakil hattının tek alternatifi olup Asya-Avrupa ticaretinin tek güzergâhı konumuna gelecektir.

-İlk olarak Türkiye-Irak arasında olmak üzere, Türkiye-Irak-BAE ve Katar arasında ekonomi ve güvenlik(ki ticaretin altın kuralı güvenliktir) alanlarında birçok işbirliğine imkân vermiş olacak. Kısa vadede bu işbirliğine tüm körfez ülkeleri dâhil olacaktır.

-Türkiye'nin ve ortak ülkelerin, bölgesel ve küresel krizlerde devlet temelli aktör olarak elini kuvvetlendirmiş olacaktır.

-Türkiye ve Irak önderliğinde bölge ülkelerinin İsrail'e karşı Filistin politikalarında daha cesur adımlar atmasını ve yaptırımlarda bulunmasını sağlayacaktır.

-D-8 ile entegre edilmesi halinde İslam Birliğinin kolaylaştırıcısı ve ticari alanda pratikteki tezahürü olan bir proje olacaktır.

-Pençe Operasyon Silsilesi ve en son yapılan Pençe Kilit Operasyonu ile Irak Sınırımızdan 40 km'ye kadar PKK temizlenmiş oldu. Bu operasyonların etkisiyle daha çok Talabani etkisindeki kentsel bölgelere inen PKK, şehir yapılanmaları olarak faaliyet göstermekte. Bu proje ile PKK'nın Kuzey Irak'taki etkinliğinin bitirilmesi için halihazırda KDP'nin (Barzani) desteği artacak olup, Irak Merkezi Hükümeti ve KYB'nin (Talabani) desteği alınmış olacaktır. Talabani'nin şu sürece kadar gösterdiği direncin kırılacağını düşünüyorum. Hâlihazırda Irak Merkezi Hükümeti PKK'yı 'Yasaklı Örgütler Listesi'ne 14.03.24'te aldı zaten ve Cumhurbaşkanımızın ziyaretinde İstihbarı ortaklık anlaşma ile ilk adım atılmış oldu.

-Bu proje Irak Merkezi Hükümetinin ülkesindeki ABD varlığını bitirmesi için elini rahatlatmış olacaktır. Aksi halde Proje üzerinde ABD hegemonyası oluşmuş olup tüm kazanımların paylaşılmasında ABD baş aktör konumuna getirecektir.

-ABD'nin Irak'tan çekilmesinin bir sonraki aksiyonu Suriye'den çekilmek olacağı için ABD'nin Ortadoğu'dan çekilmesi söz konusudur. Türkiye'nin burada uygulayacağı dengeleyici politikalar Türkiye'yi 'Lider Ülke' yapabileceği gibi ABD'nin Ortadoğu'daki faaliyetlerinin devamı halinde Türkiye'nin rolü ABD lehine işleyecektir.

-İran'ın Irak'taki Şiiler üzerinden uyguladığı Şii Jeopolitiği kırılmış olup Türkiye Irak'ta ektin hale getirecektir. Bu ise reel politik açıdan çok önemlidir.

-Proje ile Irak Merkezi Hükümeti bölgesel yönetime karşı güçlenmiş olup Irak'ın bütünlüğü için önemli eşiklerden biri atlatılmış olacaktır.

-Türkiye'nin denkleme Suriye ve Mısır'ı dâhil etmesi ile Sünni jeopolitiği ile hem İran'a karşı hem de Rusya ve Çin'e karşı bölgesel ve küresel aktörlükte Türkiye'nin elini rahatlatacaktır. Irak'taki ABD varlığı son bulmaz ise proje konjonktürün devamı olacak şekilde ABD hegemonyasına hizmet eder.

  Projenin Şanlıurfa açısından önemi nedir?

-Şanlıurfa tarihi İpekyolu üzerindeki misyonunu modern ipek yolunda tekrar yüklenmiş olacaktır.

-Kısa vadede turizm gelirlerini artacaktır.

-Yatırımların doğrudan ve doğru kullanılmasıyla saniyemiz gelişecek, üretimimiz artacak ve çeşitlenecektir. Bu ise bir ucu Uzak Doğu diğer ucu Batı Avrupa olan çift yönlü bir ticaret aksına il olarak ihracat yapabileceğimiz anlamına gelmektedir.

-İstanbul'a kadar devam eden otoban güzergâhı doğuda sınıra kadar ulaşacak ve bu ise kentimizin şehirlerarası ulaşımını rahatlatacaktır.

-Gerek yolcu taşımacılığı ve gerekse ticari nakil için demiryolu ağları Şanlıurfa'dan geçecek şekilde projelendirilecektir.

Kaynak: GAPGündemi / İshak Polat