Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Rönesans Holding ve Sonatrach ortaklığında Ceyhan Petrokimya Endüstri Bölgesi'nde gerçekleştirilecek Polipropilen Üretim Tesisi projesinin Çırağan Sarayı'ndaki imza töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, kimya sektöründe dünyanın 14. büyük pazarına sahip olduğunu vurguladı.

Milli gelirin yüzde 6'sını oluşturan bu sektörde geçen yıl 38 milyar dolarlık ithalat yapıldığını aktaran Varank, şunları kaydetti:

'Tek başına petrokimya sektöründeyse yine geçtiğimiz yıl 13 milyar dolar dış ticaret açığı verdik. Bu tutar, imalat sanayinde verdiğimiz dış ticaret açığının yüzde 30'una karşılık geliyor. Petrokimya sektöründe ürün bazında en fazla açığı polipropilen ve polietilen türevlerinde veriyoruz. Plastik, elyaf ve kauçuk ham maddelerinde ciddi ölçüde dışa bağımlıyız. Aslında tüm bu veriler, üretime dayalı büyümenin gerçekleşmesi ve cari açığın kalıcı bir biçimde azaltılması için petrokimya yatırımlarının ne derece hayati olduğuna dikkati çekiyor.'

Varank, bu yatırımların; arz güvenliğinin sağlanması, yüksek katma değerli üretim ve nitelikli istihdam açısından da oldukça mühim olduğuna işaret ederek, 'Buradan hareketle, küresel eğilimleri de göz önünde bulundurarak yüksek teknolojinin kullanıldığı petrokimya yatırımlarına büyük önem veriyoruz.' dedi.

'Yıllık 1 milyar dolarlık katma değer üretilebilecek'

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi'nde kurulacak petrokimya tesisleri için yerli ve yabancı yatırımcılarla görüşmelerinin tüm hızıyla devam ettiğini belirterek, 'Kurulacak fabrikalarla plastik ve kauçuk sektörünün en temel ham maddelerinin üretilmesini amaçlıyoruz. Atacağımız adımlar, hem yurt içi üretim kapasitesinin geliştirilmesi hem de dışa bağımlılığın azaltılması açısından çok büyük bir reform niteliğinde.' ifadelerini kullandı.

Güçlü ve verimli bir sanayinin, sürdürülebilir büyümenin ve dengeli refah artışının en temel faktörlerinden biri olduğunu vurgulayan Varank, sanayi rekabet gücünün daha da artması için kümelenme oluşumlarını teşvik ettiklerini ve entegre endüstri bölgelerini hayata geçirdiklerini anlattı.

Varank, bunlardan en büyüğü olan Ceyhan Petrokimya Endüstri Bölgesi'nde masterplan çalışmalarını tamamladıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Bin 341 hektar alanda kurulacak olan Ceyhan Petrokimya Endüstri Bölgesi; boru hatlarına, termik santrallere ve yumurtalık serbest bölgesine komşu olması sebebiyle stratejik bir konumdadır. Yine bu bölge; Mersin Limanı, Adana Havaalanı ve demir yolu hatlarına yakın konumu ve çevresindeki diğer yatırımlar sayesinde Türkiye'nin yeni enerji üssü olma potansiyeline sahip. Yaklaşık 10 bin vatandaşımızın istihdam edileceği Ceyhan Petrokimya Endüstri Bölgesi'nin tam olarak faaliyete geçmesiyle ithal ettiğimiz kimyasal ürün çeşitlerinin yüzde 80'ini ülkemizde üretebileceğiz. Hiç kuşkusuz bu durum yerlileşme politikalarımız açısından da çok önemli bir noktaya işaret ediyor.'

Bölgedeki tüm parsellerin yatırımcılara tahsis edilmesiyle yıllık 1 milyar dolarlık katma değer üretilebileceğini bildiren Varank, 'Ayrıca, bu ölçekte bir yatırım; mühendislik, tedarik ve yapım aşamalarındaki sermaye harcamalarının büyüklüğü sayesinde önemli bir çarpan etkisi yaratma potansiyeline sahiptir. Yaptığımız kabaca bir hesapla, bu yatırımın tam anlamıyla hayata geçmesiyle yıllık büyüme oranımızda binde 2 ila binde 4 arasında bir artışın olmasını bekliyoruz. Yine bu proje bölgenin sosyoekonomik kalkınması açısından da hızlandırıcı bir rol oynayacaktır.' şeklinde konuştu.

'15 yıl süreyle propan gazı temin edecek'

Mustafa Varank, ulaştırma başta olmak üzere altyapı yatırımları sayesinde yerel potansiyelin ekonomik fırsatlara daha etkin erişiminin sağlanacağını kaydederek, 'Dolayısıyla sağlıklı büyümenin ve sürdürülebilir kalkınmanın çok önemli bir yapı taşını hayata geçiriyor olmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Türkiye katma değer üreterek büyüyecek ve makroekonomik temellerini çok daha sağlam dinamikler üzerine inşa edecek.' dedi.

Varank, Rönesans Holding ve Sonatrach arasında yıllık 450 bin ton kapasiteli polipropilen üretim tesisinin yatırım ortaklık sözleşmesi imzalanacağını, bu sözleşmeyle Cezayir devleti petro-gaz şirketi Sonatrach'ın kurulacak tesise, dolayısıyla ülkeye 15 yıl süreyle propan gazı temin edeceğini söyledi.

Yatırımla birlikte yıllık 2,1 milyon tonluk polipropilen ithalatının yüzde 25'inin karşılanacağını ve ithalata ödenen 2,2 milyar doların ülkede kalacağını kaydeden Varank, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Doğrudan ve dolaylı 2 bin vatandaşımıza yeni istihdam imkanı sağlayacak ve 1,2 milyar dolar yatırım bedeline sahip bu entegre tesisin yapım süreci inşallah 2019 yılında başlayacak ve 2023 yılında üretime geçmesi planlanıyor. Atılan bu önemli adım, hem ekonomiye olan güveni hem de ülkemizin sunduğu benzersiz fırsatları göstermesi açısından ciddi bir örnek teşkil ediyor. Hem yerli hem de yabancı yatırımcılara bugün çok güzel bir mesaj veriyoruz. Eminim ki, önümüzdeki günlerde başka imza törenleri için de bir araya geleceğiz. Görev ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Türkiye'yi sanayi ve teknolojide lider bir üretim üssü haline getirmek için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.'

Varank, yatırımcılar için istikrarlı, öngörülebilir ve iş yapmanın kolay olduğu bir ekosistem geliştirdiklerini vurgulayarak, 'Nihai hedefimiz, ülkemizi üretken yatırımlarda küresel bir çekim merkezi haline getirmektir. Başarıya giden yol, hiç kuşkusuz iş birliğinden geçiyor. Yatırımcıyı yönlendirmek, varsa aksayan sorunları çözmek ve uluslararası iş birliklerini daha da geliştirmek temel önceliğimiz. Üretimdeki dönüşümü ortak akılla hayata geçireceğiz. Reel sektörden beklentimiz, dönüşüm sürecinde rekabet stratejilerini katma değer oluşturma üzerine kurmalarıdır.' şeklinde konuştu. AA