Suriye'de yaklaşık iki yıl önce başlayan iç karışıklığın ardından çeşitli zorluklara katlanarak Türkiye'ye sığınan yaklaşık 150 bin kişinin eğitim, sağlık ve sosyal alandaki ihtiyaçları, barındıkları çadır veya konteyner kentlerde karşılanıyor. Sayıları gün geçtikçe artan sığınmacılar arasında iki yıl öncesine kadar ülkesinde fabrikası bulunan iş adamları, akademisyen, doktor ve öğretmenin yanı sıra farklı meslek gruplarından çok sayıda kişi bulunuyor. Suriye'deki iç savaşın mağdur ettiği bu kişiler, ülkelerindeki iç karışıklığın en kısa sürede sona ermesini umut ediyor. -Fabrikasında 600 işçi çalıştırıyordu- Suriye'nin en büyük ikinci kenti ve ticaret merkezi konumundaki Halep'te geçen yıla kadar elektronik eşya üreten iki fabrikası bulunduğunu belirten Ahmed Asafrani, işletmelerinde daha önce 600 kişiye istihdam sağladığını söyledi. Ülkesindeki olayların bir anda büyümesiyle her tarafın harabeye döndüğünü, kendisi de dahil çok sayıda kişinin evsiz ve işsiz kaldığını aktaran Asafrani, herkesin yaşamını olumsuz etkileyen iç karışıklığın artık son bulmasını istediklerini belirtti. 300 kişinin çalıştığı fabrikalarından birinin savaş uçaklarıyla bombardımana tutulduğunu ve ondan sonra her şeyini kaybettiğini anlatan Asafrani, ''Orada durumum çok iyiydi, evlerim ve dairelerim vardı. Güzel bir hayat yaşıyorduk. Ancak bombardımanın fabrikalarımın ardından evimi yıkması nedeniyle ailemle Türkiye'ye kaçmak zorunda kaldık'' dedi. -''Kara kara düşünüyor''- İş adamı Asafrani, Suriye'nin yaşanan iç savaş sürecinde harabeye döndüğüne dikkati çekti. Beşşar Esed yönetiminin kendilerine hiçbir imkan bırakmadığını ifade eden Asafrani, ''Geri döndüğümüzde yapılacak bir iş kalmadı. Her şey imha edildi, gelecekte ne gibi iş yapacağımızı şaşırmış durumdayız'' diye konuştu. -''Ülkemizi bize bırakın''- Ülkesinde daha önce inşaat sektöründe çalıştığını dile getiren İbrahim Emir ise iyi giden işlerinin savaş nedeniyle bir anda alt üst olduğunu söyledi. Suriye'nin imarının bundan sonra uzun yıllar alacağını aktaran Emir, ''İnşallah ülkemizi bir an önce imar edeceğiz. Yeter ki Esed ve yandaşları ülkemizi bize bıraksın'' ifadelerini kullandı. Rakka kentine bağlı Tel Abyad kentinde yaklaşık bin 500 kişinin yaşadığı bir mahallede muhtarlık yapan Hasan Sahan da ''Suriye harap oldu. Ne iş var ne güç. Orada hiçbir şey yok artık. İnşallah bu rejim, bugün yarın gider. Allah bizi bu zalimden kurtarsın. Esed, çocukları öldürdü, kadınları dul bıraktı, evleri ve iş yerlerini yaktı'' şeklinde konuştu. (AA)