AA / Bitlis'in Tatvan ilçesi Sütlü mezrasında 11 Haziran 1992'de terör örgütü PKK'nın yol keserek minibüsten indirip yaklaşık bir kilometre ileride kurşuna dizdiği 13 vatandaşın yakınının acısı, olayın üzerinden 26 yıl geçmesine rağmen dinmiyor.

Saldırıda şehit olan yakınlarının mezarına her fırsatta giderek dua eden vatandaşlar, yapılan bu hain saldırıyı kınadı.

Saldırıda ağabeyini kaybeden Kokarsu köyü sakinlerinden Zemirhan Işık yaptığı açıklamada, 1992 yılında Sütlü mezrasında akşam geç saatlerde ağabeyinin de aralarında bulunduğu 13 kişinin katledildiğini anımsattı.

Kendilerine haber verilmesi üzerine olay yerine gittiklerini, ağabeyi ile sıraya dizilen 13 kişinin katledildiğini gördüklerini anlatan Işık, şöyle konuştu:

'11 Haziran 1992'de ağabeyim kendisine ait minibüsle Sütlü mezrasına yolcu götürdü. Ağabeyim ve yolcuları öldürdüler. Gece bunları taramışlar. Kurban Bayramı izninden dolayı köye gelen ağabeyim, bayram akşamı yolcularını mezraya götürürken olay yaşandı. Mezradakilerin araması üzerine olaydan gece haberimiz oldu. 13 kişinin öldürüldüğünü söylediler. Olay günü il dışındaydım. Diğer ağabeyim oraya gittiğinde araç çalışır ve farları açık vaziyetteymiş. Ağabeyimi ve yolcuları minibüsten indirip yaklaşık bir kilometre ileriye götürerek hepsini sıraya dizip katletmişlerdi. Hepsi o köyden değildi. Siirtli bir çoban, Güroymaklı bir imam, Hizan ve Mutkili vardı. Hiçbirini sağ bırakmamışlardı.'

'Binlerce mermi isabet etmiş'

Olayda hayatını kaybeden köylülerden 9'unu Kokarsu köyüne defnettiklerini, diğerlerinin de cenazelerinin götürüldüğünü ifade eden Işık, şöyle devam etti:

'Her gün buraya gelip ağabeyimi ziyaret ediyoruz. Beş kardeştik. Hayatta olduğumuz müddetçe bu acıyı unutmayacağız. Hiçbir şey yapmadık. Mağduruz. Allah kabul etmesin. Geride 9 yetim kaldı. Allah bu ahı yerde bırakmasın. Bunlar teröristler tarafından katledildi. Allah'tan korkmayan ve Müslüman olmayan teröristler 13 kişiyi katletti. Hakkımızı istiyoruz. Binlerce mermi isabet etmiş. Örneğin ağabeyimi yıkayamadık. Paramparça olmuştu.'

Işık, 1992-2017 yıllarında köyde ve çevrede çok zorluk çektiklerini dile getirerek, akşam evlerinin ışıklarının görünmemesi için pencereleri perde ve battaniyelerle kapattıklarını söyledi.

'Bana eşya alacağı için heyecanlıydım'

Aynı saldırıda babasını kaybeden 6 çocuk annesi Sosun Karaoğuz ise saldırı yaşandığında 10 yaşında olduğunu belirterek, 'Koyunları sağmak için annemle yaylaya gittik. Akşam eve döndük. Anneme, babam halen niye gelmedi diye sordum. Akşam olunca haber geldi. Babamın tarandığını söylediler. Köylüler olarak olay yerine gittik. Olay yerinde babamın da aralarında bulunduğu 13 kişiyi sıraya dizip taramışlardı. Babam, bayram alışverişi yapmak için Tatvan'a gitmişti. Bana eşya alacağı için heyecanlıydım. Bu olayı yapanları lanetliyoruz.' ifadelerini kullandı.