AA / Türkiye'de ekilebilen tarım alanı bakımından önemli merkezlerden olan Şanlıurfa'nın verimli arazilerinden ülkenin mercimek üretiminin yüzde 36'sı, buğdayın yüzde 10'u ve arpanın ise yüzde 11'i karşılanıyor. Yaklaşık 6 milyon 394 bin dekar alanda hububat tarımının yapıldığı kentte, yer yer hububatın ardından ikinci ürün olarak pamuk ve mısır ekimi için hazırlık yapılmaya başlandı. Ancak zaman kaybının önüne geçebilmek için yakılan anızlar, tehlike arz ediyor.
Harran Üniversitesi (HRÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Rıza Öztürkmen, bölgede yaşanan kuraklık nedeniyle kuru tarımın yapıldığı bölgelerde ciddi anlamda verim düşüklüğü yaşandığını söyledi.
Bu yüzden bu sene ikinci ürüne daha çok ağırlık verildiğini, buna bağlı olarak da anız yangınlarında artışlar olduğunu aktaran Öztürkmen, şöyle konuştu:
'Çiftçilerimiz ikinci ürün için tarlalarını hızlı bir şekilde hazırlayabilmek ve daha kolay işleyebilmek adına tarlasını yakıyor. Bu da tarla yapısının bozulmasına neden oluyor. Anız yakılan bölgelerde sıcaklık 250-400 derece arasında oluyor. Bu da organik maddelerin yok olmasına neden oluyor. Ayrıca azot ve karbon döngüsü bozulduğu için daha fazla gübre atma ihtiyacı doğuyor, bu da çiftçilerimizin girdi maliyetlerini artırıyor. O yüzden herkesin anız yakmayı hem doğa hem de ticari çıkarları için bırakması gerekir.'
Bitki saplarını yakmak yerine bunun saman olarak değerlendirilmesi noktasında öneride bulunan Öztürkmen, saman fiyatlarının da göz önünde bulundurulması halinde bu çalışmanın üreticiye ciddi bir gelir sağlayabileceğine işaret etti.

- 'Verimli arazilerimizi yakmayalım'
Şanlıurfa Ziraat Odası Başkanı Ahmet Eyyüpoğlu da bu yıl bölgede yaşanan kuraklık nedeniyle çiftçinin sıkıntılar yaşadığını ifade etti.
Bölgenin çok verimli topraklara sahip olduğunu anlatan Eyyüpoğlu şunları kaydetti:
'Bu yıl yağışların yetersiz olması nedeniyle çoğu çiftçimiz ürünü kaldıramadı. Sulama imkanı olan çiftçilerimiz ikinci ürüne yöneldi. Bunu yaparken bazı çiftçilerimiz anız yakıyor. Bu da toprak anaya çok zarar veriyor. Şükürler olsun ki teknoloji gelişmiş, birçok ekipman ve alet yapılmış. Bu sayede tarla ikinci ekime temiz şekilde hazırlanabiliyor. Anız yakmakla topraktaki bir çok canlı ölüyor. Verimli arazilerimizi yakmayalım. Bu topraklar dünyanın hiç bir yerinde yok.'