AA / Merkez Haliliye ilçesinin, kent merkezine 18 kilometre mesafedeki Örencik Mahallesi yakınlarında bulunan ve ilk kez 1963'te İstanbul ve Chicago Üniversitelerinden araştırmacıların yüzey çalışmaları sırasında fark edilen Göbeklitepe'deki kazılar 54 yıldır sürüyor.
Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere birçok uluslararası kurum ve kuruluş tarafından 'dünyanın en eski tapınak merkezi' kabul edilen ve 6 yıl önce UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan Göbeklitepe, bu yıl düzenlenecek 42. Dünya Miras Komitesi Toplantısı'nda Türkiye'nin adaylarından birisi olacak.
UNESCO adaylığı için son hazırlıkların yapıldığı Göbeklitepe'nin, uzun yıllar daha iyi korunması ve sağlıklı kullanılması için de yürütülen yaklaşık 4 bin metrekarelik çelik çatı çalışması tamamlandı.
Üst çatı çalışmaları nedeniyle geçen yıl geçici olarak ziyarete kapatılan alan, çalışmaların tamamlanması üzerine yeniden açıldı. Ziyaretçiler, koruma çatısı sayesinde bölgeyi rahatça gezip eserleri net bir şekilde görebiliyor.
Göbeklitepe'nin yeniden ziyarete açılmasıyla bölgede turizm sezonun hareketli geçeceği öngörülüyor.
Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol yaptığı açıklamada, 'tarihin sıfır noktası' olarak nitelendirilen Göbeklitepe'nin, yeni yüzüyle ziyaretçilerini beklediğini belirtti.
Göbeklitepe'nin tanıtımı için belediye olarak çeşitli çalışmalar yürüttüklerini aktaran Demirkol, bunun kent turizmine de önemli katkı sağlayacağını ifade etti.

'Türk turizmine çağ atlatacak bir eser'
Fevzi Demirkol, Göbeklitepe'nin yeni haliyle daha fazla turist çekeceğine inancını dile getirerek şunları kaydetti:
'Göbeklitepe tarihin bilinen en eski yapıtı, dünya ve arkeoloji tarihini değiştiren bir eser. Bu bakımdan Göbeklitepe'nin ilçemizde, Şanlıurfa'da ve Türkiye'de olmasından dolayı oldukça memnunuz. Göbeklitepe'de ziyaretçilerin daha rahat bir ortamda gezebilmesi için çatı düzenlemesi yapıldı. Bu nedenle bir süre ziyarete kapalı kaldı ancak bu basit bir çatı değil, 6,5 milyon avroluk bir çalışma. Dolayısıyla Göbeklitepe'yi layıkıyla tanıtmak istiyoruz. Burası 'tarihin sıfır noktası' olarak biliniyor ama biz 'daha eskisi yok' sloganıyla tanıtıyoruz. Tüm vatandaşları ve tarihseverleri burayı görüp tanımaya davet ediyoruz. Biz de ilçemizdeki gençlerimizi, çocuklarımızı Göbeklitepe'nin önemini kavramaları için ziyarete götürüyoruz ve gelen ziyaretçilerimizi en iyi şekilde ağırlıyoruz.'
Göbeklitepe'nin, Mısır piramitleri ve İngiltere'deki Stonehenge anıtından yaklaşık 7 bin 500 yıl daha eski olduğunu anımsatan Demirkol, 'Eğer Göbeklitepe'yi layıkıyla tanıtır ve dünya turizmini buraya çekersek Şanlıurfa'nın ve Türkiye'nin ekonomisi de büyük ölçüde bundan pay alacaktır. Bu bakımdan burayı tanıtmak için her türlü çalışmayı yapacağız. Göbeklitepe'nin Türk turizmine çağ atlatacak bir eser olduğunun bilincindeyiz ve 2018 UNESCO Dünya Miras Listesi'nde de yerini layıkıyla alacağına inanıyoruz.' dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile emeği geçenlere teşekkür eden Demirkol, bu sayede kentte turizm sezonunun da yoğun geçeceği beklentisini ifade etti.

'Turizmciler uzun süredir bu haberi bekliyordu'
Bölgesel Turist Rehberleri Odası Başkanı Müslüm Çoban da Göbeklitepe'nin ziyarete açılmasıyla kentte hem yerli hem de yabancı turist yoğunluğu yaşanacağını söyledi.
Turizmcilerin uzun süredir bu haberi beklediğinin altını çizen Çoban, 'Bölgemizde turizm sezonu yavaş yavaş açılıyor. Uzun süredir herkes Göbeklitepe'nin açılmasını bekliyordu. Yeni haliyle Göbeklitepe inşallah daha çok turist çekecek. Bu yıl beklentimiz 1 milyon civarında yerli ve yabancı ziyaretçinin bölgeye gelmesi. Hazırlıklarımızı ona göre yürütüyoruz.' ifadelerini kullandı.
İstanbul'dan gelen Sinem Kıran ise Göbeklitepe'yi sürekli medyadan takip ettiğini ancak bir türlü görme fırsatı yakalayamadığını belirtti.
Göbeklitepe'yi ilk kez gördüğünü anlatan Kıran, 'Burası gerçekten çok önemli bir yer. Önceden bu yapıtları görmek pek mümkün değilmiş, yeni çatıyla birlikte buradaki mükemmel yapıtlar da oldukça iyi görünüyor. Burayı görünce heyecanlandım, herkesi burayı görmeye davet ediyoruz.' şeklinde konuştu.

- Göbeklitepe
İstanbul ve Chicago Üniversitelerinden araştırmacıların 1963'teki yüzey çalışmaları sırasında fark edilen Göbeklitepe'deki kazı çalışmaları, o dönemden beri aralıksız sürüyor.
Berlin Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Şanlıurfa Müzesince 1995'ten beri ortaklaşa yürütülen çalışmalarda, neolitik döneme ait boyları 3-6 metre, ağırlıkları da 40-60 ton olan, yabani hayvan figürlü 'T' biçimli dikili taşlar bulundu.
Kazılarda aynı zamanda, 8-30 metre çapında dairesel ve dikdörtgen şekilli dünyanın en eski tapınak kalıntıları ve yaklaşık 12 bin yıl öncesine ait olduğu belirtilen 65 santimetre uzunluğunda insan heykeli gibi çeşitli tarihi eserler de gün yüzüne çıkarıldı.