Röportaj: İshak POLAT / Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu İdari İşler Genel Koordinatörü Yılmaz Ede ile Moritanya'da katıldıkları Aşçılık Eğitim Programını ve Moritanya izlenimlerini konuştuk.

Öncelikle Moritanya İslam Cumhuriyetinde bulunma sebebinizi sorarsak?

Moritanya İslam Cumhuriyetinde , Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı ( TİKA) ile Moritanya İslam Cumhuriyeti Ticaret, Sanayi ve Turizm Bakanlığı işbirliğinde 15 Mayıs- 3 Temmuz 2018 tarihleri arasında Başkent Nuakşot'ta düzenlenen Aşçılık Eğitim Programı dahilinde Moritanyalı meslektaşlarımıza 45 günlük bir eğitim vermek üzere bulunduk. Bu eğitim programının hayata geçirilmesi ise sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce Moritanya İslam Cumhuriyeti ziyaretinde Moritanya İslam Cumhurbaşkanı'nın Nuakşot'ta düzenlenecek 31. Afrika Birliği Zirvesi için Türkiye'den destek ve yardım talebi üzerine Başbakanlığa bağlı TİKA tarafından aşçı, kat görevlisi, servis görevlisi, garson, gibi turizm alanında faaliyet gösteren Moritanyalılara eğitim vermek üzere Tüm Restoranlar Lokantalar ve Tedarikçiler Derneği (TÜRES) le işbirliği içerisinde düzenlediği eğitim programı dahilinde bizlerde katıldık.

Türkiye'den aşçı olarak kaç kişi katıldınız ve Sizin verdiğiniz mutfak eğitimi hakkında bilgi alabilir miyiz?

Şanlıurfa'dan ben, Eyüp Polat, Murat Hurma, Halil çiçek, Mardin'den Abdülkerim Filiz, Yine Şanlıurfa dan servis ve kat hizmetleri alanında ,Zemzem Burun, Abdullah Demir, Mehmet Demiri olmak üzere Türkiye'den yirmi kişilik bir ekiple katıldık. TİKA görevlilerimiz, Moritanyalı meslektaşlarımız dahil olmak üzer 480 kişilik bir eğitim grubu oluştu Moritanya İslam Cumhuriyetinde. Hijyen , gıda güvenliği, iş güvenliği , servis , kat hizmetleri , mutfak aşçılık alanında 45 gün süren hızlı bir eğitim verildi. Turizmin çeşitli alanlarında Moritanyalı kardeşlerimize eğitim verilirken bizim alanımızla, yani mutfak ve yemekle olan kısımda hijyen, gıda ve iş güvenliği, pişirme ve saklama teknikleri, sunum gibi gıdaya yönelik tüm alanlarda yaklaşık 45 günlük bir eğitim verdik.

Zaten Moritanya'ya gitmeden önce Türk ve Osmanlı Mutfağı Eğitim modülümüzü oluşturmuştuk. Cumartesi dahil haftanın 6 günü günde en az 8 saat olmak üzere verdiğimiz eğitimde gerçekten önemli kazanımlar gerçekleşti.

Moritanya mutfağı nasıl? Moritanyalı meslektaşlarınızın Türk mutfağına yaklaşımı nasıldı?

Moritanya'da hakim olan Fransız kültürü olduğu için daha çok Fransız mutfağı ön planda diyebilirim. Moritanyalı meslektaşlarımızın mesleki bilgileri güzel ve güzel yemek te pişiriyorlar. Denizi olan bir ülke olduğu için balık bol ve taze. Mutfak olarak bizim gibi kırmızı et ve balık ön planda. Mutfaklarında büyük ölçüde baharat kullanıyorlar. Sos olarak köriyi çok kullanıyorlar. Acı yemiyorlar. Mesela balık konusunda Moritanya gerçekten eşsiz bir balık çeşidine sahip. Türk mutfağına olan yaklaşımlarına gelince; 45 günlük eğitim programında beraber yemekler pişirdik ve Türk yemeklerine gerçekten bayıldılar ve ilgi gösterdiler.

Dil konusunda nasıl anlaşıyordunuz?

Moritanya'da kaldığımız sürece muhataplarımız ile aramızdaki iletişimi Türkiye'de okuyan Moritanyalı öğrenci kardeşlerimiz sağladı. Biz eğitimlerimizi Türkçe olarak sunduk ve bu öğrenci kardeşlerimiz kendi vatandaşlarına aktardılar. Ama şunu da belirteyim; Moritanya'nın dili Arapça olduğu için özellikle bizim bölgemizden giden ve Arapça bilen arkadaşlarımız ile büyük ölçüde Arapça konuşup anlaşabiliyorduk.

45 günlük eğitim bir farkındalık oluşturdu mu?

Elbette. Hijyenden iş güvenliğine kadar bir çok bilgi ve birikimimizi Moritanyalı meslektaşlarımıza aktardık. Ama bizde onlardan çok şey öğrendik. Mesela Türkiye'nin ve Türk insanının Afrika'da ne kadar sevildiğini bizzat yaşayarak öğrendik. Bunun yanı sıra Türkiye'de nasıl bolluk ve bereket içerisinde yaşadığımızı oradaki kardeşlerimizin durumunu görünce anladık ve buna şükrettik. Türkiye'nin

Moritanyalıların Türkiye ve Türk insanı hakkındaki izlenimlerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Öncelikle Moritanya İslam Cumhuriyet hakkında kısa bir bilgi vermek isterim; Moritanya yaklaşık 4 milyon nüfusa sahip, Afrika kıtasının batısında ve Kuzey Atlantik Okyanusuna sahili bulunan ve geçmişte uzun yıllar Fransız sömürgesi olarak kalmış, gelir düzeyi maalesef çok düşük olan bir ülke. Resim dili Arapça olan Moritanya'da eğitim sistemi, yabancı dil Fransız ağırlıklı.

Türkiye ve Türki insanı hakkındaki bilgi ve düşüncelere gelince Türkiye'yi biliyorlar. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı çok seviyorlar ve Türküm dediğiniz zaman size o kadar candan davranıyorlar ki hemen boynunuza sarılıyorlar. Mesela biz oradayken Ülkemizde 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri vardı ve Moritanyalılar sabaha kadar seçimleri takip ettiler ve Cumhurbaşkanımızın tekrar seçilmesini konvoylar ve sevinç gösterileri ile kutladılar. Bu sevgide Türkiye'nin ve Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ezilmiş ve geri kalmış olan ülkelere karşı sahiplenme ve işbirliği çabalarının yanı sıra tarihten gelen bir Osmanlı Devleti sevgisi ile son yıllarda TİKA'nın Afrika ülkelerinde yapmış olduğu eğitimden, sağlığa bir çok başarılı çalışmasının da payı çok büyük.

Bunun yanı sıra şunu da eklemek isterim; biz oraya gittiğimiz günden döndüğümüz güne kadar bize olan sevgi ve teveccüh gerçekten bizi çok mutlu etti ve gururlandırdı.

TİKA'nın çalışmaları konusunda izlenimleriniz nelerdir?

Ben şahsen ilk defa böylesi yurtdışı bir programa katıldım. 45 günlük programda TİKA'dan katılan sorumlu Koordinatörlerimiz bizzat bizimle beraberdiler. 45 günlük süre zarfında Türkiye'nin TİKA aracılığı ile Afrika'da, Asya'da neden sevildiğini bizzat şahit ederek öğrendim. TİKA yaptığı tüm çalışmalar ile bence Türkiye'nin yüz akı bir Kurumdur. Türkiye'nin maddi ve manevi anlamda tanınırlığının artması için TİKA'nın daha çok desteklenmesi ve güçlendirilmesini arzu ediyorum.

Düşünün insanlar bizi eğitimde, çarşıda, sokakta Türk Bayrağını, TİKA'nın logosunu gördükleri zaman hemen gelip boynumuza sarılıp ilgi gösteriyorlardı. Bu durum bile başlı başına TİKA'nın nasıl başarılı olduğunu göstermesi açısından somut bir örnektir.

TAŞPAKON'un çalışmalarında Moritanya'da var mı?

Ben her ne kadar bireysel olarak gitmiş olsam bile bir ölçüde TAŞPAKON'u temsil ettim. Biliyorsunuz TAŞPAKON Genel Başkanımız Sayın Gökhan Tufan tarafından çalışmaları başlatılan Dünya İslam Şefleri Birliği oluşumuz var ama tabi resmi olarak kurulmuş değildir ,sadece 18 Müslüman ülke Türkiye başkanlığında bu büyük oluşuma üye olmak için İstanbul 'a gelip imzaları atmıştır. Şu an son hali ile bakanlar kurulu kararını beklemekteyiz. Moritanya'yı da buna dahil ettik. İnşallah 19. İslam ülkesi Moritanya olacak. Ama gitmemiz başka bir güzelliğe daha vesile oldu. Orada Moritanyalı kardeşlerimizin arasında STK eksikliğini gördük ve Aşçılık ve Pastacılık alanında Dernek kurmalarını sağladık, oradayken logolarını hazırladık ekiplerini oluşturmalarına yardımcı olduk.

Moritanya'ya gidip te Urfa yemeği özellikle çiğköfte yedirmeden olmazdı değil mi?

Kesinlikle. Zaten Urfa'dan giderken arkadaşlarımız ile birlikte isot, bulgur götürmüştük. İkrama gelince; çiğköfte yediremedik ama yumurtalı köfte ve içli köfte ikram ettik hem de bayağı büyük sayıda insana. Gerçi Türkiye'de kalanlar acıya azıcık alıştıkları için sorun olmadan yediler ama Moritanyalı kardeşlerimiz ancak su içerek ikramların tadına baktılar. Ama şunu söyleyebilirim; gerçekten yumurtalı köfteyi ve içli köftemizi beğendiler.

Moritanya'dan hatırında kalanlar ve eklemek istedikleriniz?

Moritanya'dan geriye güzellik, kardeşlik ile TİKA'nın başarılı çalışmaları, Türkiye'nin gücü ve Türk insanın ne kadar sevildiği kaldı. İnşallah bizde bu sevgiye ve teveccühe layık oluruz ve kardeşlerimize daha çok yardımcı olabiliriz.

Eklemek istediklerime gelince ise Moritanya izlenimlerimizi, çalışmalarımızı Urfalı hemşerilerimize ve vatandaşlarımıza aktarma fırsatı verdiğiniz için ve yine beni GAPGündemi'nin sayfalarına tekrar konuk ettiğiniz için teşekkür ederim.