AA / Yaklaşık 16 yıl önce gittiği İstanbul'da ustalardan tombak, kalemkar ve sadekar sanatı konusunda eğitim alan İsmail Bülbül, daha sonra Şanlıurfa'ya döndü.
Balıklıgöl Yerleşkesi yakınlarında açtığı dükkanında Osmanlı dönemine ait yüzük ve kolye imitasyonlarını üretmeye başlayan Bülbül, Osmanlı döneminde astronomi ölçümlerinde kullanılan tarihi ölçüm cihazı usturlabı araştırmaya koyuldu.
Araştırmaları sonucunda eski eserlerden ilham alan Bülbül, usturlab eserlerini Osmanlı dönemindeki tekniklerle yapmaya başladı.
İsmail Bülbül yaptığı açıklamada, ecdad yadigarı kalemkarlığı yaparken karşılaştığı usturlab sanatını incelediğini ve etkilendiğini söyledi.
Atalarının eserlerini günümüze taşımaya karar verdiğini aktaran Bülbül, şöyle konuştu:
'Kalemkar olduğum için usturlap üzerindeki tüm kalem işlerinin elle yapıldığını gördüm. Neden böyle ecdat yadigarı günümüzde üretilmiyor diye düşündüm ve yapmaya başladım. Usturlabı dönemin teknikleriyle yeniden üretmeye başladım. Usturlap güneşle ayla mesafeleri ve günleri ölçen bir alet. Usturlabın birçok medeniyet tarafından kullanıldığını gördüm. Müslümanlar ise buna hem sanat hem de bilimi katmışlar. Yeniden hesaplamalar yapmak çok zor ama o dönem yapılanların aynısını yapıyorum. Müslümanlar dünyaya bu anlamda çok katkıda bulunmuş. Benim için bir hayaldi ve bu hayalimi gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum.'

'Usturlab navigasyon gibi kullanılıyormuş'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2019'u 'Fuat Sezgin Yılı' ilan ettiğini hatırlatan Bülbül, dünyanın önde gelen tarihçilerinden İslam tarihi, bilim ve teknoloji tarihi araştırmacısı Prof. Dr. Fuat Sezgin'in eserlerinin kendisi için en büyük kaynak olduğunu aktardı.
Araştırmalarına göre, dünyada teknolojik aletler kullanarak usturlap yapan iki kişinin bulunduğunu ifade eden Bülbül, şöyle devam etti:
'Ancak ben usturlabı eski çağlardaki sistemle hiçbir teknolojik alet kullanmadan yapıyorum. Usturlap teknolojinin olmadığı bir dönemde Müslümanlarca namaz saatleri, günler, aylar ve gidecekleri yönleri bulmak için kullanmış. O dönem bu alet navigasyon gibi kullanılıyormuş. Bunları görünce bu işe gönül verdim. Ecdat bu kadar çalışmışken bizim oturmamız hoş değil. Hangi alanda bu millete, devlete neler yapabiliriz diye düşünüyorum. Dünyaya yeniden Osmanlının, ecdadımızın yapmış olduğu eserleri kazandırıp gençlerimize öğretmek istiyoruz. Amacımız gençlerimize ecdadımızın ne eserler bıraktığını göstermek ve bu eserleri onlarla buluşturmaktır. Öğrenciler usturlabı okullarda sadece kağıt üstünde görüyor. Biz bunları yeniden üretip gençlerimize sunmak istiyoruz.'
Bülbül, şu anda bir proje için sipariş aldığı 100 usturlabı hazırlamaya çalıştığını da sözlerine ekledi.