AA / Sözen, 27 Mayıs 1960 askeri darbesi ile 15 Temmuz 2016 darbe girişimine tanıklık ettiğini belirtti.
Cumhuriyet tarihinde hükümetleri devirebilmek için birçok kez darbe girişiminde bulunulduğunu ifade eden Sözen, bunların ilkinin 27 Mayıs 1960 darbesi olduğunu hatırlattı.
Türkiye'deki darbe girişimlerinin arkasında ABD'nin bulunduğunu savunan Sözen, şöyle devam etti:
'Bu darbe teşebbüslerinin her ikisinin de arkasında ABD vardır. 27 Mayıs'taki darbede, ABD'nin desteklemiş olduğu CHP ve o zamanki sivil ve askeri bürokrasi, Demokrat Parti hükümetini geniş halk kitlelerinin desteklemesinden rahatsız olmuşlardır. Üniversiteler, basın, askeri ve sivil bürokrasi ve CHP, bu rahatsızlıktan dolayı çeşitli gösteriler düzenlemiş ve halkı germeye çalışmıştır. 27 Mayıs darbesinden sonra Demokrat Parti alaşağı edilmiş ve Menderes ile arkadaşları idam edilmiştir.'

'Sindirilen halktan ses çıkmadı'
Sözen, her iki darbe girişimi öncesinde de algı operasyonları yapıldığını vurgulayarak, halen benzer algı operasyonlarının da medya yoluyla yürütülmeye çalışıldığına dikkati çekti.
İktidarın geniş halk kitlelerini arkasına almasının ardından darbe girişimlerinde bulunulduğuna dikkati çeken Sözen, şunları kaydetti:
'İzmir'deki mitinginde Menderes'i, o zamana kadar görülmeyen bir kalabalık karşılamıştı. Sanırım 200 bin kişi civarında. Geniş halk kitleleri Menderes'i sevmekteydi. Fakat 27 Mayıs darbesinde sindirilmiş olan halktan ses çıkmamıştır. Algı operasyonlarıyla halk pasif duruma getirilmiştir. 15 Temmuz'da da aynı şeyleri görüyoruz. Darbenin arkasında Amerika, darbeyi yapmaya kalkanlar onun taşeronu olan FETÖ. Biz FETÖ'nün gerek askeri gerekse de sivil bürokraside yapılandığına şahit olduk. Algı operasyonlarını da yine 27 Mayıs'ta olduğu gibi üniversitelerle ve basınla yapıyorlardı.15 Temmuz'daki fark geniş halk kitlelerinin AK Parti'ye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, özgürlüğüne sahip çıkması ve ABD'ye karşı tavır koymasıdır. 1960'da aynı sahiplenmeyi göremedik ama 15 Temmuz'da halkımız devletini, hükümetini, liderini ve bağımsızlığını koruyarak sahip çıktı. İkisi arasındaki keskin fark budur.'
Sözen, Türk halkının batının Türkiye ve Ortadoğu ülkeleri üzerindeki projelerini artık çok daha rahat gördüğünü ve tepki koyabildiğini dile getirdi.
Türk milletinin her daim düşman saldırılarına direnecek güçte olduğuna inandığını aktaran Sözen, 'Terör örgütü PKK ve FETÖ gibi taşeronları yine kullanmaya kalksa da düşman, halkımız hainlere yüz çeviriyor ve devletinin yanında duruyor. Biliyoruz ki Haçlı Seferleri hala bitmedi. Bundan sonra da ne kadar saldırmaya devam edecek olsalar da, onlara direnmeye ve milli birlik, beraberlik için Hakk'tan, ülkesinden ve devletinden yana olmaya milletimiz devam edecektir.' diye konuştu.